İletişim araçları, zamanın ruhunu da sırtlayarak biçim değiştirdi. Duman, mektup, matbaa, telgraf, telefon, televizyon, internet derken dünyanın iki ucunu birbirine yaklaştırmanın bilinen en hızlı yollarına ulaşmış olduk. Her şey, biraz daha çabuk birbirimize ulaşabilmek içindi. Bir facia bölgesinde kilitlenen telefon hatlarını aşıp birbirimize ulaşmaya çalışıp “iyi misin” demek yerine artık “güvendeyim” butonları kullanıyoruz. Peki ya bu dünyanın ortasında tüm bu teknolojilerden uzak kalmamız gereken bir yerde yaşasaydık?
Amerika Birleşik Devletleri’nin West Virginia eyaletindeki Green Bank kasabasından bahsediyoruz. 150 haneli bu kasabanın internet ve cep telefonu erişimi yok. Yok, çünkü yasak. İnsanlar birbirlerine ulaşmak istediklerinde sadece kapılarına gitmek zorunda. Oldukça farklı ve sanki bugüne ait değilmiş gibi görünen bu durum, bambaşka bir nedene sahip.
Bölgede yapılan bir araştırma nedeniyle, kablosuz erişim yasaklanmış durumda. Ulusal Radyo Dalgasız Bölge olarak adlandırılan alanda Green Bank Ulusal Radyo Astronomi Gözlemevi’ne ev sahipliği yapıyor. Bu gözlemevinde dünyanın en büyük radyo teleskobu bulunuyor.
Araştırmanın amacı, uzaya salınan radyo emisyon dalgalarını ölçmek. Büyüklüğü neredeyse bir stadyum boyutunda olan bu teleskop, oldukça hassas. Öyle ki yetkililer, yere düşen bir mısır gevreği tanesinin bile yarattığı enerjiyi algılayabilecek kadar hassas olduğunu söylüyor. Ayrıca, 13 milyar ışık yılı uzaklıktaki sinyalleri bile yakalayabilecek kadar güçlü.
Bu teleskobun düzgün bir şekilde çalışabilmesi için de, kablosuz erişim sağlayan tüm iletişim araçları yasaklı. Tabletler, cep telefonları, kablosuz telefonlar, kablosuz hoparlörler, Bluetooth cihazları, mikrodalga fırınlar, uzaktan kumandalı oyuncaklar ve otomatik garaj kapıları bile yasak. Tüm bunlar, teleskobun çalışmasını engelleyecek sinyaller yayıyor. Kasabada ayrıca “radyo polisi” diye anılan bir radyo dalgası algılayıcı tır da bulunuyor. Bu tır, radyo dalgalarını ölçüyor.