İSTANBUL (İHA) - Başbakan Mesut Yılmaz'ın kardeşi Turgut Yılmaz, Yahya Murat Demirel, Ali Avni Balkaner, Hayyam Garipoğlu ve Faruk Süren gibi tanınmış işadamlarının da aralarında bulunduğu 106 işadamının, "Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet ettikleri" iddiasıyla yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuksuz sanıklar Erol Faruk Süren, Turgut Yılmaz, Mehmet Selçuk Cansun, Ergün Titiz, Mehmet Nida Garipoğlu, Cengiz Soyfidan, Ali Şevket Esin, Yahya Murat Demirel, Nazım Atabay, Ali Zafer Taciroğlu ve bu suçtan tutuklu olmayıp başka bir suçtan tutuklu bulunan Ali Avni Balkaner hazır bulundu.
Duruşmada sorguları yapılan sanıklardan Mehmet Nida Garipoğlu, "Suçlamayı kabul etmiyorum. Her ne kadar ben, bizim şirkette yönetim kurulu üyesiysem de, taahhüt kapatma işlemlerini şirketin yöneticileri ve elemanları yapmaktaydı. Ben bu işlemlerin nasıl yapıldığını bilmem, bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
Daha sonra söz alan Erol Faruk Süren de, "Daha önceki ifademi tekrarlıyorum. Uzmanların hazırladığı raporun yanlı bir şekilde hazırlandığını düşünüyorum. İhracatı taahhuk kapatma işlemleri usulüne uygun yapılmıştır. Gümrük giriş çıkış işlemleri gerçektir. İmalatçı ve tedarikçi firmaların kayıtlarını bizim denetlememiz mümkün değildir. Bizim yaptığımız işlerde bir kaçakçılık söz konusu değildir" diye konuştu.
Öte yandan, duruşmada hakimin, "Mal varlığınız var mı? Aylık gelirin nedir?" sorusuna Turgut Yılmaz, "Aylık gelirim 100 milyar liradır. Birçok da gayri menkulüm vardır" yanıtını verdi. Yanıt üzerine mahkeme başkanı, "Zaten sizin gayri menkullerinizi yazmaya kalksak klasörlere sığdıramayız" diyerek espri yaptı. Turgut Yılmaz verdiği ifadesinde, "Ben bu iddianamede, ne şahsım ne de şirketime ilişkin bir suçlamaya rastlayamadım. Biz her yıl 700 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Ben uzun yıllardan beri ihracat işi yaptım. Taahütlerimi kapatmak için hiçbir işlem yapmadım. Muhammet Ciğer ve Orhan Aslıtürk ortaklığıyla ihracat işine girmedim. Benim şirketim dış ticaret sermaye şirketidir. İmalatçı ve tedarikçi şirket değildir" ifadelerini kullandı.
Yahya Murat Demirel ise, aylık gelirin 2 milyar lira olduğunu belirterek, "Üzerime kayıtlı hiçbir gayri menkul yoktur. İlgili şirketle 1997'den itibaren ortak ilişkim sona erdi. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
Ali Avni Balkaner de, "Aylık gelirim yok. Gayri menkuller içinde birçok gayrimenkulum var; ama Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) hepsine el koydu. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Bir ihracat kredisi almıştık. İhracatı fazla olan kişi ve gruplardan taahhüdümüzü kapatmak için bedeli karşılığında ticari ilişki kurmuştuk. Bu işte herhangi bir usulsüzlük yoktur. Dövizler banka vasıtasıyla transfer edilmiştir. Gümrük çıkış beyannameleri de usulüne uygun düzenlenmiştir" açıklamalarında bulundu.
Duruşma sonunda sanık Hayyam Garipoğlu hakkında 2. kez tutuklama emri verildi. Diğer sanıklar Dursun Levent, Yüksel Necdet Başakıncı, Süha Candan'ın da kaçak olarak kabul edilmeleri ve haklarında yakalama emri çıkarılmasına karar verildi.
Duruşma dinlenmeyen diğer sanıkların dinlenmesi için ertelendi.