Yargıtay Birinci Başkanı Ali Alkan, adaletin zaafa uğraması sonucunda bireylerin haklarını almaya çalışacağını söyledi. Bireylerin haklarını hemen istediklerini dile getiren Alkan, "Geciken adalet, adalet değildir." dedi.
Yargıtay Birinci Başkanı Ali Alkan, Manisa Barosu tarafından Saruhan Otel’de düzenlenen “Yargı Etiği ve Geciken Adalet’ konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Burada konuşan Alkan, geciken adalet konusunun bugüne kadar çok yazılıp çizildiğini söyledi. Alkan, buna rağmen sorunun hala devam ettiğini ve her zaman güncel kaldığını ifade etti. ‘Adalet mülkün temelidir’ sözünü hatırlatan Alkan, "Temelin çok sağlam olması ve sağlam kalması lazımdır. Eğer temele su sızarsa çeşitli tadilatlarla binayı ayakta tutmak kolay olmaz. Adaletin zaafa uğraması sonucunda bireyler haklarını almaya çalışır ve bu kızgın insanlar devleti yıkar. Bireyler haklarını hemen isterler. Geciken adalet, adalet değildir." dedi.
Türkiye’de adalet gecikiyor mu? sorusu üzerinden konuşmasına devam eden Alkan, "Türkiye’de yargının tıkır tıkır işlediğini söyleyemeyiz. Ancak bu konuyu ele alırken dünyadaki adalet sistemi ile birlikte incelememiz lazım. Adaletin hızlanması için yasaların el verdiği çerçevede girişimlerde bulunmak gerekir." dedi. Veraset ilamı için tarih vermeyi doğru bulmadığını aktaran Alkan, bu konunun aynı gün çözüme kavuşturulması gerektiğini, ancak bunun yapılamadığını kaydetti.
Geciken adalet sebebiyle Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) birçok davadan dolayı sanık durumunda olduğunu belirten Başkan Alkan, AİHM’de de işlerin çok hızlı işlemediğini orda da kararların 5-6 yıl arasında verildiğini söyledi. Türkiye’de uzun süren davaların kamuoyu tarafından cımbızla çekilen davalar olduğunu iddia eden Alkan, "Bugün ülkemizde çok uzun süren davalar genelde kadastro davalarıdır. Bugün işler farklı. Artık bir kadastro davası en fazla 1 yıl sürüyor." şeklinde konuştu.
Yargının en önemli görevlerinden birinin davaları en hızlı şekilde sonuçlandırmak olduğunu vurgulayan Alkan, "Adaletin gecikme sebeplerinden birisi teşkilatlanmanın yanlış olması, bir diğeri (uzmanlaşma) ihtisaslaşma, bir başkası (Küçük mahkemelerin kapatılması) kaynak israfıdır. Bunun yanında mevzuatlarındaki değişikliklerde adaletin gecikmesini sağlıyor. Yargının iş birliği yaptığı kurumlar istenilen belge ve bilgileri zamanında teslim etmeyince yargı ve yargılama yine gecikiyor. Aşırı iş yükü ve personel yetersizliği yargının gecikmesinin bir başka sebebidir. Ayrıca toplum olarak dava açmaya meylimiz var. Ülkemizde yargının gecikmesinin en büyük sebeplerinden birisi de budur.” diye konuştu. Yargı etiği konusunda da açıklamada bulunan Alkan, “Yargı mensubunun doğru, güvenilir, onurlu olması gerekir. Özel yaşamıyla örnek olmalıdır. Meslek etiği sadece yargı mensupları için değil diğer tüm meslek kuruluşları için geçerlidir. Kömür ocağında beyaz önlükle çalışan kişiler olmalıyız. Bizde bu ülkede yaşıyoruz. Kaf dağında oturmuyoruz." dedi.
Konuşmasının ardından Manisa Barosu Başkanı Avukat Zeynel Balkız, Yargıtay Başkanı Ali Alkan’a Manisa’ya özgü hediyeler verdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz