"1. Uluslararası Köroğlu Festivali"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türkiye Cumhuriyeti her zaman mazlumun yanında yer almıştır. Bu sadece bizim insanlarımızın özelliği değil, devletimizin de bir özelliğidir" dedi. "1. Uluslararası Köroğlu Festivali"nin açılışına katılan Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, Köroğlu'nun sadece Bolu ve Düzce'nin değil bütün Türk Dünyası'nın ortak kahramanı, ortak yiğidi ve ortak ozanı olduğunu söyledi. Köroğlu'nun sadece Türkiye'ye değil, Türk Dünyasına ve onunda ötesinde dünyaya mal etme düşüncesinin önemine diikati çeken Bozdağ, "1. Uluslararası Köroğlu Festivali, Türk Dünyasını birleştiren önemli köprülerden biri olacaktır. Türk'ün ve Türk Milletinin yiğitliğinin, kahramanlığının ve aşkının, sevdasının ve inandıkları uğruna verdiği yiğitçe mücadelenin sembolü olarak Dünya'nın malı olacaktır" diye konuştu. "Köroğlu dirliğimizin birliğimizin bir sembolüdür" diyen Bozdağ, şöyle konuştu: "Bugün devlet olarak adlarımız başka olsa bile Türk milletinin ve ailesinin ayrı diyarlarda yaşayan fertleri olan ortak bir göstergesidir. Bunun göstergeside Köroğlu'dur. Dünya'nın her yerinde bir halk kahramanı vardır ama Köroğlu'nun farkı bizim olmasıdır, bizim ailemizin içinden çıkmış olmasıdır. Azerbaycan'a gidin, Kazakistan'a gidin, Özbekistan'a, Kırgızistan'a gidin nereye giderseniz gidin heryerde Köroğlu'na dair nice hikayeleri, nice destanları nice şiirleri ve nice eserleri göreceksiniz. Köroğlu bir kültür köprüsü bir medeniyet köprüsü kurmuştur. Bu köprüyü tahkim etmek güçlendirmek hepimizin vazifesidir. Köroğlu'nda sadece Türklerin değil bütün insanlığın alacağı dersler vardır. Çünkü Köroğlu'nun ortaya koyduğu mücadele anlayışı sadece Türk'ün hakkını hukukunu koryan bir anlayış değildir. Köroğlunun yaşadığı dönemlerde bu diyarlardaki nufusun dağılımını bilenler çok iyi bilirler ki Köroğlu sadece Türklerin değil haksızlığa uğrayan hangi kavimden olursa olsun onun da yanında omuştur. Dini rengi ne olursa olsun mazlum kimse onun yanında olmuştur." -"Türkiye her zaman mazlumun yanında olmuştur" "Allah kulunu sevdiğinde onu başkalarına da sevdirir" diyen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Köroğlu'nun da Allahın sevdiklerinden biri olduğu için hala isminin yaşadığını anlatı. Bozdağ, uzun yaşamak, hayırla yad edilmek isteyenlerin iyilikte yarış yapmasını önererek, konuşmasına şöyle sürdürdü: "İiylik, herkes ama herkes için iyi ve doğru olanı istemektir. Adeleti ayakta tutmak ve her daim adaleti savunmaktır. Ne zaman, nerede, hangi şartta olursa olsun zalim karşısında durmak, mazlumun yanında yer almaktır. Biz, bunu başardık mı ilalebet varolmayı da başarırız. Hamdolsun Türkiye Cumhuriyeti her zaman mazlumun yanında yer almıştır. Bu sadece bizim insanlarımızın özelliği değil, devletimizin de bir özelliğidir. Şimdi Suriye'den gelen insanlar var Türkiye orada bir zulüm var ve onların yanında ve onların imdadına koşuyor. Irakta zulme uğramış Halepçede katliam var o dönemde zalimden kaçan Iraklı kardeşlerimiz Türkiye'ye geliyor, Türkiye onların yanında. Afganistan'da zulum ve sıkıntı var Türkiye'ye gelmek istiyorlar Türkiye onların da yanında. Bulgaristan'da sıkıntı var Türkiye onların da yanında. Nerede bir sıkıntı varsa nerede Türkiye'den destek isteyen, istemese bile bizim zulme uğradığını düşündüğümüz kişiler, gruplar, yapılar varsa Türkiye onların yanında olmuştur. İşte Azerbeycan Karabağ, Türkiye dün olduğu gibi bugün de onların yanında ve yanlarınlarında olmaya devam edecektir. Bu bizim devlet olarakta millet olarakta ortak özelliğimizdir. Bu özelliği bundan sonraki nesillerede hep beraber aktaracağız. Milletimizin büyüklüğünü, devletimizin gücünü ve kuvvetinin daimliğini sağlamak için hep birlikte çalışacağız." - "Son dönemde yaptığımız çalışmalarla önemli köprüler oluşturduk" Köroğlu'nun Türk Dünyasını birleştiren ortak bir köprü olduğunu ifade eden Bozdağ, Türk Dünyası arasındaki ortaklıkların artması için farklı köprülerin oluşturulması tavsiyesinde bulundu. Hükümet olarak Türk Dünyası ile Türkiye arasında yeni ortaklıkların, köprülerin kurulması açısından çok büyük adımlar attıklarını anlatan Bozdağ, "2003 yılında Türk Dünyası Belediyeler Birliğinin kuruluşunu Türk Dünyası ile beraber attık. Azerbeycan'da, Kazakistan'da, Kırgızistanla beraber Türk Dünyası Belediyeler Birliğini kurduk ve bugün belediyecilik anlamında bir ortak şehir anlayışı, ortak mimari anlayışı, ortak medeniyet anlayışını orada geliştirmeye, bütünleştirmeye gayret ediyoruz. Yunus Emre Vakfını kurduk ve dünyanın 35 merkezinde aktif faaliyetini sürüdürüyor. Bu vakıf Türkçe'yi, Türk Kültürünü öğretiyor, tanıtıyor ve bize ait ne varsa ortaya koyuyor. TİKA kuruldu, Türk Konseyi kuruldu, dolayısıyla birlikte çalışıyor ve büyük işlere imza atılıyor. Aramızdaki köprülerin güçlenmesine büyük katkılar sunacaklardır" şeklinde konuştu. Bozdağ, Türk dünyası ile Türkiye arasındaki bağların güçlendirirlmesi adına birçok projeye imza attıklarını belirterek, "Türk Milleti birdir, ayrı ayrı diasporaları olmaz bizde o inançtayız, yurtdışında bütün Türklerin birlikte hareket etmesi, hangi ülkenin vatandaşı olursa olsun her olay karşısında kendilerine yapılan haksızlıklar, ayrımcılıklar karşısında ve haklı talepleri ile ilgili birlikte hareket etmelerine büyük önem veriyor, ayrı bir ülke gibi hareket etmemeyede özellikle özen gösteriyoruz" ifadesini kullandı. -"Bugün Dünya ajansına dönüştürdüğümüz bir AA var " "Nerede bir vatandaşımız, nederede bir soydaşımız nerede bir akrabamız varsa Türkiye her daim oradadır" sloganı ile ve bu mantıkla hizmet yapan teşkilatlar oluşturduklarını aktaran Bozdağ, TRT Türk ve TRT Avaz'ı yeniden yapılandırdıklarını ve bu çalışmaların yurtdışında yaşayan Türk vatantaşlarına ve akrabalarına yönelik olduğunu vurguladı. Son yıllarda Anadolu Ajansı'nın büyük bir değişime uğradığını anlatan Bozdağ, şu ifadelere yer verdi: "Atatürk zamanında kurulan Anadolu Ajansı başlangıçta 'Anadolu'da haberleri milletimize ulaştırmak için kurulmuş ama artık Anadolu Ajansı'nın adı 'Anadolu' olsa bile bugün bir dünya haber ajansına dönmüştür. Dünyanın dört bir yanında oralardan o ülkelerin dilinden birinci elden doğru bir şekilde haberleri toplayan ve Anadolu Ajansı üzerinden Dünya'ya haberleri aktaran uluslararası bir haber ajansına dönüştürdük. Bakü'de bir büro açtık orada Orta Asya'ya ve Kafkaslara yönelik haber toplama işini yapıyor, bir diğeri Mısır'da, bir diğeri Bosna Hersek'te bölge Müdürlükleri kurduk. Şimdi Dünya'nın her yerinde Türkiye'nin adına haber toplayan imkanları olan güçlü, kuvvetli bir haber ajansı var. Ama dün yoktu, herkes CNN'e, BBC'ye, başka yere bakıyordu. Ama bugün artık dünya ajansına dönüştürdüğümüz bir Anadolu Ajansı var ve millet Anadolu Ajansı'na da dikkatle bakıyor, oradan ayrıca takip ediyor." TiKA'nın daha önce sadece Orta Asya'ya dönük bir teşkilat olduğuna işaret eden Bozdağ, bu kuruluşun 2002'de Balkanlara doğru yol aldığını, 2004'te Orta Doğu'nun bazı ülkelerine, 2005'te ise Afrika'ya ve artık dünyanın 106 ülkesinde kalkınma ve insani yardım yapan Türkiye'nin yüzakı bir yapı haline geldiğini bildirdi. Bozdağ, Türkiye'nin 2002'de 85 milyon dolar kalkınma yardımı yaparken, 2012 rakamları ile bu rakamın 2 milyar 530 milyon dolar olduğuna dikkati çekti. Konuşmaların ardından Festival ateşi Başbakan Yardımcısı Bozdağ ve Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ve katılımcılar tarafından yakıldı. Festival, kortej yürüyüşü ve yurtdışından gelen yabancı grupların halk dansları ile devam etti.