Teklifin 18. maddesi üzerinde 52 önerge verildi, bunlardan 7'si işleme alındı.
CHP'nin önergesi üzerinde söz alan CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, Türkiye'nin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarınca sunulan ''Anayasa değişikliği teklifi dayatması ile karşı karşıya bulunduğunu'' iddia etti. Serter, bu Anayasa değişikliği ile ''sivil darbe yapılacağını'' öne sürdü.
Teklifin tümüyle halkoyuna sunulacak olmasını eleştiren Serter, şöyle konuştu.
''Başbakanın görüşleri AKP'nin dogmaları haline gelmiştir. Gayri meşru bulduğum bu Anayasa değişikliğine 'hayır' diyorum. Pakete oy vermemeyi kendi özgür irademle seçiyorum. Sizler, baskı, dayatma altında oy kullanan milletvekilleri olarak CHP'ye söz söyleme hakkına sahip değilsiniz. Millet sizi görüyor. Dönün kendinize, aynaya bakın. İnönü'ye dil uzatan Başbakanın, dönüp aynaya bakmasını tavsiye ediyorum.''
AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, partisine ve Başbakan Erdoğan'a yönelik ''ağır iddialarda bulunulduğu'' gerekçesiyle söz aldı. Kılıç, Serter'in, AK Parti'li milletvekillerinin oylarını baskıyla kullandıklarını iddia ettiğini belirten Kılıç, ''Oysaki kendisi hayatının baharındaki 18-19 yaşındaki kız çocuklarını ikna odalarına alan kişidir. AK Parti'nin kültüründe masum kız çocuklarını ikna odalarından geçirmek yoktur'' dedi.
Sataşma olduğu gerekçesiyle kürsüye gelen CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol da iktidar grubunun dün, önemli bir maddenin oylamasında olumlu oy almalarına rağmen, taşkınlık içinde olduğunu iddia etti.
CHP Mersin Milletvekili İsa Gök ise AK Parti'lilerin, ''Dün gol atmanın sevinciyle, bugün Genel Kurulu gerdiğini'' ileri sürdü. Dünkü oylamanın alkışlarla karşılandığını anlatan Gök, şunları kaydetti:
''Garajda nara atanlar, bağıranlar var. Hatta bir milletvekili burada muhalefete el hareketi yaptı. Bugün de 23 geçerse konfeti, havai fişek atacaksınız. Dün bir milletvekiliniz burada bazılarınızı fişledi. Fişlenenleri de inzibatla oy kullanmaya gönderdiniz. Her şeyi sattınız, doymadınız. Usulsüz ihalelerin hesabını soracak makamı, bu ihaleleri yapan insanlar yargılamasınlar, ihalelerin hesabı sorulmasın diye, yani haram lokma yiyenler yargılanmasın diye mahkemeyi yeniden düzenliyorsunuz. Bunun neresi alkışlanacak? Hangi biriniz gece rahat uyuyabildiniz? 12 Eylül hukukunu yaratanlar yıllardır lanetleniyor. Siz 12 Eylül darbesinden daha beter bir karşı devrimi gerçekleştiriyorsunuz. Lanetleniyorsunuz. Hiçbirinizin, ne bu cihanda ne öbür cihanda yatacak yeriniz yok.''
AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli de sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, ''lanetlenecek bir parti varsa o partinin, milletin 30 yıldan beri iktidara getirmediği, güvenmediği bir parti olduğunu'' söyledi. Canikli, CHP'lilere ''Lanetlenen bir parti varsa aynaya bakın'' diye seslendi.
Canikli'nin konuşmasını tamamlamasının ardından CHP'li Öztürk, ön sıralardan laf atmayı sürdürdü.
AK Parti sıralarından da yanıt verilmesi üzerine, Genel Kurulda gerginlik yaşandı; bazı milletvekillerinin ayağa kalktığı görüldü. Arka sıralardaki AK Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, ön sıralara doğru hareket ederek, Öztürk'e doğru yürüdü. Ali Rıza Öztürk de ''Gel buraya'' diye bağırarak, AK Parti sıralarına doğru yöneldi. Kurt da el hareketiyle Öztürk'ü dışarıya çağırdı. Öztürk ve Kurt'u, araya giren milletvekilleri durdurdu.
Bu sırada TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, birleşime ara verdi. Tartışma ve karşılıklı laf atmalar arada da devam etti.