''Maden Ocaklarında İş Sağlığı Ve Güvenliği'' Paneli

Zonguldak Maden Mekanizasyonu ve Teknelojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Ali Akçın, "Güvencesiz ve sendikasız giderek taşeronlaşan hatta taşeronun taşeronu şeklinde yürüyen bir madencilik sektörümüz var" dedi. Türkiye Fotoğraf Sanatçıları Federasyonu ve Zonguldak Fotoğraf Derneği tarafından düzenlenen "Maden Ocaklarında İş Sağlığı ve Güvenliği" konulu panelde konuşan Akçın, Zonguldak'ın birinci sınıf gazlı ocak sınıfında yer aldığını söyledi. Madencilik sektöründe bazı yeni gelişmeler yaşandığına işaret eden Akçın, "Madencilikle ilgili olumlu ve olumsuz yönde gelişmeler var. Maden kanunu değişti. Uygulama ve yönetmelikleri değişti. Taş ocakları, kum çakıl işletmelerinin hepsi maden kanunu içerisine alındı. Sektörün biraz önü açıldı. Ama sektörün önü açılırken sektörde yeni bir işletme yöntemi ve yeni bir madencilik gelişmeye başladı. Güvencesiz ve sendikasız giderek taşeronlaşan hatta taşeronun taşeronu şeklinde yürüyen bir madencilik sektörümüz var" diye konuştu. Devlet madencilik sektöründen elini çekmeye çalıştığını savunan Akçın, konuşmasına şöyle devam etti: "Şu anda sadece kömür sektöründe Türkiye Taşkömürü Kurumu gibi bir iki ortaklık var. Eskiden 100 bin civarında kömür madeninde çalışan kamu işçisi vardı. Şu anda toplam sayı 17-18 binlerde. Örneğin TTK, 1970'li yıllarda 45-48 bin işçi çalıştırırken şu anda 10 bin 500 civarında kişi çalıştırıyor. Bunun yanında kömür açısından bakarsak özel sektör madenciliğinde 40 bin civarında bir çalışanımız var. Taşeronlaşma şuan ki en önemli sorunlarımızdan birisidir. Tüm sektörlerde olduğu gibi madencilikte de taşeronlaşma var." -"Gaz ölçme cihazı olmayan işletmeler var" Maden işletmelerinde kazaların boyutununun zaman zaman büyük olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nuri Ali Akçın, yaklaşık 38 yıllık maden mühendisi olduğunu ve 1977'den bu yana Türkiye'de meydana gelen büyük ölümlü iş kazalarının hepsinde bilirkişilik yaptığını kaydetti. Yaptığı gözlemlerde iş sağılığı ve iş güvenliğinin hiç kimsenin umrunda olmadığını gördüğüne işaret eden Akçın, "Ayağına taş düşünceye ve başına bir iş gelinceye kadar herkes bir şeyler yapıyor veya yaptığını zannediyor. Madenci en çok metan gazını ve grizuyu bilir. Onu izler ve takip eder. Ama en çokta mağlup olduğu da metan gazıdır. Armutçuk'ta 103, Kozlu'da 263 ve Karadon'da 30 kişi yaşamını yitirdiyse bu metan gazındandır. Zonguldak yöresinde madencilik yapıp ta ocağında gaz ölçme cihazı olmayan işletmeci gördüm. Yaklaşık 3 bin liralık bir gaz ölçüm cihazı almayıp 150 bin liralık bir cipe binmesini biliyor" şeklinde konuştu.