14 Kasım Dünya Diyabet Günü

Amasya Halk Sağlığı Müdürü Dr. Öner Nergiz, diyabetin(şeker hastalığı) Türkiye’de görülme sıklığı giderek artan, her...

Amasya Halk Sağlığı Müdürü Dr. Öner Nergiz, diyabetin(şeker hastalığı) Türkiye’de görülme sıklığı giderek artan, her yaşta ortaya çıkabilen, yaşam boyu süren ve iyi tedavi edilmediği zaman toplumsal olarak çok önemli sorunlara yol açan, iyi tedavi edildiğinde ise sağlıklı ve uzun bir yaşamın sürdürülebildiği bir hastalık olduğunu söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü ile Sağlık Bakanlığı’nın 2000 yılında Türkiye genelinde yaptığı çalışmaya göre Türkiye’de 3,2 milyon diyabetli hasta olduğun düşünüldüğünü ve her üç hastadan birinin ise hastalığının farkında olmadığını vurguladı.

Reklam
Reklam

Diyabetin pankreastan salgılanan insülin hormonunun yetersizliği veya etkinliğinin azalması sonucu kandaki şeker miktarının yükselmesi ve aşırı susama, acıkma, sık idrara çıkma, kilo kaybı, kolay yorulma, görme bulanıklığı, yara iyileşmesinin gecikmesi, vücuttaki kan damarlarındaki değişikliklerle karakterize bir hastalık olduğunu anlatan Nergiz, “Diyabetin iki türde görülmektedir. Tip 1 diyabette vücut çok az insülin yapar veya hiç insülin yapamaz. Sıklıkla çocukluk ve gençlik döneminde görülür. Tip 2 diyabette ise vücut insülin yapar fakat yeterli kullanılmaz. İleri dönemde ise insülin salgılanma seviyesi düşer. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2000 yılında dünyada 171 milyon diyabet hastası vardır ve 2030 yılında bu rakamın 366 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte Türkiye çapında yapılmış bir çalışmaya göre 2000 yılında Türkiye’de 3,2 milyon diyabetli hasta olduğu düşünülmektedir. Her 3 hastadan biri ise hastalığının farkında değildir, henüz tespit edilmemiştir. 2,8 milyon kadar kişi ise diyabet gelişme riski normale göre yüksektir. Sonuç olarak diyabet, ülkemizde yaklaşık yüzde 7’lik bir grubu çok yakından ilgilendiren bir hastalıktır” dedi.

Reklam
Reklam

Her yıl 14 Kasım Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Uluslar arası Diyabet Federasyonu (IDF) tarafından Dünya Diyabet Günü olarak kabul edildiğini ve halkın bilinçlendirilmesinin hedeflendiğine işaret eden Öner Nergiz, “Diyabette tedavinin amacı kan şekerini normal sınırlarda tutarak diyabete bağlı gelişebilecek sağlık sorunlarının ortaya çıkışını engellemek veya önlemek, yaşam süresini ve kalitesini yükseltmektir. Eğitim, fiziksel aktivite, beslenme tedavisi, insülin veya ilaç diyabet tedavisinin birbirini tamamlayan parçalarını oluşturur. Kişiye göre hazırlanmış bir beslenme programı diyabetlilerin sağlıklı ve kaliteli bir yaşam tarzı gösterebilmeleri için tedavinin temelini oluşturmaktadır. En önemli enerji kaynağı karbonhidratlardır. Günlük diyetle mutlaka alınmalıdır. Besinlerde bulunan karbonhidratlar şekerler, nişasta ve posadır. Posa içeriği yüksek olan kepekli ekmek, bulgur, kuru baklagiller gibi nişastalı yiyeceklerin kan şekerinin daha geç ve yavaş yükselmesini sağladığı için tercih edilmelidir” şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: