2019 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulunda

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ: - "Türkiye'nin başındaki iki büyük terör belası, PKK geri dönmek üzere büyük ölçüde Suriye'ye çekilmiştir, FETÖ ise geri dönmek üzere dünyaya dağılmıştır. Selefi cihatçı terörist örgütlenmeler ise Türkiye içinde kozalarını hızla örmeye devam etmektedirler" - İYİ Parti Adana Milletvekili İsmail Koncuk: - "Vatandaşlar sizden emeklilikte yaşa takılanlar sorunuyla ilgili kanun bekliyor ama siz sallıyorsunuz. O kişiler de sizi yerel seçimde sallayacak gibi görünüyor ama bakalım ne kadar sallayacak?"

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, "Türkiye'nin başındaki iki büyük terör belası, PKK geri dönmek üzere büyük ölçüde Suriye'ye çekilmiştir, FETÖ ise geri dönmek üzere dünyaya dağılmıştır. Selefi cihatçı terörist örgütlenmeler ise Türkiye içinde kozalarını hızla örmeye devam etmektedirler." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, İçişleri Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ile bu bakanlıklara bağlı kamu kurumlarının bütçelerinin görüşüldüğü 6. turda, İYİ Parti milletvekilleri söz aldı.

Reklam
Reklam

İYİ Parti Mersin Milletvekili Behiç Çelik, her üç günde bir polisin intihar ettiğini öne sürerek, "Geçen gün bir emniyet müdürü intihar etti, Rize Emniyet Müdürünün öldürülmesi de iyi analiz edilmeli. Polislerin çalışma saatlerinin angaryaya dönüşmemesi gerekiyor. 3600 ek gösterge hakkı mutlaka verilmelidir." diye konuştu.

Kentlerde giderek bozulan huzurun tekrar oluşması için çözüm bulunması gerektiğini aktaran Çelik, Suriyeliler'in mutlaka ülkelerine gönderilmesi gerektiğini savundu.

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, jandarma teşkilatının terörle mücadelede önemli rol üstlendiğini vurguladı.

Jandarmanın bugün "hibrit savaş ordusu" haline geldiğini belirten Özdağ, 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi sonrasında jandarmaya sızan FETÖ'cülerin çok büyük bir kısmının tasfiye edildiğini söyledi.

Ümit Özdağ, jandarmanın yurt içinde PKK ile etkili mücadele sürdürdüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:

"Ancak unutulmamalıdır ki Türkiye'nin başındaki iki büyük terör belası, PKK geri dönmek üzere büyük ölçüde Suriye'ye çekilmiştir, FETÖ ise geri dönmek üzere dünyaya dağılmıştır. Selefi cihatçı terörist örgütlenmeler ise Türkiye içinde kozalarını hızla örmeye devam etmektedirler. Geri dönmek üzere hazırlanan FETÖ dışında, Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda bir hibrit savaş olan Orta Doğu iç savaşından ülkemize yönelik tehditlerin daha da artacağı anlaşılmaktadır. Bundan dolayı Jandarma Genel Komutanlığının güçlendirilmesine devam edilmelidir."

Reklam
Reklam

Özdağ, bugün jandarma teşkilatında FETÖ'nün yerini başka bir örgütün aldığını iddia etti.

FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetleri ve jandarma içindeki yapılanmasına yönelik operasyonların devam ettiğini anlatan Ümit Özdağ, "Bu operasyonların bir bölümünün de ankesörlü telefon operasyonları olduğunu biliyoruz. Ancak bu operasyonlarda da ağır hatalar yapılmaya başlandığını görüyoruz. Örneğin 2010 senesinde bir yüzbaşı bir tek kez ankesörlü telefondan aranmış, görevden alınıyor. Yapmayın, bu doğru değil. Bu iş çok cıvıyor. Bu cıvımanın arkasından birilerinin FETÖ için genel affı gündeme getirdiğini göreceksiniz. Bunu bilinçli olarak yapıyorlar." sözlerini kullandı.

- "4B kabul edilebilir bir sistem değil"

İYİ Parti Adana Milletvekili İsmail Koncuk, AK Parti'nin 2002 yılından beri çalışma hayatını yerle yeksan ettiğini ileri sürdü.

Vekil ebe, vekil hemşire, vekil imam gibi AK Parti iktidarında icat edilen çalışma biçimlerine artık son verilmesi gerektiğini dile getiren Koncuk, "4B sistemi kabul edilebilecek bir sistem değildir. Aynı işi yapan insanların farklı hukuki normlara tabi tutulması, özlük hakları bakımından farklı haklara sahip olması kamuda çalışma barışını ve huzuru ortadan kaldırmaktadır. Tamamen hepsinin kadrolu olacağı şekilde yeniden düzenlenmesi lazım." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Koncuk, ülkede 13 milyon çalışan işçinin sadece bir milyonunun sendikalı olduğunu belirtti.

Emeklilikte yaşa takılanlar konusunda Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'tan bir söz duymadığını ifade eden Koncuk, şöyle konuştu:

"Bunun kamu maliyesine yükü nedir? Bundan daha ne kadar kaçabileceğinizi merak ediyorum. Geçen gün Anayasa Mahkemesi bir karar verdi. Kararda, 'yaşa takılanların haklı olduğunu ve Mecliste bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini' söyledi. Vatandaşlar sizden bununla ilgili kanun bekliyor ama siz sallıyorsunuz. O kişiler de sizi yerel seçimde sallayacak gibi görünüyor ama bakalım ne kadar sallayacak?"

- "Kaç tane devlet hastanesi kapatılmıştır?"

İYİ Parti Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal, şehir hastanelerini eleştirerek, "Hastaneleri yapan şirketlere yüzde 70 doluluk garantisi verilmesinin nedeni nedir? Yüzde 70 doluluk olmaması durumunda devlet geri kalanı karşılayacaktır." dedi.

Bu süreçte kaç devlet hastanesinin kapatıldığını ve ekipmanlara ne olduğunu soran Çokal, sağlık AVM'leri yapan şirketlerin uluslararası kredilerine Hazine garantisi verildiğini ileri sürdü.

Reklam
Reklam

İYİ Parti'li Çokal, "Şehir hastaneleri için 20 yılda 30,3 milyar lira kira bedeli ödenecektir. 2050 yılına kadar ise toplam 50 milyar lira kira bedeli ödenecektir, bu da devlete büyük mali külfet getirecektir." diye konuştu.

"Sağlık ücretsiz" denilmesine rağmen katılım payı altında hastalardan eczaneler aracılığıyla çeşitli ücretler alındığını anımsatan Çokal, Suriyeliler'in sağlık kuruluşlarında ücretsiz tedavi olduğunu kaydetti. Çokal, "Suriyeliler için sağlık ücretsiz olabilir ama bizim vatandaşımız 14 kalem katılım payı öderken, onların ücretsiz olmasını nasıl karşılayayım?" ifadesini kullandı.

İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu, "Bütçede, emekli, üretim, adalet, eğitim, sağlık hizmeti ve kalkınma yok, soğuktan donan askerlerimiz yok. Sadece vatandaşa kemer sıkma var." dedi.

Hükümetin önceliğinin seçim olduğunu, iktidarda kalabilmek için kendi zenginini ve medyasını yaratan Hükümetin bundan sonra da kaynağı bu amaç için kullanmaya devam edeceğini savunan Kabukcuoğlu, üretimden uzaklaşan ve betona dayalı bir gelişme politikası izleyen Hükümetin eskisi gibi bol kaynakla borçlanamadığını söyledi.

Reklam
Reklam

Kabukcuoğlu, "Ekonomik krizin faturası papaza kesilmeye çalışılsa da artık millet gerçeğin ne olduğunu görüyor. Her türlü gücü elinde tutan bir adam vardır, herkes ona hesap vermektedir, onu kızdırırsanız hakkınızı hiçbir yerde arayamazsınız." diye konuştu.