2/B'den sonra 2/A "krizi"

ANKARA (ANKA)- Hükümetin, kamuoyunda tepki çeken ve kısaca 2/B olarak adlandırılan "orman vasfını yitirmiş arazilerin satışına" ilişkin yasa çıkarma girişiminin, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmesinin ardından, bu kez "2/A" tartışması başladı.

Tartışmayı, 16 Mart 2007 tarih ve 26464 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "6831 Sayılı Orman Kanununun 2. Maddesinin (A) Bendine Göre Orman Sınırları Dışına Çıkarılacak Yerler Hakkında Yönetmelik" ile 22 Mart 2007 tarih ve 26470 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Orman Sayılan Alanlarda Verilecek İzinler Hakkında Yönetmelik" başlattı.

Reklam
Reklam

CHP, AKP'nin söz konusu yönetmeliklerle, Orman Yasası'nın 2/A maddesi kapsamındaki alanların 49-99 yıllığına kiralanmasının önünü açtığını savunarak, konuyu TBMM gündemine getirdi. CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde, "25 milyar dolar beklentisi ile Orman Yasası'nın 2/B maddesi kapsamında kalan alanlarının satışını düzenleyen yasanın, Cumhurbaşkanı Sezer tarafından iade edilmesi ile ormanların, imara ve orman dışı kullanımlara konu edilmesi önlenmişti. Ormanlarda ağaç keserek bu yerleri yasalara aykırı bir şekilde işgal edenleri adeta teşvik eden ve bu yerlerin özel mülkiyete dönüşmesini sağlayan bu düzenlemenin en başta, ağaç dikilmesi halinde ormanlaşması mümkün olan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın Beykoz-Çavuşbaşı belediyesi içindeki 51 dönümlük orman arazisine yarayacağı kuşkusuzdur" dedi.

Seçimlere alet ediliyor

AKP'nin sözkonusu iki yönetmelikle Orman Yasası'nın 2/A maddesi kapsamındaki alanların 49- 99 yıl süre ile kiralanması ve ormancılık faaliyetleri dışında her türlü kullanıma konu edilmesinin önünü açtığına işaret eden Karademir, şu soruları yöneltti:

Reklam
Reklam

-AKP hükümetinin, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun, "2A" maddesini gündeme getirmesinin, orman içinde yerleşik 7300 köyde yaşayan 2,5 milyon yurttaşımızın beklentilerinin, iddia edildiği üzere, yaklaşan genel seçimlere alet edilmesi midir?

-16 Mart 2007 tarihli yönetmelikte; "orman" sınırları dışına çıkarılacak yerlerde arazi kullanım yeteneği sınıflaması yönünden Akdeniz, Ege, Marmara, Doğu ve Batı Karadeniz Bölgelerinde I, II, III ve IV. sınıf , diğer bölgelerde I, II ve III. sınıf arazilerden olma koşulunun kaldırılma gerekçesi nedir?

-16 Mart 2007 tarihli Yönetmelikle, ülkenin varlıklarına ve değerlerine karşı duyarlı yurttaşlarımızın, orman yıkımına yol açan ya da açabilecek uygulamaların durdurulması bağlamında, yargı yoluna başvurma olanağının kaldırılması sizce doğru bir uygulama mıdır?
2/A alanlarının belirlenmesine yönelik çalışmalarda, ilçe yerine köy ve beldelerin temel alınmasının nedeni, iddia edildiği üzere keyfi uygulamaların gözden kaçırılmak istenmesi midir?

-2/A uygulamasının hemen ardından artık orman sayılmayacak bu gibi yerlerde hemen 2/B uygulamasının yapılması koşulunun getirilmesinin özel bir nedeni var mıdır?

Reklam
Reklam

-2/A uygulamasının, siyasal iktidarlarca yeni bir orman talanı olanağı olarak kullanılmaması için gerekli koşulların yönetmelikte yer almaması, sizce unutulmuş bir ayrıntı mıdır?

-Anayasa'daki ve Orman Yasası'ndaki henüz orman vasfını koruyan yerlerin bile orman sayılmaması olanağının kapsamını genişleten 16 Mart 2007 tarihli yönetmeliğin, siyasi iktidarlar tarafından siyasi bir araç olarak kullanılmaması için sizce nasıl bir önlem alınmalıdır?

-22 Mart 2007 tarihli yönetmelikle; maden, petrol arama ve bunlara ilişkin tesislere ve altyapılara, define arama, ocaklar, fabrika, yol, bina ve diğer tesis izinleri, devlet idarelerine kamu yararı ve zaruret olması halinde; savunma, ulaşım, enerji, haberleşme, sağlık, eğitim, spor tesisi, atık su, petrol, doğal gaz, alt yapı, katı atık bertaraf tesisi, sanatoryum, baraj, gölet ve mezarlık izni verilmesine, bu alanların devrine ve 49 ila 99 yıl süre ile kullanımına olanak sağlanmasının, "kamu yararı" için dahi ormanların tahsis edilemeyeceği ve asıl kamu yararının, ormanların korunması olduğunu ifade eden 17.12.2002 günlü E: 2000/75, K: 2002/200 sayılı Anayasa Mahkemesi Kararı ve 5.12.2006 tarihli Danıştay 6. Dairesinin E: 2005/5371 sayılı kararlarına uygun olduğu söylenebilir mi?

Reklam
Reklam