Sandalye, merdiven olmadan başka kim yapabilir ki bunu!
Biz masa üstüne sandalye koyup da yetişemezken, "elini kaldırdığında tavana değen insan" olmanın beraberinde getirdiği bir yük perde asmak. Bodur tavuk ekolündeki insanlar mı assın onu da!
Ya canım şuradaki tabakları verir misin bi zahmet!
Vip biletler pahalı, sahne önü desen öyle... En iyisi ben iki normal bilet alayım, Ahmet'in omzundan izlerim konseri hem rahat, hem ucuz!
Hem uzun hem iri, bi sıçrayışta geçer en öne, devrilmez de kolay kolay.
Kitap açsam bile ruhu duymaz hocanın!
Çubuk mu? Ne gerek var ki!
Sayı yapmasa bile göz korkutur. Defansa koy, tek kişilik ordu olsun!
Ya baksana bizim kızlar gelmiş mi?
Sevgiliyse candır! Alınacak, kendini kötü hissedecek diye düşünmeden yanında en yüksek topuklu ayakkabılarınızı tereddütsüz giyebilirsiniz.
Hahh köprüyü geç, geçtin mi? Orada heykel gibi duran uzuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuun bi adam var. Gördün mü? Tamam işte onun biraz gerisindeyiz.
Hayat bazen çok sıkıcı ve insanlar (bizim gibi) kötü! Üzgünüz ama sırf bunun için bile sevebiliriz sizi.