Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Ümit Murat Şahiner, son yıllarda birçok alerjik rahatsızlığın tedavisinde başvurulan aşı yöntemine ilişkin, yaptığı açıklamada, pek çok insanın gündelik hayatını olumsuz etkileyen alerji hastalıklarının tedavisinin alerji aşısıyla mümkün olduğunu ifade etti. İlaç tedavisinin, alerjinin çözümünde geçici bir durak işlevi gördüğünü değerlendiren Şahiner, "Alerjik hastalıkların doğal seyrini etkileyen ve alerjik hastalıkları tam anlamıyla ortadan kaldıran tek yöntem, alerji aşı tedavisidir." dedi.
Aşı tedavisinin temellerinin yüzyıllar önce atıldığını dile getiren Şahiner, son on yılda aşının etkinliğini artırmanın yanında, güvenilir şekilde aşıyı insanlara uygulama yönünde çok yol alındığını anlattı. Prof. Dr. Şahiner, "Tedavinin adı 'aşı tedavisi' ama aşı değil. Sizin neye alerjiniz varsa biz onu veriyoruz. Diyelim ki ev tozu akarı alerjiniz var. Ev tozu akarı alerji tozu antijenini çok yüksek dozda veriyoruz. Polen alerjiniz varsa polen alerjenini de çok yüksek dozda veriyoruz. Bu durumda aldığınız doz o kadar yüksek ki çevreden aldığınız alerjenler artık sizi etkilememeye başlıyor. Gerçekten alerjinin ortadan kalktığını görüyorsunuz." bilgisini verdi.
Alerji aşısının uzun süreli bir tedavi olduğunu bildiren Şahiner, "Polen için ilk altı hafta, hastayı her hafta bir kez çağırıyoruz. Giderek artan dozlarda bu alerji antijenini veriyoruz. Altı haftadan sonra ise ayda bir kez çağırıyor, bir yılın sonunda altı haftada bir kez çağırmaya başlıyoruz. Tedavi toplam üç yıl sürüyor. Üç yılın sonunda bu alerjiyi büyük oranda ortadan kaldırmış oluyoruz. Hem hasta hem de hekim açısından zahmetli bir iş ama sonuç yüz güldürücü. Birçok yan etkisi olabilecek ilaçlardan, kimyasallardan kurtulmuş oluyoruz." diye konuştu.
Prof. Dr. Şahiner, alerji aşılarını iki türlü uygulama yöntemi bulunduğunu, bunun dil altına eriyen tablet konulması ve koldan enjeksiyon yapılması şeklinde olduğunu aktardı. Sosyal Güvenlik Kurumu karşıladığı için enjeksiyon aşıların daha çok tercih edildiğine işaret eden Şahiner, dil altı şeklinde ağızda eriyen aşı türünün ödeme kapsamına alınmadığını ve son derece maliyetli olduğunu söyledi. Şahiner, alerji aşılarının 5 yaş altındaki çocuklara, immün sistemlerinin yeterince gelişmemesi sebebiyle yapılmadığını, bunun dışında yaş limiti olmadığını kaydetti.