18 yıllık işinden ayrılan adamın gerekçesi duyanların ağzını açık bırakıyor!

İhtiyacı olan birine veya bir aileye yardım etmek istediğimizde, genellikle onlara ihtiyacı olan şeyi satın alırız veya direkt para vermeyi tercih ederiz.

Kolay yolu tercih etmektense Luke Mickelson daha zorlu bir yolu seçmeye karar verdi ve bağışlamak istediği şeyi kendisi yapmaya karar verdi. Peki neydi bağışlamak istediği şey? Çocuk yatakları. Ancak bu işe girişirken Luke hareketinin daha büyük bağışların önünü açacağından ve ulusal çapta bir kampanyaya dönüşeceğinden habersizdi.

Mickelson yaşadığı bölgede bir ailenin yardıma ihtiyacı olduğunu öğrendi.

Luke: “Küçük kız kıyafetlerden yapılmış bir yuvada yatıyordu, gerçekten de üzerinde yattığı şey kıyafet yığınından yapılma bir kuş yuvası gibiydi. Daha sonra üzerinde yattığı bu şeyin onun yatağı olduğunu öğrendim.”

Reklam
Reklam

Biraz araştırma yapınca bunun aslında büyük bir sorun olduğunu görüyor Luke, uyuyacak yatağı olmayan çok sayıda çocuk olduğunu fark ediyor.

Onların neye ihtiyacı olduğu konusunda hiçbir fikrim yoktu diyor Luke, aileleri sadece karınlarını doyurmaya çalışıyordu. Onlara bir kap yemek, üstlerine bir çift kıyafet, tepelerinde de bir çatı olmasını sağlayabiliyorlardı, yatak bu aileler için lükstü.

Mickelson kızının ranzasını örnek olarak kullanarak ve tüm güvenlik talimatlarına uyarak ilk yıl içerisinde ailesinin ve arkadaşlarının yardımıyla tam 11 ranza üretmeyi başardı.

Daha sonra hiçbir kar amacı gütmeyen “Sleep in Heavenly Peace” (Cennette Gibi Uyu) isimli projeyi hayata geçirdi.

Bu projenin ihtiyaç duyduğu tüm malzemeler ülkenin dört bir tarafındaki gönüllüler sayesinde tamamlandı.

2012 yılında başlayan projenin sonunda 2017 yılına gelindiğinde gönüllü kuruluş 612 ranza üretmişti bile.

Projenin internet sitesinde yer alan bilgilere göre yaklaşık 15 bin gönüllüsü olan kuruluş 2018 yılında 4.144 yatak yapabilecek güce erişmişti.

Reklam
Reklam

Ancak üretimin artması daha çok sayıda çocuğun yatağa kavuşması anlamına gelse de Mickelson 18 yıldır çalıştığı tam zamanlı işi ile günbegün büyümekte olan gönüllü projesi arasında bir seçim yapmalıydı.

Mickelson: “Proje öyle bir noktaya geldi ki gerçek tutkumun bu çocuklara yardım etmek olduğunun farkına vardım.”

Ailemin işin içine dahil olması ve onlara bu işin önemini anlatmaktan dolayı çok mutluydum, aynı zamanda çocukları yerde yatmaktan kurtarmak için çalışan insanların neşesini ve mutluluğunu görmek de ayrı bir keyifti. Bu mutluluk tam anlamıyla bulaşıcıydı!

Başka bir şirketten iş teklifi alan Luke, çok daha düşük maaş alacak olmasına karşın tutkusuna da vakit ayırabileceği için hiç düşünmeden kabul ediyor.

“Bir çocuğa yatağını teslim ettiğim her defasında uzun süreli kariyerimi neden bıraktığımı daha iyi anlıyorum” diyor Luke.

Siz içeri giriyorsunuz ve sizi gören çocuklar heyecandan deliye dönüyor. Yatağın montaj işlerine yardım etmek istiyorlar. Açılmış delikleri tekrar açıyorlar, tahtaları taşıyorlar, size aletlerinizi getiriyorlar. Bir çocuğa sahiplik hissi, sorumluluk duygusu ve en önemlisi iyi bir gece uykusu vermek kadar güzel bir duygu yok. Sahip olduklarının kıymetini bilmeyi öğreniyorlar, değer vermeyi öğreniyorlar. Kendilerine olan güvenleri tazeleniyor ve geceleri artık daha rahat uyuyorlar.

Reklam
Reklam

18 yıllık kariyeri bir anda bırakmak kolay verilecek bir karar değil, hele ki yeni işinizde çok daha az maaşa çalışacaksanız.

Ancak Luke Mickelson için bu kararı vermek hiç de zor olmuyor. Çünkü Mickelson’un bu cömertliği ve yüce gönüllülüğü sayesinde binlerce çocuk artık yerde değil yatakta yatıyor ve gönüllü proje ülke genelinde 39 eyalette, 100’den fazla şube ile büyümeye devam ediyor.