Amasya'da kent merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta bulunan Oluz Höyük'te 13 yıl önce başlayan arkeolojik kazılar sürüyor. Bu yıl 24 Temmuz'da, 20 kişilik ekiple başlanan kazı çalışmaları, İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı olan Prof. Dr. Şevket Dönmez'in koordinesinde gerçekleştiriliyor. Bölgede sürüdürülen kazı çalışmalarında, 2 bin 500 yıllık postane olduğu değerlendirilen Perslere ait kalıntılara ulaşıldı.
'Gece gündüz posta haber ulaştırıyorlardı'
Prof. Dr. Şevket Dönmez, yapılan çalışmalar sırasında 120 metrekarelik bir alanı kapsayan 'posta merkezi' olarak düşündükleri bir yapı bulduklarını ve 2500 yıllık Pers dönemine ait bu yapıya o dönem 'Çaparhane' adı verildiğini belirtti.
Dönmez, "Her sene çok önemli arkeolojik keşifler gerçekleştiriyoruz burada. Bu alan çok önemli. 2010 yılından bu yana Pers dönemi katmanlarında ve mimarisinde gerçekleşiyor. Buranın önemi Perslerin buraya gelip kendi mimarilerini inşa etmeleri temelinde yoğunlaşıyor. Burada bir 'Ateşgede' inşa etmişler ve bu tapınağın etrafında kentlerini geliştirmişler. Ateşgede yanında bir kutsal alan, Ateşgede'ye ulaşan taş yollar ve onun hemen batısında son iki senedir üzerinde çalıştığımız bir sütunlu salon. Bu sütunlu salon Anadolu arkeolojisinde ilk defa ortaya çıkarılan bir yapı Pers dönemi için. Başka dönemlerde sütunlu salonlar var ama M.Ö. 5'inci yüzyıl için çok önemli bir yapı. Bu sütunlu salonun 6 tane taş kaidesi var. Bunların üzerinde ahşap direklerin bulunduğunu düşünüyoruz. Oldukça anıtsal bir yapı. Bu yapının 'Ateşgede' yanında olması bu yapı için fonksiyonlar düşünmemizi sağlıyor. Bunlardan birincisi burada bir ibadet için toplanma olabilir bir başka işlevi de buranını bir posta merkezi olması noktasında" dedi.
'GECE GÜNDÜZ POSTA HABER ULAŞTIRIYORLARDI'
Posta merkezi denilince burada ulakların, habercilerin ve hazır atların beklediği bir mekan düşünülmesi gerektiğini söyleyen Prof.Dr. Dönmez, şunları söyledi:
"Bu posta merkezlerinde 'Çapar' denilen haberciler bekliyordu. Yorulan atlar ve elçiler burada değişim yapıyorlardı ve posta haber ulaştırılmak istenilen kente doğru kar kış, gece gündüz demeden devam ederek ulaştırılıyorlardı. Persler dinlerine bağlı insanlardı. Ateş kültür temelindeki 'Zerdüş' dinine inanıyorlardı. Çaparhanelerin tapınakların yanında olabileceğini düşünüyoruz. Bu bakımdan bu sütunlu salonun bir 'Çaparhane' posta merkezi olduğunu söyleyebiliriz" (DHA)