Daily Telegraph gazetesi, HDP binaları ve Hürriyet gazetesini hedef alan saldırıların yeni bir iç savaşın başlaması kaygılarını artırdığını yazıyor.
Gazete, 100'den fazla kent ve kasabada HDP binasının saldırıya uğradığını, partinin Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 1 Kasım seçimlerinin risk altında olduğunu söylediğini aktarıyor.
Financial Times gazetesi de güneydoğudaki savaşın Türkiye'nin en büyük kentlerinde yankılanmaya başlamasının daha büyük çaplı bir etnik çatışma riskini artırdığını yazdı.
Yazıda özetle şöyle deniyor:
"Komşu ülkeler, Suriye ve Irak'taki kargaşanın gölgesinde yaşanan ve giderek tırmanan bu gerilim nedeniyle, birçok Türk '30 yıllık savaşın en yoğun olduğu günlere geri mi dönüyoruz?' diye sormaya başladı.
'Etnik çatışma riski''Güvenlik uzmanı Ali Nihat Özcan, 'Kentlerde büyük çaplı bir etnik çatışma ve şiddet riski var. Durum çok hassas' diyor.
"On binlerce MHP taraftarı sokaklara dökülerek PKK'nın saldırılarını protesto etti."
"Bu arada, İslami kökenli hükümeti eleştiren seküler Hürriyet gazetesi, 48 saat içinde ikinci kez saldırıya uğradı. 100 kadar kişi, Hürriyet'in İstanbul'daki ana binasına taş attı. Gazetenin Ankara matbaası da saldırıya uğradı."
"HDP'nin Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, devleti Kürtlere karşı bir linç kampanyası yürütmekle suçladı."
"Şimdi Türkiye'deki hava seçimlerden sonraki havadan çok farklı. Haziran seçimlerinden sonra hiçbir parti parlamento çoğunluğunu sağlayamayınca, birçok Türk bir koalisyon hükümetinin kurulacağı ve bunun da sosyal kutuplaşmayı azaltacağını ummaya başlamıştı."
"Ama koalisyon görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlandı ve 1 Kasım'daki seçimlerden önce güneydoğudaki savaş yıllardır görülmedik bir yoğunluğa ulaştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim kazanımı için gerilimi tırmandığı suçlamalarını bastırmaya çalışıyor."
"Doğu ve güneydoğudaki birçok kentte olağanüstü hal uygulanıyor. Atlantik Konseyi'nden Aaron Stein, ordunun doğu ve güneydoğuda, Cizre'de yapmaya çalıştığı gibi kent merkezlerine girmesi halinde, ABD'nin PKK'nın Suriye'deki kardeş örgütüyle IŞİD'e karşı işbirliği yapmasının zorlaşacağını söylüyor."
'Alzhemier insandan insana geçiyor'Times gazetesine göre, İngiltere'de yapılan bir araştırma Alzheimer'in ameliyat aletleri, kan nakli ya da diş tedavisi yoluyla insandan insana geçebileceğine işaret ediyor.
Şimdiye kadar bilim insanları hastalığın büyük ölçüde yaşlılık ve kısmen de genlerle ilgili olduğunu düşünüyordu.
Ancak sonuçları bilim dergisi Nature'da yayımlanan araştırma, hastalığın Alzheimer "tohumları” olarak bilinen prionlar vasıtasıyla insandan insana geçme olasılığını ortaya koydu.
Metal yüzeylere yapışan bu mikroskobik protein molekülleri, geleneksel sterilizasyona karşı dirençli.
University College London'dan nöroloji uzmanı Prof. John Collinge, araştırmalarıyla ilgili olarak "Üç yolla beyninizde bu protein tohumları oluşur. Ya kendiliğinden – yaşlandıkça ortaya çıkan bir talihsizlik olarak- ya bozuk bir genden ya da tıbbi bir kazadan. Bizim hipotezimiz bu” dedi.
'Temasla geçmiyor'Araştırmada, hastalığın Alzheimer hastasıyla temastan geçebileceğine dair hiçbir bulguya rastlanmadı.
Ancak tıbbi işlemlerin hastalığın habercisi olan protein oluşumlarına neden olabileceği belirtiliyor.
Uzmanlara göre, teorik olarak kan nakli, beyin ameliyatı, ya da kanal tedavisi gibi invaziv diş operasyonlarında Alzheimer'ın geçmesi mümkün. Kuluçka süresinin 40 yıla kadar çıkması nedeniyle insanların hastalığa yakalandığını anlayamayabileceği ifade ediliyor.
Bu bulgulara, Creutzfeldt-Jakob hastalığından ölen (CJD) sekiz kişinin beyinleri incelenirken rastlandı.
Orta yaşlarda ölen bu hastaların hepsine 1955 ile uygulamanın yasaklandığı 1985 yılları arasında kadavralardan alınan büyüme hormonu nakledilmiş.
Hastaların dördünde çok yüksek seviyede amiloid beta proteinine rastlandığı belirtiliyor. Beyin hücrelerinin arasında oluşan bu yapışık protein oluşumları, Alzheimer hastalarında hücrelerin birbirleriyle normal iletişim kurmasını engelliyor.