Dün partisinin Tarsus İlçe Kongresi'ne katılmak üzere Mersin'e gelen HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak, bugün parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda koalisyon hükümeti ve DSP Genel Başkanı Başbakan Bülent Ecevit'e yüklenen Bozlak, kendilerinin iktidar olabilmek için seçim çalışmalarına başladıklarını belirtti.
HADEP'in arkasında ciddi anlamda bir halk desteğinin olduğunu kaydeden Bozlak, "Bu seçime kendi öz gücümüzle hazırlanıp, kendi partimiz adına girmeyi planlıyoruz. Ancak iktidarı da hedefleyen bir partiyiz. Bu anlamıyla iktidara gidebilecek yolu açmak kaydıyla, Türkiye'nin temel sorunlarına çözüm konusunda anlaşabileceğimiz bir siyasal parti ile de ittifaka hazırız. Bunun için de güçlerimizi birleştirebileceğimiz, iktidarı yakalayabileceğimiz, sağ-sol ayrımı yapmadan her partiye açığız. Çünkü Türkiye'deki bütün partiler, Anadolu Bankası gibi aynıdır, aralarında hiç fark yoktur" dedi.
3 Kasım'da yapılacak olan muhtemel erken seçimin, Başbakan Ecevit'in ifade ettiği gibi bir felaket olacağını ancak bu felaketin, yüzde 10 barajına takılacak olan DSP için yaşanacağını kaydeden Bozlak, bağımsız aday çıkarma konusunun partilerinin gündeminde olmadığını da dile getirdi.
"BAŞBAKAN ECEVİT'İN İSTİFA ETMESİ GEREKİR" HADEP Genel Başkanı Bozlak, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı. Bozlak, HADEP'in bağımsız adaylarla parlamentoya girmeyi hedeflediği yolundaki bir soruyu, "Amacımız, hedefimiz sadece parlamentoya girmek değil. Biz parlamentoya çözüm getirici bir güç olarak girmek istiyoruz. Partimizin yetkili organlarında şu an için bağımsız adaylarla bu seçime girme konusu hiç tartışılmadı. Sadece bizim dışımızda yapılan tartışmalardır. Bunun nedeni ise mevcut siyasal partiler içerisinde kimi illerde son derece güçlü oluşumuzdur. Bazı illerde seçime katıldığımız zaman kesinkes çok rahatlıkla bağımsız milletvekili çıkaracak güçteyiz. Bu illerden biri de Mersin'dir. Ama öyle bir düşüncemiz yok. Biz HADEP olarak seçime gireceğiz" diye cevapladı.
Başbakan Bülent Ecevit'in HADEP ve AK Parti'yle ilgili sözlerini de değerlendiren Bozlak şöyle konuştu: "Sayın Ecevit, '3 Kasım Türkiye için felaket olabilir. 3 Kasım'da HADEP barajı aşacaktır. AK Parti birinci parti olacak. Dolayısıyla her 2 partinin parlamentoya güçlü bir biçimde girişi, Türkiye'de rejim sorununu gündeme getirebilir. Ben bununla mücadele edeceğim' diyor. Sayın Başbakan, DSP Genel Başkanı olarak seçimleri ve demokratik bir yarışı kastederek bizimle mücadele etmek istiyorsa, '3 Kasım erken seçiminde hodri meydan' diyoruz kendisine. Birlikte halkın karşısına çıkarız. Halk hangimizi tasvip ediyorsa, o gider parlamentoya. Ancak, bu demeci verdiği zaman, kendisi bir Başbakan. Başbakan olarak, başbakanlıktan doğan yetkilerini kullanarak bizimle mücadele etmek amacı ile söylüyorsa, böyle bir yetkiyi Sayın Başbakan'a halk vermemiştir. Bu bir suçtur. Bunu gerçekten bu amaçla söylüyorsa, Başbakan'ın derhal istifa etmesi gerekir."
"SEÇİM BİZİM İÇİN DEĞİL, DSP İÇİN FELAKET OLUR" HADEP'e kuruluşundan bu yana çok haksız saldırı olduğunu da belirten Bozlak, "Biz bu saldırıların hiçbirinin karşısında geri çekilmedik. Bugün dimdik ayaktayız. Umarım ve dilerim, Türkiye'de toplumsal barışı savunan bir parti olarak, böylesi olumsuzluklarla ne partimiz ne de diğer partiler karşı karşıya kalmazlar. Ülkemizin yeni gerginliklere değil, barışa ihtiyacı var. Başbakan'ın 'felaket' dediği, kendi partilerinin sonu açısından bir felakettir. Halk desteğini çekmiştir. Başbakan'ın partisi önümüzdeki seçimde yüzde 10 barajı devam ederse, parlamentoda olmayacaktır. Onlar için eğer bu felaket ise doğrudur. HADEP'in parlamentoya girişi, parlamentoya bir güzellik katacaktır. HADEP laik, demokratik cumhuriyetin teminatı olan bir partidir. Dolayısıyla sayın Başbakan'ın AK Parti ve HADEP hakkında söylediklerini talihsizlik olarak kabul ediyorum" dedi.
Bozlak, partisi hakkında devam eden kapatma davasıyla ilgili de HADEP'in kapatılmayacağını, çünkü Anayasa'daki bazı maddelerin kaldırılarak parti kapatmanın zorlaştırıldığını hatırlattı. Bozlak, Anayasa Mahkemesi'nin partilerinin kapatılmasıyla ilgili davayı seçim sonuna alarak, her partinin seçime eşit şartlarda girmesini sağlaması gerektiğini de sözlerine ekledi.