Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, “kasten 2 kişiyi öldürmek, yağma, hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal” suçlarından çifte ağırlaştırılmış müebbet ve 18’er yıla kadar hapis talebiyle yargılanan G.A. (23) ve S.T. (24), son kez hakim karşısına çıktı.
Geçen mayıs ayında, Mudanya ilçesinde meydana gelen olayda, 76 yaşındaki Fahriye ve 84 yaşındaki Arif A. çiftini, 3 bin liralık kürtaj parası yüzünden döverek bayılttıktan sonra yastıkla boğarak öldürmekle suçlanan sanıklardan G.A., son sözünde mahkemenin takdirine sığındığını söyledi. Cezaevinde doğum yaparak anne olan diğer tutuklu sanık S.T. ise, cinayetle hiçbir ilgisinin bulunmadığını belirterek tahliyesini istedi.
Kısa bir aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, G.A.’yı amcası ve yengesini öldürmekten çifte müebbet hapis cezasına çarptırdı. Diğer sanık S.T.’nin ise öldürme eylemine karışmadığı gerekçesiyle çifte cinayetten beraatine karar verdi.
Ayrıca mahkeme, her 2 sanığa da “konut dokunulmazlığını ihlal, hırsızlık ve yağma” suçlarından 9’ar yıl 2’şer ay hapis cezası verdi.
PARALAR TENCERENİN İÇİNDE BULUNMUŞTU
Polis, sanıkların vahşetin yaşandığı evde arayıp bulamadığı 28 bin euro ve 24 bin TL’yi mutfaktaki bir tencerenin içinde ele geçirmişti. Olay günü kız arkadaşı S.T.’yi otomobilde bırakıp amcasıyla yalnız olarak konuşmaya gittiğini söyleyen tutuklu sanık G.A., “S.T, bana sürekli intihar edeceğini söylüyordu. Hamilelik durumunu ailelerimize söyleyemedik. Amcama durumumuzdan bahsettim. Bana kızıp küfürler etmeye başladı. Üzerime yürüyüp tokat attı. ‘Hiç çocuğun olmadığı için mi böyle yapıyorsun?’ dedim. Daha sonra ben de karşılık vermeye başladım. Yengem de bana vuruyordu. Yere düştük. Yengem altta kaldı. Yengemin boynunu bacaklarımın arasına alarak sıkmaya başladım. Amcam da bana vuruyordu. Onun da kafasından tutup itmeye çalışıyordum. Daha sonra yengemi bıraktım. Amcam üzerimdeydi. Onu itip ben üzerine çıktım. Bir elimle boğazını sıkıyordum. Bir elimle de yüzüne vuruyordum. Daha sonra yengemin yüzünün solmuş olduğunu fark ettim. Öldüğünü anladım. Koltuğun üzerindeki yastığı suratına koydum. Amcamın yüzü de kan içerisindeydi. Ama ölmemişti. Hala can çekişiyordu. Onun da suratına bir yastık koydum. Orada bulduğum bir kadın çorabına elimi yüzümü sildim. Daha sonra da S.T.’nin yanına gittim” şeklinde kendini savunmuştu.
“CİNAYETLE HİÇBİR İLGİM YOK”
Cinayet tarihinde 8 aylık hamile olan S.T. (25) ise, kürtaj parası için yaşlı çiftin Bursa şehir merkezindeki evine gizlice girip para aradıklarını belirterek şöyle konuşmuştu:
“Daha sonra beni tanıştırma bahanesiyle evlerine götürdü. Oradan çıkarken evin anahtarını aldı. Ertesi gün de G.A., amcası ve teyzesini mezarlığa götürmek için evden çıkardı. Ben de anahtarla eve girdim. Yengesinin çantasındaki 40 lirayı aldım. Birkaç gün daha çare aradık ancak bulamadık. Daha sonra da G.A. parayı amcasından isteyeceğini söyledi. Ben olay günü sadece araçta bekledim. G.A. gelince bana her ikisini de bayılttığını söyledi. Onları öldüreceğini de bilmiyordum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Benim öldürme olayıyla hiçbir ilgim yok.”
(İHA)