1840'lı Yılların Tekniğini Dijital Fotoğrafla Buluşturdular

Dijital teknolojinin hızla gelişmesiyle fotoğrafın tab edildiği dönemlere yetişemeyen liseli öğrenciler, nostaljiyi sanatla birleştirerek 200 yıl öncesinin güneş baskı yöntemini bugüne taşıdı. Şevket Evliyagil Ticaret Meslek Lisesi öğrencileri, fotoğrafa olan ilgilerini, 1840'lı yıllara dayanan güneş baskı yöntemiyle birleştirerek 35 fotoğraftan oluşan bir sergi açtı. Projenin Koordinatör öğretmenlerinden Ayla Güvenç İmir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fotoğrafta resimsellik arayanlar için güneş baskı yönteminin ilgi çekici, heyecan verici olduğunu söyledi. Çalışmanın başkentte lise düzeyinde ilk kez gerçekleştirildiğini ileri süren İmir, öğrencileri üretim sürecine sokup fotoğrafla bütünleştirdiklerini ifade etti. İmir, Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneğinin desteğiyle 30 öğrencinin yer aldığı projede, bir fotoğrafın hazırlanma aşamasını şöyle anlattı: "Önce, ışığa duyarlı kimyasallarla resim kağıtları boyanıyor. Dijital ortamda resim kağıtlarına basılan fotoğraflar negatife çevriliyor. Ardından, kimyasallara boyanan resim kağıtlarıyla negatife çevrilen fotoğraflar üst üste yapıştırıp UV ışıkta basılıyor. Sonra asetata ayrılarak elde edilen kağıtlar, ışığa duyarlı kimyasallarla yıkanınca bu görüntüler ortaya çıkıyor. Burada, kullanılan kimyasalların çeşidine göre iki türlü sonuç elde ediliyor, mavi olanlar Cyanotype, kahverengi olanları ise Van Dyke yöntemi olarak biliniyor. En son da guaj boyalarla fotoğraf üzerinde vurgulamak istenilen yerler boyanarak fotoğrafa estetik bir değer kazandırılıyor." İmir, geçen yıl da karpuz kabuğundan oluşturdukları iğne deliği yöntemiyle fotoğraf çalışması yaptıklarını hatırlatarak, öğrencilerin gelişimi için bu tür farklı projelerin devam edeceğini belirtti. Okul Müdürü Sedat Arslan da öğrencilerin aldıkları bilgileri pratikle birleştirip bir şey kaydettiklerinde büyük bir gelişim kat ettiklerini belirtti. Bu çalışmalarla öğrencilerin enerjilerinin faydalı işlere yöneldiğini ve bu tür çabaların takdir edilmesi gerektiğini ifade eden Arslan, fotoğrafların alışveriş ve kültür merkezlerinde sergileneceğini bildirdi. -1 fotoğraf için 1 gün- Projenin koordinatör öğrencisi Mertcan Çiftçi ise uzun çabalar sonucunda elde ettikleri fotoğrafın, her birinin başka bir örneği olmayan kişiye ait bir eser niteliği taşıdığını vurguladı. Projede, fotoğrafların dijitalleştiği dönemde yüzyıllar öncesini de yansıtmak istediklerini belirten Çiftçi, emek verilenle emek verilmeden yapılan işin değerinin aynı olmayacağını ifade ederek, "Bu fotoğrafların değeri dijitallerine göre çok başka çünkü hazırlanması çok daha zahmetli ve zor. Fast food ile özenle hazırlanan ev yemeği gibi hiç ikisinin değeri aynı mı?" diye konuştu. Çiftçi, çok aşamalı ve uzun süreli sabır isteyen güneş baskı yönteminde, deklanşöre bastıkları andan fotoğrafın en son sergilenebilir hale gelmesinin bir günü aldığını kaydederek, bir yıl boyunca defalarca deneyerek, yanıla yanıla öğrendikleri yöntemle böyle bir sergi açtıkları için çok mutlu olduklarını dile getirdi.