Marmara Denizi'nde, Balıkesir açıklarında dün akşam 4,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem sonrası yeniden akıllara beklenen olası Marmara depremi geldi. Olası büyük İstanbul depremine ilişkin uzman isimlerin açıklamaları araştırılırken vatandaşlar, bu Balıkesir açıklarındaki depremle beklenen depremin ilişkisini merak etmeye başladı. Balıkesir depreminin ardından CNN Türk canlı yayınında konuşan deprem uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, Balıkesir depreminin detayları, beklenen olası İstanbul depremi ve bölgede beklenen etkileri, etkilenecek illere dair çarpıcı açıklamalar yaptı.
Pampal "Bu Marmara'nın normal depremlerinden. Marmara biliyorsunuz tehlikenin yani deprem tehlikesinin çok büyük ve yakın olduğu bir iç denizimiz. 1912'de Mürefte depremi var 7,3 büyüklüğünde. 17 Ağustos 1999 depreminde Körfez'in çıkışına kadar, Adalar'a doğru, Kuzey Anadolu yani hep batıdan hem doğudan kırıldı. Son yüzyıl içinde. Burada Marmara Denizi'nin bir kuzeyinden geçen, yani denizin içinden kıyıya paralel, aşağı yukarı Silivri açıklarında orta Marmara fayı ya da Kumburgaz fayı diye konuştuğumuz ve İstanbul'u tehdit eden, 1766'da kırıldığı varsayılan bölgede olacak 7 civarı büyüklükte hatta üstünde bir deprem bizi korkutuyor. Çünkü yaklaşık 250 yıllık tekrarlanma süresi dolmak üzere." dedi.
Pampal, "Hemen onun doğusunda bir miktar açıyla gelen Adalar fayı var, 1894'te kırılmış, İstanbul'u etkilemiş. Güneyde, Yalova, Çınarcık, Kapıdağ yarımadasının hemen altından devam edip Çanakkale yönünde aşağı doğru, Balıkesir, Bursa, Yalova içinden geçen kıyıya paralel, bazen deniz içinde bazen karada devam eden güney kolu var. Yani Kuzey Anadolu'nun kuzey kolu ve güney kolu Marmara'nın iki tarafında sürekli yıkıcı deprem üreten aktif faylar. Bunların sonucu olarak 1944'te Edremit'te 6,8'lik deprem var. Hemen yukarıda Yenice'de 1953'te 7,2'lik deprem var. Ve daha yukarıda, hemen devamı niteliğinde Gönen 1964 7 büyüklüğünde deprem. Yani bölge o kadar aktif ve yıkıcı deprem üreten faylarla örülmüş, kesilmiş durumda. Şimdi bunları dikkate alarak baktığınız zaman, herhalde olur. Yani çünkü Çanakkale civarında da yakın geçmişte 5-6 arası büyüklükte depremler oldukça fazla hasar yaptı. Bölgenin yapı stoğu iyi değil. Burada hem İstanbul'u, hem güneyde Bursa'yı, Balıkesir'i, Yalova'yı, Tekirdağ'ı etkileyen, Çanakkale'yi etkileyecek olan Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey ve güney kollarından kaynaklanacak olan depremler. Deprem tehlikesi son derece de yüksek ve çok yakın. Yani o kadar yakın ki... O nedenle hem İstanbulluları hem Balıkesirlileri hem bizleri, Türkiye'yi tedirgin ediyor, tedirgin olmakta haklıyız. Bir an önce İstanbul'u özellikle... Niye İstanbul? İstanbul gözbebeğimiz. İstanbul ekonominin neredeyse yüzde 60'ının döndüğü bölge. Ve İstanbul'u yapı stoğu çok kötü. Maalesef zannedildiğinden de kötü. O nedenle yapılan tüm bilimsel çalışmalarla İstanbul yıkılırsa Türkiye altında kalacak diyebiliyoruz. Yani o derecede. Bu depremler bizi tedirgin ederken bir taraftan da hızlandırmalı. Deprem olacaksa olacak, önleyemiyoruz. Deprem olacak biliyoruz. Bu fayların tarihsel süreçte ürettiklerini biliyoruz." şeklinde konuştu.
Pampal "Yıkıcı depremin enerjisi ile 4.1'lik depremin enerjisi arasında dağlar kadar fark var. Büyük depremi üretecek olan ana fay enerjisini biriktirmeye devam ediyor. Bu boşalma o fayda değil, o fayı etkilemiyor." dedi.
6 Şubat depremiyle ilgili bir detayı da açıklayan Pampal "6 Şubat'tan 3-4 gün önce bölgede yaşayan yakınlarım arıyordu, 4-5 büyüklüğünde deprem oluyor, rahatlıyoruz, bunlar herhalde büyük depremi önler diyorlardı. Ben de 'Sakın ha öyle düşünmeyin, bu sizi uyarsın. Bu depremin gelebileceğini söylüyor, siz uyarıyor' dedim." ifadelerini kullandı.
Öte yandan Pampal "Bu deprem olacak, engelleyemiyoruz. Sonuçlarını kontrol edebiliriz. Bunun en önemli çaresi yapıları dirençli hale getirmek. Van depremi bir milat oldu. Kentsel dönüşüm yasası çıktı. Bunlar olumlu adımlar, destekliyorum." şeklinde konuştu.
İstanbul vurgusu yapan Pampal "Marmara'da deprem tehlikesinin yaklaştığını bildiğimize göre... İstanbul'da kentsel dönüşüm yavaş gidiyor. İstanbul uyuyor. Sık sık gidiyorum. Mahallelere girdiğimde hiç çalışma görmüyorum. Bakanlık, yerel yönetim, Belediyeler, vatandaşlar el birliği ile çalışmalı." dedi.
Diğer yandan Pampal "17 Ağustos'ta başlamıştık İstanbul'u depreme hazırlayalım diye, 20 yıldan fazla zaman geçti. Hazırlarız, çok uzun sürmez. İnanın 5 yıl içinde İstanbul'u depreme hazırlarız. Depremin şu kadar süre içinde olacak diye kimse süre veremez. Yapılan çalışmalar çok yetersiz. 250 yılda kırılacağının bir garantisi yok, erken ya da geç kırılma ihtimali var. O nedenle biz ne kurtarsak kardır. Büyük hızla, el birliği ile bu konuya seferberlik ruhu ile hazırlanmalıyız." ifadelerini kullandı.