2. İpekyolu İşadamları Zirvesi

TRABZON (İHA) - Zirvenin açılışında konuşan Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Hacısalihoğlu, Trabzon’un tarihi İpekyolu’nun Karadeniz’e açılan yollarından bir tanesi olduğunu hatırlatarak toplantının amacının ülkeler arasındaki ticari potansiyeli geliştirmek olduğunu söyledi. Tarihi İpek Yolu hinterlandındaki 18 ülke temsilcisini zirveye davet ettiklerini kaydeden Hacısalihoğlu, toplantıyla bir tarafta ülkeler arasında siyasi ilişkiler kurulurken, diğer yandan işadamları arasındaki ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesini amaçladıklarını belirtti.

Hacısalihoğlu, 2 gün sürecek toplantıda 500 civarında iş görüşmesi yapılacağını tahmin ettiklerini ifade ederek “Böyle bir organizasyon için neden Trabzon denilirse de, Trabzon tarihi İpekyolu’nun Karadeniz’e açılan yollardan bir tanesidir. Tarihte Avrupa’dan üretilip Asya içlerine kadar gönderilecek illerden en güveniliri olan Trabzon limanı üzerinden bu ticaret yürütülmekteydi. Geçmiş tarihimize baktığımızda özel ticari anlaşmaların olduğu Venedik ve Cenevizlerin yapmış olduğu anlaşmalar yine şehrimizde gerçekleşmişti. Ticaret öyle ileri seviyedeydi ki İtalyanlar tarafından 1300 yıllarında Latince Kommence sözlükler bastırılmıştı. Büyüme hızı Çin’den sonra en büyük olan ülkelerden bir tanesiyiz. Şehrimize baktığımızda aynı büyümeyi burada da görüyoruz. Bizler büyürken sizlerle büyüyeceğiz, biz altı kat büyümenin hesabını yaparken kimlerle işbirliği yararsak onlar da büyüyecektir. Bu büyüme ülkemizin refah seviyesini yükseltecek. Trabzon denilince akla girişimci insanlar gelmektedir. Yatırım açısından Trabzon ve bölgemiz teşvik uygulamaları yönünden en üst seviyede bir il konumunda. Bölgemiz ve ilimiz yatırıma uygun bir konuma sahiptir. Eğer ülkemizde bir yatırım düşündüğünüzde en üst seviyede teşviklerden yararlanabileceğinizi ifade etmek istiyorum” dedi.

DKİB Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Trabzon’un Türkiye’de dış ticaretin en fazla yapıldığı 14. il olduğunu, bunun yanında 100 değişik ülkeye Trabzon’dan ihracat yapıldığını söyledi. “Amacımız bu tür organizasyonlar ile ülkemiz ile komşu ülkeler arasındaki potansiyeli daha üst noktalara taşımaktadır” diyen Gürdoğan “Bunun için bizler her türlü işbirliklerine hazırız. Doğu Karadeniz bölgemiz her türlü kapasite ve altyapıya sahiptir. Ülkeler arası vizelerin kaldırılması konusunda büyük emekleri bulunan bakanlarımıza teşekkür etmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

“İPEKYOLU’NU TEKRAR CANLANDIRMAK GÖREVİMİZ”
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Halim Mete ise dünya ticaretinin doğasında ve yönünde artık değişim rüzgarları estiğini kaydederek şunları söyledi:
“Dinamizmin üretimin ve dağıtımın kalbi artık Asya’da atıyor. Asya ülkelerinin ticaret potansiyeli ve dünya büyümesi dünya ticaretine yeni akım ve dinamizm katıyor. Bu ticaret akımı yeni gelişen ve sürekli büyüyen Asya ülkeleri tarafına kayıyor. Yüzyıllar önce Çin’den Avrupa’ya kadar olan tarihi İpekyolu’nda ticaret kültürel ve fikir alışverişi yapılmış medeniyetlerin oluşması ve birbirleriyle kaynaşması sağlanmıştır. Bu sayede tarihi İpekyolu kültürler ve toplumlar arası bir köprü görevi görmüştür. İpekyolu’nun önemi son zamanlarda kaybolmuş olsa da bu artık Asya’daki gelişmeler bu rotanın tekrar faaliyete geçmesini zorunlu kılmaktadır. Çin’in doğu sahilleri yılda 3 trilyon dolara ulaşan bir ticaret hacmi karşısında yetersiz kalmıştır. Kuşkusuz bu rotanın tekrar faaliyete geçmesi bugün burada temsil edilen ülkelerin hepsine zenginlik ve refah getirecektir. Ancak tarihi İpekyolu’nu tekrar canlandırmamızın önünde çeşitli engeller bulunmaktadır. Bu engellerin aşılması için ortak bir hedefle, bu rotanın canlandırılmasının hepimize sağlayacağı büyük faydaları aklımızda tutarak uyumlu bir şekilde çalışmamız gerekmektedir. Maalesef bu ortak ve uyumlu çabalardan yoksun bulunmaktayız. Sözünü ettiğim engeller hem fiziki hem hukuki Avrupa’ya yayılan ticaretin sadece Okyanus aşırı taşıma ile ve daha uzun sürede yapılmasının etkeni olarak bu engeller gösterilmektedir. Neden bizler bu ticari potansiyelin ve akımın fırsatlarını kaçıralım. Halbuki yeni İpekyolu’nun altyapısı geliştikçe yollarda, limanlarda, park alanlarında çağdaş standartlar yakalandıkça sınırlardaki beklemeler ve caydırıcı diğer etkenler ortadan kaldırılacaktır.”

“ÇİN’İN ORTA ASYA ÜLKELERİ İLE TİCARETİ 50 KAT ARTTI”
Mete, Çin’in Orta Asya ülkeleri ile olan ticaretinin 1992 ile 2008 arasındaki 17 yıllık süreçte tam 50 kat büyüdüğüne dikkat çekerek “Diğer Asya ülkeleri ve orta Asya ülkelerinin kendi aralarındaki ticaret hacminin henüz istenen seviyeye gelmiş değildir. Beraberce bu engelleri ortadan kaldırırsak ticaret hacmi daha hızlı artacak. Hukuki engeller ticari anlaşmaların bütün ülkeler tarafından imzalanmamış yada imzalananların tam yürürlükte olmamasından kaynaklanmaktadır. Asya Kalkınma Bankası ve İslam Kalkınma Bankası raporlarına göre sınırlarda beklemelerde ve diğer uyumsuz uygulamalar ticaretin gelişmesinde en büyük engeli oluşturmakta. Aramızda standardizasyon ve uyumu sağlamak istiyorsak bu anlaşmaları gün geçirmeden imzalamalı ve yürürlüğe koymalıyız. Fiziki altyapı sorunları daha fazla parasal destek isteyen konulardır. Ancak bazı konularda birbirimizin tecrübelerinden yararlanmalıyız. Bundan sonra atacağımız adımlar bizi birbirine daha yakınlaştıracaktır. Engellerin aşılmasında kamuya düşen görev kadar buradaki iş dünyasına da büyük görevler düşmektedir. Yani çözümlerin paydası olmalıyız. İpekyolu turizmi konusuna gelince; turizmin gelişimiyle ülkeler arasındaki ticaret çift taraflı olarak birbirini etkiler. Ticaretin kolaylaşması servis olanakları altyapı olanaklarının iyileştirilmesi demektir. Bugün burada temsil edilen ülkeler arasındaki turizm arzu edilen seviyede değildir. Dünya turizm raporları turistlerin ilgilerinin artık Asya ülkelerine kaydığını göstermektedir. Eğer biz hep birlikte uyum içinde İpekyolu turizminin markalaştırılması tarihi ve kültürel varlıkların tanımlanması ve İpekyolu adı altında etiketlendirilmesi, pazarlanması ve turizmin önündeki engellerin kaldırılması hususunda çalışabilirsek bütün ülkelere kültürel ve ekonomik yararlar sağlamış oluruz. TOBB olarak biz İpekyolu’nun ticari ve turistik potansiyeline inanıyoruz ve üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız” ifadelerin kullandı.

“ASYA ARTIK ESKİ ASYA DEĞİL”
Türk özel sektörü olarak, bu değişime ayak uydurma, bölge halkının kalkınması için elimizden geleni yapma gayreti içerisindeyiz. Asya artık eski Asya değil, artık dünyanın ticaret ve dinamizmi burada. Bu taze dinamizmi, yine hızlı ve dinamik çabalarla ve hızlı çözümlerle beslememiz gerekiyor. Değişim zorunlu, bunu hızlı yaparsak potansiyelin katkılarını en yüksek seviyeye çıkaracağız. Bunu hızlı yaparsak potansiyelin katkılarını en yüksek seviyeye çıkaracağız. Gelin hep birlikte bu çözümü üretelim. Doğu Karadeniz Hopa, Rize, Giresun, Trabzon ve Samsun Limanları bitmiş sahil yolu uluslar arası Trabzon ve Samsun havaalanları yeni Or-gi yapılacak havaalanı ile İpekyolu’nun batıdaki en aktif ucudur. Limanlarımıza Çin’in batısından gelen yükler gemilerimizle Avrupa’ya Akdeniz’e ve ABD’nin doğusuna taşınacaktır. Ayrıca dün Sayın Başbakanımızın Çılgın Proje olarak açıkladığı biri gidiş, biri dönüş için kullanılacak iki kanal bu yüklerin daha kolay bir şekilde Akdeniz’e ve Akdeniz ötesine taşınmasına yardımcı olacaktır” dedi.

Öte yandan Zirveye, ev sahibi Türkiye’nin dışında İpek Yolu hinterlandı, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (KEİ) ülkeleri, Türki Cumhuriyetleri, Orta Asya ve Kafkasya ülkeleri başta olmak üzere 17 ülkeden (Afganistan, Azerbaycan/ Nahcivan, Gürcistan, Irak, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Kırım, KKTC, Moğolistan, Moldova, Özbekistan, Pakistan, Rusya Federasyonu, Tacikistan ve Ukrayna) bir başbakan, bir başbakan yardımcısı, 6 bakan, 2 bakan yardımcısı, üst düzey bürokratlar, iş adamları ve firma temsilcileri katılıyor.