"Amaç, istikrarlı bir Ortadoğu'dur"
ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin yer aldığı bölgede, otoriter yapılardan, demokratik yapılara geçilmesinin bölge barışı ve bölge halklarının esenliği açısından yararlı gördüklerini belirterek, "Büyük Ortadoğu Projesiyle arzu edilen hedef bizim Ortadoğu vizyonumuzla uyumludur. Amaç daha demokratik, daha müreffeh ve barış içinden yaşayan istikrarlı bir Ortadoğu'dur" dedi.
Başbakan Erdoğan, G-8 zirvesine katılmak üzere bugün ABD'ye gitti. Hareketinden önce Esenboğa Havalimanında bir açıklama yapan Erdoğan, hükümetin dur-durak bilmeden Türkiye'nin görüşlerini anlatma gayretini aynı hızıyla sürdürdüğünü, bu misyon çerçevesinde G-8 zirvesine katılmak üzere Türkiye'den ayrıldığını söyledi. Türkiye'nin bölgesel bir güç olarak tezlerini her zeminde dile getirmesi gerektiğine inandığını belirten Erdoğan, G-8 zirvesine demokratik ortak olarak katıldıklarına işaret etti. Erdoğan, "Türkiye'nin temsil biçimi bölgesel etkinliğine ve küresel gücüne uygun bir şekilde olacaktır" dedi. Zirveye G-8 ülkelerinin yanısıra AB Dönem Başkanı İrlanda, AB üyesi bazı ülkeler ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan bazı ülkelerin katılacağını kaydeden Erdoğan, zirvede Büyük Ortadoğu Projesi'nin gelişimini, Türkiye'nin nasıl katkılarda bulunabileceği konusunun da ele alınacağını bildirdi. Ortadoğu'da olumlu bir değişim yönündeki çabaları Türkiye'nin de desteklediği bir hedef olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bölgemizde otoriter yapılardan, demokratik yapılara geçilmesini bölge barışı ve bölge halklarının esenliği açısından yararlı görüyoruz. Arzu edilen hedef bizim Ortadoğu vizyonumuzla uyumludur. Amaç daha demokratik, daha müreffeh ve barış içinden yaşayan istikrarlı bir Ortadoğu'dur. Bu konudaki görüşlerimizi bölgedeki ve batıdaki dostlarımızla bir süredir paylaşmaktayız. Bunları ABD'deki temaslarımızda tekrar dile getireceğiz. G-8, söz konusu girişimlerin bölge ülkelerinin de katkılarıyla geliştirilebileceği önemli bir platform olacaktır".
Zirvede, Ortadoğu'da reform konusununda ele alınacağını belirten Erdoğan, bu kapsamda geniş anlamda Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yer alan ülkelerden gelen taleplerinde dikkate alınarak, bölgedeki, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel reformların desteklenmesi konusunun irdeleneceğini ifade etti. Türkiye'nin zirveye, bölgede gerçekleşmesi arzu edilen reform çalışmalarına destek verebilecek ortak bir ülke olarak davet edildiğini hatırlatan Erdoğan, Türkiye'nin zirvede yapılacak çalışmalara verebileceğini katkıları sözlü olarak dile getireceklerini söyledi. Erdoğan, "Bu tür projelerin başarılı olabilmesi için yararlı ve gerekli gördüğümüz hususları muhataplarımızla paylaşacağız. G-8 böylelikle dünyadaki gelişmiş ülkelerin Ortadoğu ülkelerinin kalkınma ve modernleşme çabalarına verilebilecek desteği çok taraflı bir ortamda ele alınması ve sonuç olarak kollektif bir akla göre hareket etmenin yollarının bulunması bakımından önemli bir fırsat oluşturacaktır" diye konuştu. Erdoğan, ABD'deki temasları çerçevesinde 'Uluslararası Başarıya Erişme Zirvesi' başlığıyla düzenlenen toplantılara ve Türk-Amerikan Konseyi tarafından düzenlenecek olan öğle yemeğine de katılacağını söyledi. Erdoğan, bu toplantılarda Türkiye'nin güçlenen yapısını çeşitli yönleriyle ifade etme fırsatını bulacağını dile getirdi.
Açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını da cevaplayan Erdoğan, 2B yasasıyla ilgili bir soru üzerine, tasarının tatil öncesi gündeme gelmeyeceğini bildirdi. Erdoğan, ABD eski Başkanı Ronald Reagen'ın cenaze törenine katılamayacağını da açıkladı. Dün akşam AB'nin Türkiye'deki büyükelçilerine verdiği yemekte Kıbrıs ile ilgili ortaya attığı düşüncülerin hatırlatılması üzerine Erdoğan, AB üyesi ülkelerin yöneticileriyle son olarak Dublin'de biraraya geldiğini, burada Kıbrıs Türk tarafına uygulanan izolasyonun kaldırılması konusunda hepsinin ortak bir kanaate sahip olduğunu gördüğünü hatırlattı. ABD'de de Türkiye'nin Kıbrıs ile ilgili düşüncelerini gündeme getireceklerini anlatan Erdoğan, izolasyonun kaldırılması suretiyle, KKTC'nin demokratik ülkeler arasında geleceğe yürümesi konusundaki arzularını dile getireceklerini ifade etti.
Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Gümrük Birliği konusunda Türkiye'ye yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine Erdoğan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin AB'nin tam üyesi olduğunu hatırlatarak, "Doğrusu AB'nin tam üyesi bir ülke olarak Gümrük Birliği'yle ilgili de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile ilgili bazı olumlu gelişmeler AB'nin alacağı kararla olabilir. Bunlarda, Kuzey Kıbrıs'ta ekonomik izolasyonun kaldırılması istikametinde bizim beklentilerimizdir. Gümrük Birliği zaten ekonomik bir olay. Güney-Kuzey arasında artık ekonomik münasebetlerin başlayabilir bir imkanın yakalanmış olması bunlar yavaş yavaş zaten ön adımlar olarak göze çarpıyor" diye konuştu.
Erdoğan, Ortadoğu'da yaşanan gelişmelerle ilgili görüşlerini zirvede dile getirip getirmeyeceğinin sorulması üzerine, yaptıkları açıklamaların G-8'e katılan ülkeler tarafından da bilindiğini; konunun gündeme gelmesi halinde burada da aynı düşünceleri söyleyebileceğini belirtti. Erdoğan, "Ortadoğu, eğer hakikaten demokratik bir açılım, hukukun üstünlüğü, barışın egemenliği arzu ediliyorsa, İsrail-Filistin sorunun çözülmesi ivedi bir konudur. Bunun arkasından Irak sorunu çözümü gerekli bir konudur. Bunları çözmedikçe arzu edilen bir projeyi hayata geçirmek kolay olmayacaktır. Bu projenin 36 yıllık bir mazisi var. Temennimiz odur ki, bu demokratik açılım kendi içinden gelecek bir destekle gerçekleştirilir. Dışarıdan olan dayatmalarla değil, kendi iç kabulleriyle böyle açılımın sağlanabilmesi arzumuzdur" değerlenmesinde bulundu. Erdoğan, tüm Avrupa ülkelerinde radikal İslami örgütlere karşı noğan, "Bu tür projelerin baeş zamanlı bir operasyon başlatıldığı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine ise, böyle bir bilgiye sahip olmadığını söyledi. Her zaman dile getirdikleri ilkeleri bulunduğuna dikkat çeken Erdoğan, hangi fikirden olursa olsun aşırılıklara karşı olduklarını belirtti. Erdoğan, şunları söyledi:
"Bütün bu adımlar atılırken hedefe, barışa, demokratik yollarla çözüme kilitlemek insanları da rahatlatacaktır. Dünyanın bugüne kadar getirdiği tercübelerle bunu anlamış olması lazım. En son örneklerini Irak'ta yaşıyoruz. Ağır militer yapının getirmiş olduğu güçlerle barış gelmiyor. Öyleyse bu çözüme ulaşmanın daha farklı yollarını bulmamız gerekiyor. Biran önce barışı tehdit eden unsurlara karşı insanlığın galip gelmesini temenni ediyorum".
Öte yandan, Başbakan Erdoğan, açıklamasının öncesinde, VIP dinlenme salonunda iptal edilen TÜPRAŞ ihalesini kazanan Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu ile bir süre görüştü. Erdoğan, açıklamasının ardından tekrar dinlenme salonuna geçerek, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile yarım saate yakın görüştü. ABD'de de oğlunun mezuniyet törenine de katılacak olan Erdoğan'a, eşi Emine Erdoğan ile kızları Sümeyya ve Esra ile gelini Sema da eşlik ediyor. Erdoğan, saat 12.30'da Aırbus A 310 tipi bir uçakla ABD'ye hareket etti. Erdoğan, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullatif Şener ve Devlet Bakanı Güldal Akşit tarafından uğurlandı.
