30 Ağustos 1922’de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yaktığı bağımsızlık ateşi aynı heyecan ve aynı ruhla devam ediyor. Atatürk, 30 Ağustos Zaferi’nden iki yıl sonra 1924 yılında savaşın geçtiği yerde yaptığı konuşmada zaferi anlattı ve daha sonra yapılacak devrimlerden söz etti. Atatürk, toplumu dönüştürecek laiklik ilkesine dayalı büyük devrimlerin işaretlerini veriyordu. Bu önemli konuşmanın Türkçeye uyarlanmış bir bölümü şu şekilde:
“Efendiler, Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Muharebesi ve onun son aşaması olan bu 30 Ağustos Savaşı, Türk tarihinin en önemli bir dönüm noktasını oluşturur. Bir milletin ruhu ele geçirilmedikçe, bir milletin azim ve iradesi kırılmadıkça, o millete egemen olmanın imkânı yoktur.
Türk milleti de son mücadeleleriyle, özellikle burada kazandığı zaferlerle, gösterdiği azim ve irade ile bilinen bu gerçekleri bir defa daha tarihin sinesine çelik kalemle kazımış bulunuyor. Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı. Sonsuz hayatı burada taçlandırıldı.”
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. yıldönümü, başkent Ankara’da resmi törenlerle başlayacak. Devlet töreni saat 11.00’de yapılacak. Ardından TBMM tören alanından Ulus eski Meclis binasına resmigeçit düzenlenecek. İstanbul’daki resmi törenlerin adresi ise her yıl olduğu gibi Vatan Caddesi olacak. Törenler, 10.30’da başlayacak
Cumhuriyetimizin ve devrimlerin habercisi 30 Ağustos tüm yurtta coşkuyla kutlanacak. İstanbul, Ankara ve İzmir’deki etkinlikler şöyle:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener’in de katılacağı kutlama törenlerinin adresi Yenikapı olacak. Gün içinde söyleşi ve gösterilerle devam edecek olan etkinlikler akşam 21.15’te Mor ve Ötesi konseriyle son bulacak.
Ankara Büyükşehir Belediyesi: Kutlamalar hafta boyu sürecek. 30 Ağustos’ta ise saat 20.00’de Gençlik Parkı’nda Athena konser verecek.
İzmir Büyükşehir Belediyesi: Geleneksel hale gelen Kordon’daki “Fener Alayı” yürüyüşünün ardından Kültürpark’ta saat 20.00’de Zeynep Bastık konser verecek.
Tarihler 13 Eylül 1921'i gösterirken, Türk Ordusu Sakarya'da büyük bir zafer kazandı.
Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası sayılan Sakarya Meydan Muharebesi, 1683 yılında Viyana Seferi'nden sonra başlayan geri çekilmenin son noktasıydı. Sakarya Savaşı'nda "Gazi" unvanını alan Mustafa Kemal Atatürk, "Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. Bu satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz" sözünü hafızalara kazıdı.
Büyük Sakarya zaferinden sonra Meclis'te, basında ve halk arasında Büyük Taarruz için baskı oluşmaya başladı. Gazi Mustafa Kemal, baskılara ordunun hazırlıklarını tamamlaması için zaman isteyerek karşılık verdi.
Ta ki Haziran 1922'ye kadar...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, sadece Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü ve Milli Savunma Bakanı Mirliva Kazım Paşa'ya Büyük Taarruz'un başlaması için talimat verdi. Büyük Taarruz'un tüm hazırlıkları ve planlaması Fevzi Çakmak tarafından yapılırken, 26 Ağustos 1922 Cumartesi günü Ankara'dan Akşehir'e geçen Gazi Mustafa Kemal tarafında taarruz emri verildi.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, Millet Meclis'e gönderdiği ve dönemin TBMM İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Rauf Orbay tarafından okunan telgrafta şu ifadeler yer aldı:
"Efendiler, Milletimizin ve genel olarak fedakar halkımızın her türlü zorluklara dayanarak vücuda getirdiği kahraman ordumuz dünyada misli bulunmaya kabiliyetli ve fedakar insanlardan oluşmaktadır. Kendilerine cevaben hükümet adına ve yüce heyetiniz namına ve millet namıza bilgilendirmede bulunduğum gibi, bu taarruzlarından dolayı millet ve memleketin tamamıyla hemfikir olduğunu arz ederim.
Davamız haktır, arzumuz ilahi adaletin yerine gelmesinden başka bir şey değildir.
Kurtuluş sağlanacaktır. Cenab-ı Hak her türlü takdirin üstünde bulunan kahraman ordumuza her türlü başarıları ihsan buyursun. Muvaffak olacağız.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Fevzi Çakmak ve İsmet İnönü'nün 26 Ağustos sabahı Kocatepe'den başlattığı Büyük Taarruz sonucu, 27 Ağustos günü Afyonkarahisar'ın geri alınmasıyla devam etti. 28 ve 29 Ağustos tarihlerinde süren taarruz, 30 Ağustos'ta Dumlupınar'da Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk tarafından bizzat idare edilen Başkomutanlık Meydan Savaşı'yla zaferle sonuçlandı. Aynı günün akşamı Kütahya da işgalden kurtarıldı.
Afyonkarahisar'dan başlayan ve Dumlupınar'a kadar uzanan Büyük Taarruz zaferle sonuçlandı. Savaş meydanında inceleme yapan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yakınındakilere "Bu manzara insanlık için utanç vericidir. Ama biz burada vatanımızı savunuyoruz. Sorumluluk bize ait değildir" derken, ordulara o emri verdi:
"Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!"