OLONGAPO (İHA) - 4 Amerikan deniz piyadesi ve 1 Filipinli şoför, Filipinli genç bir kadına tecavüz etmekle suçlandı. Askerler, genç kadının içlerinden sadece biriyle ve g önüllü olarak ilişkiye girdiğini iddia etti. Genç kadının avukatı ise, askerlerden birinin tecavüz ederken diğerlerinin "moral destek" verdiğini, bu nedenle suçun "çete tecavüzü" kapsamında değerlendirilerek diğer zanlıların da aynı suçtan yargılanması gerektiğini öne sürdü.
Filipinli savcılar, 5 kişiyi, 1 Kasım 2005 tarihinde Manila'nın kuzeyindeki eski Amerikan deniz üssü Subic Bay'da 22 yaşındaki Filipinli bir kadına bir minibüste saldırarak tecavüz etmekle suçladı. Savcı Raymond Viray konuyla ilgili yaptığı açıklamada, önceden tespit edilen şüpheliler arasından 2 kişinin eylem sırasında minibüste olmadıklarının tespit edilmesinin ardından aklandığını belirterek, "Bir hafta içinde tutuklama kararı çıkarılacağını ümit ediyorum. Olay ciddi. Kanıt var. Mağdurun sarhoş olmasından istifade etmişler ve güç kullanmışlar" dedi.
Savcılar tarafından hazırlanan iddianameye göre, Filipinli kadın önce deniz piyadeleriyle Subic Bay gece kulübünde karşılaştı. Sonra zorla kulüpten çıkarılarak bir araçla üsse getirildi. İddianamede, getirilirken kendisine tecavüz edildiğini öne süren kadının, çığlık atarak yardım istemesine rağmen minibüsteki zanlıların kendisine gülmekle karşılık verdiklerini söylediği ifade edildi.
Öte yandan, önceki ifadesinde kadına tecavüz edildiğini doğrulayan Filipinli minibüs şoförü de, ifadesini değiştirmesi üzerine şüpheliler listesine konuldu. 4 deniz piyadesinden sadece birinin kadına tecavüz ettiğini söyleyen Savcı Viray, diğer 3 deniz piyadesi ve şoförün suç işlenirken sadece "moral destek" verdiklerini belirtti.
"TECAVÜZÜ ÖNLEMEK YERİNE SEYRETTİLER" İsmi bildirilmeyen Filipinli kadının avukatı Katrina Legarda ise, "Ceza yasasına göre, bu çete tecavüzüdür. Diğerleri de tecavüz eyleminde cesaret vermişler veya işbirliği yapmışlar. Bu sebeple hep birlikte tecavüz kapsamındadır. Herkes başlıca şüphelidir. Suça katılmamışlarsa bile iştirak etmişler" diye konuştu. Legarda, aklanan diğer 2 deniz piyadesinin suçlanması için tekrar girişimlerde bulunacaklarını; çünkü tecavüz sırasında minibüste olduklarına dair bulguların bulunduğunu kaydetti.
Zanlılar ise suçlamaları reddederek, kadının Daniel Smitih adlı askerle gönüllü olarak cinsel ilişkiye girdiğini savunuyor. Fakat avukat Legarda ise, hastane raporunu delil göstererek, kadının vücudunda gönüllü bir ilişkide olmayacak kadar çok ezik ve çürük bulunduğunu belirtti.
Öte yandan, ABD askerleri, Subic Körfezi'nde Filipinli askerlerle ortak bir tatbikata katılan Amerikan birliği içinde bulunuyorlardı. Körfezdeki Amerikan deniz üssü 1992'de kapanmıştı. Dava Filipinlerde medyanın yoğun ilgisini çekiyor ve insan hakları grupları Amerikan askerlerinin daha önceden sebep oldukları acıların tekrar yaşanmasına başlandığını bildiriyor. Tecavüz davası, Misafir Kuvvetler Antlaşması'nın da bir testi olarak görülüyor. Antlaşmaya göre, tatbikatlara katılan Amerikan askerlerine "kısmi yargı dokunulmazlığı" hakkı tanınıyor. Manila'daki Amerikan Büyükelçiliği ise bu antlaşmaya dayanarak şüphelileri teslim etmemiş; fakat diplomatlar 4 Amerikan askerinin resmen suçlanması halinde teslim edilmeleri gerektiğini savunmuşlardı. Filipinlerde tecavüz suçlularına ömür boyu hapis veya ağır durumlarda ölüm cezası veriliyor.
Bu arada, Savcı Viray, resmi tutuklama emrinin çıkarılmasının ardından Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin Amerikan Büyükelçiliği ile irtibata geçeceğini bildirdi.