Obezite ve obezitenin tetiklediği hastalıklar, ilerleyen yıllarda en büyük sağlık sorunu olarak karşımıza çıkacak. Sinyallerini uzun süredir veren obezite için uzmanlar kanserden daha kötü yorumunda bulunuyor. Obezitenin neden olduğu hastalıklardan bir diğeri ise yağlı karaciğer hastalığıdır.
Yağlı karaciğer hastalığı, ileri evrelerde çok zararlı olabilir ve organı geri dönüşü olmayan yara izi riskine sokar. Alkol, karaciğer hastalığının ana suçlularından biri olarak kabul edilirken, bazı tatlandırıcıların etkisinin eşit derecede zararlı olduğu ortaya çıktı. Sadece satışta olan yapay tatlandırıcılar haricinde, tehlikeli bir şeker türü olan fruktozun da yağlı karaciğer hastalığına neden olduğu ortaya çıktı.
Rafine şekerin sağlığa zararları uzun zamandır bilinen bir gerçek. Sağlık yayınlarından WebMD konuyla ilgili şu açıklamaya yer verdi:
"Çok fazla şeker tüketmek sadece dişleriniz için kötü değil. Karaciğerinize de zarar verebilir. Organ, yağ yapmak için fruktoz adı verilen bir tür şeker kullanır. Çok fazla rafine şeker ve yüksek fruktozlu mısır şurubu, karaciğer hastalığına yol açabilecek yağ birikimine neden olur. Bazı araştırmalar, aşırı kilolu olmasanız bile şekerin karaciğere alkol kadar zarar verebileceğini gösteriyor."
Gazlı içecekler, hamur işleri ve tatlılarda paketlenmiş çok sayıda tatlandırıcı kullanılır. Fruktoz, alkol dışı yağlı karaciğer hastalığı riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Bununla birlikte, 2010'da yayınlanan daha önceki araştırmalarda, aşırı yüksek fruktoz tüketimi, karaciğer yağlanması olan hastaların karaciğerinde yara oluşmasıyla doğrudan ilişkilendirildi.
Yağlı karaciğer hastalığı veya NASH genellikle hiçbir belirti vermez. Nadiren halsizlik, iyi hissetmeme, karnın sağ üst kısmında huzursuzluk, dolgunluk veya hafif bir ağrıya yol açabilir. Buradaki ağrının nedeni karaciğerde aşırı yağ birikmesiyle karaciğerin büyümesi, karaciğer kapsülünü germesidir.