17 Mart İngiltere basın özeti

17 Mart İngiltere basın özeti

İngiliz Financial Times gazetesi, AB'nin mülteci sorununun çözümü için daha önce Türkiye ile vardığı prensip anlaşmasının koşullarını değiştirme kararını aldığını yazıyor. Gazeteye göre gelinen son noktada Brüksel ile Ankara ihtilaf halinde.

Financial Times'ın internet sitesindeki haberde, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk'ın, Türkiye ile üyelik müzakereleri konusunda Kıbrıs'ın taleplerine destek verdiği belirtiliyor.

Gazeteye sızan, bugün başlayacak ve iki gün sürecek AB zirvesinin mevcut taslak metninde, birlik üyesi ülkeler Ankara'nın talebinin aksine Türkiye'ye, üyelik müzakerelerinde beş faslın daha açılması sözü vermiyor.

Reklam
Reklam

Financial Times'ın Brüksel'den bildiren muhabiri Duncan Robinson, AB liderlerinin metinde bunun yerine, "mümkün olan en kısa süredede yeni başlıkların açılması kararına hazırlanmaktan" söz ettiklerini bildiriyor.

Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis daha önce, taleplerinin yerine getirilmemesi halinde anlaşmayı veto etme tehdidinde bulunmuştu.

Rum yönetimi, Türkiye'nin Kıbrıs Cumhuriyeti'ni tanımaması ve limanları ile havaalanlarını Kıbrıs bandıralı gemilere ve uçaklara açmaması gerekçesiyle, Türkiye ile beş müzakere başlığını dondurmuştu.

'Zorluklarla dolu'Yine Financial Times'ın iç sayfalarındaki bir haberde de esasında AB ile Türkiye arasında varılan prensip anlaşmasının uygulanmasının da zorluklarla dolu bir süreç olduğu belirtiliyor.

Gazetenin Brüksel'deki muhabirleri Alex Parker ve Duncan Robinson'a göre, en büyük zorluklardan birinin de, AB'nin en zayıf devletlerinden Yunanistan'tan, anlaşmanın yerine getirilmesi için önemli bir rol oynamasının istenmesi.

Financial Times, anlaşma ile ilgili zorlukları beş başlık altında toplamış. Gazeteye göre bu zorluklar;

Reklam
Reklam

Yasal sorunların da giderilmesi ile anlaşmaya zemin hazırlanmasıYunanistan'da sığınmacılar yönelik işlevsel yeni bir sistem kurulmasıYetkililerle işbirliği yapmayan göçmenlerin yönetimiTürkiye'de de sığınmacılara yönelik yeni bir sistem oluşturulmasıMültecilere, Avrupa'ya gidişleri için yasal bir yol açılmasıGuardian: Daha az Suriyeliye Avrupa kapısı açılacak**Guardian**gazetesi ise AB liderlerinin prensip anlaşmasında değiştirdikleri hükümlerden birinin de, Avrupa ülkelerinde yaşamalarına izin verilecek Suriyeli mültecilerin sayısı olduğunu yazıyor.

Prensip anlaşmasının temel maddesi, Türkiye kıyılarından yola çıkıp Yunan adalarına ulaşan Suriyeli mülteciler dahil tüm göçmenlerin Türkiye'ye geri gönderilmesi. Bunun karşılığında AB ise Türkiye'ye gönderilen her bir Suriyeli karşılığında Türkiye'den bir mülteci alacak.

Guardian'daki Brüksel muhabiri Jennifer Rankin ve Rowena Mason imzalı habere bakılırsa, AB üyesi ülkelere alınacak Suriyelilerin sayısı 72 bin ile sınırlandırılacak.

Reklam
Reklam

Bu kişilerin 18 bini AB üyelerinin geçen yıl vardıkları anlaşma uyarınca gönüllülük esasına göre ülkeler arasında paylaştırılacak.

Kalan 54 bin kişi ile ilgili mevzuat için ise AB yasalarında değişiklik yapılması gerekecek.

'Merkel güvence vermeye çalıştı'Bu arada bugünkü İngiliz gazetelerindenTimesveDaily Telegraph'da da konuya ilişkin haberler ve yorumlar var.

Almanya Başbakanı Angela Merkel dün yaptığı açıklamada Türkiye'nin AB üyeliğinin şu anda gündemde olmadığını söylemişti.

Times bu açıklamayı, "Merkel söz veriyor: Türkiye'ye AB'de yer yok" başlığı ile vermiş.

Gazeteye göre Türkiye'nin üyelik müzakerelerinde kayırılmayacağı sözü veren Merkel böylece, kendisini insan haklarına yönelik kaygıları gözardı etmekle suçlayan kesimlere güvence vermeye çalıştı.

'İngiltere, Türkiye'nin NATO'daki rolüne odaklanmalı'1977-1979 yılları arasında İngiltere Dışişleri Bakanı olan David Owen ise Daily Telegraph'daki yazısında AB'nin Türkiye ile vardığı prensip anlaşması ile ilgili olarak "tehlike dolu"yorumunu yapmış.

Reklam
Reklam

David Owen bu görüşüne gerekçe olarak, Türkiye'nin üyelik sürecinin hızlandırılmasının, İngiltere'ye göçün de artacağı anlamına gelmesini göstermiş.

"AB liderleri için yüz kızartıcı bir gelişme'**Independent**gazetesi ise Türkiye'de yaşayan İngiliz akademisyen Chris Stephenson'ın "terör örgütü propagandası yaptığı" gerekçesi ile sınır dışı edilmesine sayfalarında yer vermiş.

Gazete, olayın zamanlamasının mülteci krizinin çözümü için Türkiye ile varılan prensip anlaşmasını ele alacak Avrupa Birliği (AB) liderleri için son derece yüz kızartıcı olduğunu yazıyor.

Independent, Laura Pitel imzalı haberinde AB'nin, Türkiye'de "terörle mücadele" adına akademisyenlere, gazetecilere ve avukatlara yönelik baskının arttığı bir dönemde Ankara ile anlaşma sağladığına dikkat çekiyor.

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Chris Stephenson adliyedeki güvenlik aramasında çantasından, HDP İstanbul İl Örgütü'nün bastırdığı Nevruz kutlamaları davetiyesinin çıkmasının ardından önce gözaltına alınıp serbest bırakılmış, sonra sınır dışı edilmişti.

Reklam
Reklam

'Çok korkunç ve yanlış'Independent'taki haberde, 25 yıldır Türkiye'de yaşayan Stephenson'ın eşi ve kızının bu sınır dışı edilme kararını "çok korkunç ve yanlış" buldukları da bildiriliyor.

Chris Stephenson, Barış İçin Akademisyenler inisiyatifinin "Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı metnine imza atan akademisyenlere destek vermişti. Bu akademisyenlerden üçü halen tutuklu.

Türkiye'de insan haklarına yönelik kaygıların arttığını kaydeden Independent ise haberinde ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün TBMM'ye yaptığı çağrıyı da hatırlatmış.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kalırılması konusunda derhal adım atılmasını istemişti.

Erdoğan, "Terör, terörist tanımını tekrar yapmalıyız. Ceza Kanunumuzu hemen değiştirmeliyiz" demişti.