3 çocuk yetmez 5 olsun

SGK’nın ilk kadın başkanı Yadigar Gökalp İlhan, sosyal güvenliğin 2036’dan sonra zora girmemesi için 5 çocuk gerektiğini belirtti.

Doğurganlıkla ilgili tartışmalara Sosyal Güvenlik Kurumu da katıldı. Kurumun ilk kadın başkanı Yadigar Gökalp İlhan, sosyal güvenlik sisteminin geleceği anlamında şu anda gidişatın iyi olduğunu; sağlık harcamalarının kontrol altında olduğunu, prim gelirlerinin de arttığını belirtti. Ama çoçuk sayısının önemli olduğunu belirten Gökalp, “Bu neden yanlış anlaşılıyor bilmiyorum ama, 2036’lara kadar yaptığımız reform ve diğer etkilerle gerçekten iyi. Sonrasında doğurganlık hızı giderek azaldığı için biz yeniden emeklilik sisteminin sürdürülmesinde ülke olarak problemlerle karşılaşacağız. Başbakanımızın dediği üç, asgari üç” dedi.

Reklam
Reklam

TREND MAKSİMUM 2 ÇOCUK
“Sosyal güvenlik sistemi için doğurganlık oranının ne olması gerekiyor” sorusuna da yanıt veren Gökalp, “5 çocuk. Gerçekleri bilelim, bize ne lazım onu bilelim de. Elbette ekonomik koşullar önemli. Elbette bu çocukların iyi bir eğitim görmüş olması gerekecek. Ama bir de şu var, durumu iyi olduğu halde çocuk yapmayanlar var. Trend bir maksimum iki çocuk. En azından durumu elverenler, bu ülkeyi sevenler, bu ülkenin geleceğini, çocuklarının geleceğini düşünüyorsa gerçek bu” ifadelerini kullandı.

GÖZDE RAKAMLAR GERÇEKÇİ DEĞİL
İlhan, sağlık sisteminde bundan sonra yapacakları çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Gözde günlük muayene sayılarının kısıtlamasıyla ilgili çalışmanın branşlar bazındaki gözden geçirmenin ilk sonucu olduğunu söyleyen İlhan, yıl sonuna kadar tüm branşları masaya yatıracaklarını ve buna göre kararlar alacaklarını açıkladı. İlhan, özel sektörde bir doktorun günlük yapabileceği göz muayenesi sayısının 60’dan 40’a indirilmesiyle ilgili olarak, söz konusu düzenlemenin kapsamlı bir çalışmanın sonucunu olduğunu söyledi. Ellerindeki veriler doğrultusunda böyle bir karar aldıklarını söyleyen İlhan, “Bu süreklilik arz eden bir durum olarak da değil. 6 aylık bir dönem için bir bakalım dedik, sonrasında yeniden kontrol edelim” diye konuştu.

Reklam
Reklam

TÜM BRANŞLARI MASAYA YATIRIYORUZ
ÖZEL sağlık kurumlarının 7 yılı aşkın bir süredir aynı ücretlerle çalıştıklarını belirterek kendilerine geldiğini kaydeden İlhan, “Ama tabii sektörün sürdürülebilirliği kadar, SGK’nın sürdürülebilirliği de önemli. Çünkü şu anda herkes ödemelerini zamanında alıyor, çok geniş bir teminat paketi var. Birçok ülkenin üstlenmediği işlemlerin bedellerini biz SGK olarak ödüyoruz” dedi. Bunun için yeni bir yöntem geliştirdiklerini ve SGK olarak ödeme yaptıkları tüm branşlarla ilgili çalışma başlattıklarını kaydeden Gökalp, “Branş bazlı çalışma yapmaya başladık, gözde olduğu gibi. Bir branşı ele alıyoruz, mümkün olduğunca çok temsilciyi de çağırıp çalışmaya başlıyoruz. Eğer fiyatta artış makulse ve gerekliliğine ikna olmuşsak yapıyoruz. Eğer çalışmalarımızda belli bir suistimal, daha düşük bir bedel gerektiği ortaya çıkıyorsa” diye konuştu.

KANSER İLAÇLARINDA SIKINTI AŞILDI
DÖNEM dönem kamuoyuna yansıyan bazı kanser ilaçlarının bulunamamasıyla ilgili konuda da bilgi veren İlhan, “O konuda 3 ilaçta sıkıntı vardı. Firmalar iskonto oranları nedeniyle ilaçları piyasaya sürmüyordu. İlaçlar, TEB üzerinen yurtdışından getirilebiliyor. Ayrıca iskonto konusunda da bir düzenleme yaptık. Benim bildiğim şu anda piyasada bir ilaç sıkıntısı yok” dedi.

Reklam
Reklam

AVUÇ İÇİNDE ERTELEME YOK
HASTANELERE 1 Eylül itibariyle kurulması gereken avuç içi tanıma sistemi konusunda da bilgi veren İlhan, şu anda sistemin kurulmasına yönelik çalışmaların sürdüğünü belirtti. Avuç içinin yanı sıra parmak damar izi uygulamasına da olanak tanındığını belirten İlhan, “Biz de bu açılımdan dolayı hastaneler kendini ayarlasın, kurulumlarını gerçekleştirsin diye süreyi uzattık. Şu anda başka bir erteleme de söz konusu değil” diye konuştu.

BİZİM İÇİN 1 KURUŞ BİLE ÇOK DEĞERLİ
TAMAMLAYICI sağlık sigortası konusunda Hazine’nin çıkaracağı genelgenin beklendiğini belirten İlhan, “Tamamlayıcı sağlık sigortası bizim üzerimizdeki yükü ciddi anlamda alacak bir şey değil. Ama damlaya damlaya göl olur. Oradan birşey, buradan birşey derken, bizim için 1 kuruş bile çok değerli” diye konuştu. (Hürriyet)