Yeni uygulanmaya başlanan ve "Beautification" diye isimlendirilen yöntem, ifade ve mimik kaybına yol açmadığı için özellikle tiyatro ve sinema sanatçıları tarafından tercih ediliyor.
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Tezel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüz estetiği uygulamalarının doğallıktan uzaklaşmadan 20'li yaşlardan itibaren yapılabildiğini söyledi.
İnsanların öncelikle kendilerinden duydukları fiziksel memnuniyetin kişinin öz güvenini, yaşam ve çalışma arzusunu olumlu etkilediğini belirten Tezel, bu noktada kişinin sağlığını riske etmeden yapılabilecek uygulamalarla bunun mümkün olabildiğini ifade etti.
Erdem Tezel, bu uygulamaların cerrahi ya da cerrahi olmayan yöntemler kullanılarak yapılabildiğini anlatarak, yeni uygulanmaya başlanılan "Beautification" operasyonuyla yüze istenilen formun verilebildiğini dile getirdi.
Prof. Dr. Tezel, "Beautification operasyonunda genel yüz yapısı korunarak, yüz konturlarında iyileştirme yapılabiliyor. Aynı zamanda bu operasyonla majör değişikliklerin yapılabilmesi mümkün olduğu gibi mevcut ifade korunarak küçük değişiklikler de uygulanabiliyor." diye konuştu.
"DERİ ALTI YAĞ DOKUSU VE KASLAR BİRBİRİNDEN AYRILMADAN YAPILIYOR"
Uygulama hakkında bilgi veren Tezel, şunları kaydetti:
"Saçlı deri içerisine gizlenen 1 santimetrelik kesiden girilerek, 4 milimetre inceliğinde kamera yardımıyla gerçekleştirilen endoskopik operasyon olan Beautification ile kişiye istediği yüz şekli verilebiliyor. Şakaklarda saçlı deride yapılan 1 santimetrelik kesiden sonra 4 milimetrelik kamera yardımıyla yüzdeki yumuşak dokular, yani deri altı yağ dokusu ve kaslar birbirinden ayrılmadan bir bütün halinde kemiğin üzerinden kaydırılarak, yukarıya, yana, öne getirilerek yeni şekil veriliyor. Bu nedenle bu operasyon bir 'deri germe ameliyatı' değil 'yüz şekillendirme, biçimlendirme' ameliyatıdır. Operasyon sonrası yüz, şakaktan topuz yapıldığındaki gibi durur."
Erdem Tezel, Beautification tekniğinin genç yaştaki kişilere uygulanabilir olmasını sağlayan en önemli faktörün ise görülebilir bir iz bırakmaması olduğunu belirterek, "Diğer bir önemli faktör ise güzelliği tamamen doğal bir görünümle, abartısız olarak elde ederken, mimiklerin ve doğal anatomik yapıların da korunuyor olmasıdır." dedi.
"10-15 GÜN İÇERİSİNDE GÜNLÜK HAYATA DÖNÜLEBİLİYOR"
Prof. Dr. Tezel, bazı kişilerde kaşların uç kısımlarının düşük, gözün dış kısımlarının aşağıya doğru olması ve göz altı çukurluğunun kişinin yorgun bir ifadeye sahip olmasına neden olduğunu söyledi.
Beautification yöntemiyle alnın şekillendirilerek yuvarlak bir kontur sağlanabildiğini, kaş göz açısının düzenlenebildiğini, elmacık kemiklerinin belirginleştirilebildiğini, göz altındaki çukurluğun ve koyu rengin giderilebildiğini, yanağın alt kısmındaki dolgunluk nedeniyle dikdörtgen veya aşırı yuvarlak görüntünün giderilebildiğini anlatan Tezel, bu şekilde oval bir yüz formunun elde edilebildiğini belirtti.
Burun yüksekliğinin, büyüklüğünün ve açılarının da Beautification tekniğiyle yapılabildiğini ifade eden Erdem Tezel, operasyonun genel anestezi altında uygulandığını da kaydetti.
Prof. Dr. Tezel, hastaların operasyonun ardından 10-15 gün içerisinde günlük hayatlarına dönebildiğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: AA