İngiltere'deki gazetelerde, Türkiye'nin aralarında olduğu bazı ülkelerdeki ekonomik istikrarsızlık belirtileri, Rusya'daki Olimpiyat Oyunları, Orta Doğu'dan haberler ve Ukrayna'daki olaylar haber ve değerlendirme konuları.
Financial Times gazetesinin yorum sayfasının en tepesinde, Türkiye'yi ilgilendiren bir analiz yer alıyor.
Wolfgang Münchau imzalı analiz, "Avrupa, gelişmekte olan piyasaların acısını hissedecek” başlığını taşıyor.
Münchau'ya göre, çekirdek enflasyonun %0,8 gibi düşük bir seviyede seyrettiği Euro Bölgesi'nde deflasyon durumuna geçilmesi için Türkiye ve Arjantin'deki istikrarsızlık tetikleyici olabilir. Yazar, bu durumda Avrupa Merkez Bankası'nın faiz oranlarını düşürmesi beklentisini dile getiriyor.
Analizde, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın Türk lirasındaki değer kaybını durdurmak için faiz oranını artırmasının tabloyu değiştirmediği hatırlatılarak şöyle deniyor: "Önceden yüksek büyüme oranlı ekonomisiyle övülen Türkiye şimdi zayıf bir para birimine ve yüksek faiz oranlarına sahip. Adım adım yaklaşan ‘ekonominin kalp durması' yerel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin – ve muhtemelen genel seçimlerin – olduğu yıla rastlıyor. Siyasi istikrarsızlık korkusu, döviz piyasalarına aşılanıyor.”
Münchau, Türk lirasının değer kaybının ilk elden, Türkiye'nin turizmdeki rakipleri Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ı etkileyeceğine dikkat çekiyor. Turistler için Türkiye'nin ucuzlamasının, zaten borç yükü nedeniyle iflas noktasına gelen bu iki Avrupa ülkesini daha da olumsuz etkileyeceği vurgulanıyor.
Olimpiyat oyunları ve ÇerkeslerBütün İngiliz gazetelerinde, Rusya'nın Soçi kentinde yapılacak Kış Olimpiyatları hazırlıklarıyla ilgili haberlere yer veriliyor.
Financial Times'taki haberde, Soçi kentinin kuzeyindeki Adige Cumhuriyeti başkenti Maykop'tan izlenimler aktarılıyor.
Muhabir Kathrin Hille, geçmişte bu kentte terör eylemi veya radikal aktivizm görülmemesine rağmen polisin ve sivil kıyafetli güvenlik görevlilerinin sıkı önlemler aldığı belirtiliyor.
Bu tarihsel Çerkes kentindeki Adige Cumhuriyeti Beşeri Araştırmalar Enstitüsü'nün araştırmacısı Samir Hatko, olimpiyat oyunlarının Soçi'de yapılacak olmasının bir "uyanış” yarattığını belirterek, "Gençler daha politize oluyorlar” diyor.
Rusya Federasyonu'na bağlı 3 özerk Çerkes yönetiminden biri olan Adige Cumhuriyeti'nin doğrudan Rus yönetimine bağlanmasının gündeme geldiği 2005'te kitlesel gösteriler olduğu hatırlatılan haberde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Soçi'den bahsederken burada "Antik Yunanlıların yaşadığından” söz ederken Çerkeslere atıf yapmadığı anlatılıyor.
George Washington Üniversitesi'nden Sufyan Zemuhov, "Bu bir hakaret olarak algılandı ve dünya çapında Çerkes aktivizmini kışkırttı” diye değerlendiriyor durumu.
Soçi'nin 1864'te Çerkeslerin büyük çoğunluğunun katledildiği ve Çerkesler tarafından ‘soykırım' olarka kabul edilen zulmün meydana geldiği topraklarda yer aldığı anımsatılan izlenim yazısında şu ifadeler yer alıyor: "Dirilen ulusal hareketin trendlerinden biri de, ‘Çerkeslerin' kendilerini Sovyet yönetimi tarafından getirilen ‘Adige' adı yerine, tarihsel olarak yurtşınında tanındıkları Türkçe adlandırma olan ‘Çerkes' diye tanımlamaları. Yurtdışındaki bazı grupların bağımsız devlet gibi daha radikal talepleri olsa da, Rusya'daki Çerkes entelektüelleri kendi dillerini öğretebilmeyi, tarihsel ve kültürel miraslarından geride kalanı koruyabilmeyi umuyor. Gözlemciler, bunun bile zor olduğunu söylüyor.”
Times'ın Soçi'yle ilgili haberindeyse, olimpiyat oyunları başlamadan önce 2 binden fazla sokak köpek ve kedisinin itlaf edilecek olması öne çıkarılıyor.
Orta Doğuİngiliz gazetelerinde Orta Doğu konulu birçok haber ve yorum dikkat çekiyor.
Times'a konuşan Ürdün Kralı Abdullah'ın amcası Prens Hasan, 15 yıl sonra Orta Doğu'da su ve enerji için ‘Arap Baharı' denilen olaylardan çok daha "kanlı” çatışmaların başlayabileceği uyarısında bulunuyor.
Haberde, on binlerce Suriyeli mülteciyi kabul eden Ürdün'ün en çok su kıtlığı çekilen üçüncü ülke durumuna geldiği belirtiliyor.
Financial Times'ın bir haberinde, uluslararası yaptırımların gevşetilmesi kararı üzerine, 100'den fazla Fransız şirket temsilcisinin İran'a çıkarma yaptığı anlatılıyor.
Haberde, önümüzdeki haftalarda Alman ve Hollandalı şirket temsilcilerinin de İran yolcusu olacakları belirtiliyor.
Financial Times'ın bir başka haberindeyse, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Katar arasındaki diplomatik gerginlik konu ediliyor.
Mısır'daki Müslüman Kardeşler hareketinin manevi lideri Şeyh Yusuf el Karadavi'nin on yıllardır yaşadığı Katar'da yaptığı bir konuşmada BAE'yi "İslami yönetime karşı” çıkmakla suçladığını belirten BAE Dışişleri Bakanı Enver Gargaş, Doha hükümetinin bu tür konuşmalara izin vermesini eleştiriyor.
Katar Dışişleri Bakanı Halid el Attiye ise Karadavi'nin sözlerinin Doha hükümetinin görüşlerini yansıtmadığını savunuyor.
Haberde, Katar'ın Mısır'daki Müslüman Kardeşler hareketini desteklemesine karşın, BAE ve Suudi Arabistan'ın, Müslüman Kardeşler hareketi üyesi Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi deviren General Abdülfettah Sisi'ye arka çıktığı anımsatılıyor.
Siyaset uzmanı Abdülhalik Abdullah şöyle diyor: "Katar'dan ya Körfez ülkeleri birliğine katılması ya da başına buyruk davranmayı sürdürmeyi seçmesi istendi. Gözüküyor ki başına buyruk davranmanın Katar'a zarardan çok yarar getireceğini düşünüyorlar.”
Suriye'nin Humus kentinden bir insani yardım çığlığına yer veren gazete Daily Telegraph.
1966'dan beri kentte yaşayan Hollandalı Katolik rahip Frans Van der Lught, 1 yıldan uzun süredir hükümet geçlerinin kuşatması altında olan kentte açlığın başladığını ve bazı kişilerin akıl sağlığını yitirdiğini anlatıyor.
Suriye hükümetiyle isyancılar arasında geçen hafta Cenevre'de yürütülen görüşmelerde, Humus'a insani yardım ulaştırılması teklifi üzerinde anlaşma sağlanamamıştı.
Uluslararası toplumun Suriye halkını unuttuğunu söyleyen Van der Lught, 60 bin kişilik Hristiyan nüfustan sadece 66 kişinin kaldığını söylüyor.
'Ukrayna eşikte'**Guardian gazetesi yazarı Timothy Garton Ash**, Rusya karşıtlarının hükümetin istifasına yol açan gösterileri sürdürmesine rağmen İngiltere Başbakanı'nın harekete geçmemesini eleştirerek "Ukrayna eşikte, peki Cameron nerede?” diye soruyor.
Ash, 136 milyon sterlin (yaklaşık 506 milyon Türk lirası) değerinde Rinat Ahmetov gibi Ukraynalı oligarkların Londra'da yaşamasına gönderme yapıyor.
Financial Times başyazısında, Ukrayna'da işlerin kritik bir aşamaya geldiğini belirterek, "Batı hazırlıkla olmalı” diyor.
Ukraynalı muhalefet lideri Arseni Yatsenyuk ise, Rusya ile yakın ilişkilere sahip Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç'in "son kurşuna kadar savaşacağını” söylüyor.