Alpakalar Türkiye’yi Sevdi

Selçuk Üniversitesi (SÜ) ile Avustralya merkezli Global Alpacas Şirketi’nin ortaklaşa yürüttüğü bilimsel bir proje kapsamında Türkiye’ye getirilen Alpaka Develeri, Konya’nın iklim ve doğa şartlarını sevdi.Dünyanın en kaliteli yününün üretildiği cins olan Alpaka Develerinin Türkiye’ye uyum sürecinin Selçuk Üniversitesi bünyesinde oluşturulan izole alanda devam ettiğini belirten Veteriner Fakültesi Zootekni ve Hayvan Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Esad Sami Polat, uyum sürecine ilişkin ilk raporların olumlu olduğunu söyledi. Yılsonuna kadar uyum süreci sorunsuz giderse Türkiye’ye bin adet daha Alpaka Devesi getirilecek.Yrd. Doç. Dr. Polat, “Alpakalar Türkiye’yi sevdi. Şu ana kadar bir problemle karşılaşmadık. Yoğun bir şekilde Türkiye’de yaygın olan hayvan hastalıklarına karşı aşılamalarımızı yapıyoruz. Avustralya’daki ortamlarına uygun koşulları da sağladığımız için hiçbir problemle karşılaşmadık” dedi.DOĞUMLARI BEKLENİYORTamamı gebe olan Alpakaların gebeliklerini de özenle takip ettiklerini belirten Yrd. Doç. Dr. Polat, “Alpakalarda gebelik süresi bir yıla kadar uzayabiliyor. Eylül ayının ortalarında bütün yavrularımızın doğmasını bekliyoruz. O zamana kadar aşı programının yoğunluğu da azalmış olacak. Eylül’de doğumların gerçekleşmesiyle beraber Alpakaların Türkiye’ye uyum sürecinde de önemli bir aşama kaydedeceğiz” diye konuştu.ISITICILARLA ÖNLEM ALINIYORGerekli koşulların aşama aşama sağlandığını dile getiren Yrd. Doç. Dr. Polat, “Alpakalarımız ilk geldiği hafta kırkımları yapılmıştı. Daha sonra zaten havaların ısınmasıyla birlikte Türkiye hava şartlarına uyumluluk açısından herhangi bir problemin kalmadığını düşünüyorum. Bulundukları yerdeki hava sıcaklığını 18 derecenin altına düşürmemeye çalışıyoruz. Gündüzleri havanın sıcak olması nedeniyle dışarıya çıkarıyoruz. Geceleri de sıcaklığın düşük olduğu günlerde gerekirse ısıtıcıları çalıştırıyoruz. Geldikleri ülkede şu anda hala yaz mevsimi. Burada da bahar mevsimindeyiz. Kıştan çıktığımız için aradaki sıcaklık farkı fazla. Gerektiği durumlarda aradaki sıcaklık farkını önlemek için ısıtıcılarla önlemleri alıyoruz” ifadelerini kullandı.UZMAN KADRO UYUM SÜRECİNDE SEFERBER OLDUAlpakaların Türkiye’ye uyum sürecini alanında uzman bir ekibin takip ettiğinin altını çizen Yrd. Doç. Dr. Polat, “Uyum sürecini bir ekip olarak titizlikle takip ediyoruz. Hayvanlarımızın iç hastalıklarıyla Klinik Bilimler Bölümü İç Hastalıkları Ana Bilimdalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Maden, aşılarının takibi ile Klinik Öncesi Bilimler Bölümü Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erganiş, gebelik dönemleriyle Klinik Bilimler Bölümü Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dursun Ali Dinç, sürü yönetimi ve yün kalitesi kriterleriyle Zootekni ve Hayvan Besleme Bölümü Zootekni Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Galip ve hayvanlardaki parazit kontrollerini Klinik Öncesi Bilimler Bölümü Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Uğur Uslu takip ediyor. Ve tüm bu çalışmalar sonucunda gelişim raporlarını oluşturuyoruz” dedi.GELİŞİMLERİ RAPOR EDİLİYORGelişimlerinin rapor edildiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Polat, “Hayvanların gelişim sürecinin her aşamasını dört haftada bir kez Avustralya’daki şirkete rapor ediyoruz. Hayvanlardan alınan kan örneği ile gelişim sürecini takip ediyoruz. Metabolizmalarını, ultrosonla karınlarındaki yavrunun gelişimini, yünlerinin uzaması ve kalitesini ve parazitolojik yönden muayene sonuçlarını tek tek rapor ediyoruz. Ayrıca hayvanların davranışlarını 24 saat kamera ile kaydediyoruz. İleride bu kameralardan ikisinin kayıtlarını internet ortamına aktaracağız ve sadece Avustralya’daki şirket yetkilileri değil Alpakaların Türkiye’ye uyum sürecini merak eden herkes takip edebilecek” diye konuştu.HİJYEN BARİYERİ İLE KORUNUYORAlpakaların uyum süreci için önemli güvenlik tedbirlerinin de alındığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Polat, “Etrafını tel örgü ile çevirdiğimiz çiftliğimiz için çeşitli güvenlik önlemleri aldık. Gerek burada bilimsel çalışma yürütenlerin gerekse çalışanların dışarıdan zararlı olabilecek tehlikeli enfeksiyonları getirebilme ihtimaline karşı önlem almak amacıyla hijyen bariyeri oluşturduk. Girişte hijyen bariyerinden geçerek daha steril bir şekilde hayvanlarımızla ilgilenebiliyorlar. Gelenler hijyenik su ve ilaçla ayakkabılarını yıkadıktan sonra ayaklarına giydirdiğimiz galoşlarla ve gerekirse tek kullanımlık tulumlarla girebiliyorlar” dedi.