Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof. Dr. Güner Önce, il merkezine 26 kilometre uzaklıkta, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Genel Müdürlüğüne bağlı Seyitömer Linyitleri İşletmesi (SLİ) Müessesesi sahasındaki höyüğün kazılara başlanmadan önceki 150 metre çap, 23.5 metre yüksekliğe sahip olduğunu belirtti.
Kazı Grubu Başkanı ve DPÜ Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nejat Bilgen de geçen yıl kazıları M.Ö 2000'lerin başlarına tarihledikleri Orta Tunç Çağı katmanında bıraktıklarını ifade ederek, şiddetli deprem yaşandığını saptadıkları bu katmanda korunmuş insan beyinleri bulduklarını hatırlattı.
Kazılara başladıkları katmanın, Asur Ticaret Kolonileri Devri diye tanımlanan M.Ö 2'nci binin ilk çeyreği olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Bilgen, sözlerine şöyle devam etti:
''Höyüğün, uluslararası ticarette hem Mezopotamya, hem Batı Anadolu, hem de Ege Adaları ve eski Yunan medeniyetiyle bağlantılı olduğunu, büyük bir ticaretin ortasında yer aldığını saptadık. Bunu teyit eder bir biçimde çok önemli bir mühür elimize geçti. Asur Ticaret Kolonileri Devrinde, dünyanın önemli müzelerinde ancak birkaç tane örneği sergilenen çekiç başlı mühür bulduk. Dünyada bu mühür tipinin örnekleri British, Metropolitan ve Louvre müzelerinde bulunuyor, dördüncüsü de İstanbul Arkeoloji Müzesindedir. Dünyada bu mühürlerin sayısı 10'u geçmez. Belki dünyanın birçok yerinden insanlar sadece bu mührü görmeye gelecek, bu kadar arkeoloji literatüründe önemli bir mühür. Bu yıl için çok sürpriz, çok hoş bir buluntuydu.''
Bilgen, ortaya çıkarttıkları mührün, Hitit döneminde çok sevilen ve Hitit krallarının üzerlerine adlarını yazıp kullandığı tipte bir tarihi eser olduğuna işaret ederek, bunun şimdiye kadar oluşturdukları teorinin doğruluğunu ve höyüğün o dönemlerde ne kadar önemli bir yer olduğunu ortaya koyduğunu dile getirdi.
Mührün yapıldığı metali belirlemeye çalıştıklarını anlatan Prof. Dr. Nejat Bilgen, ''İlk etapta opal olup olmadığını baktık, ancak opal olmadığını belirledik. Kırmızıya yakın bordo rengine sahip. Mührün üzerinde dekoratif desenler var. Zaten bu figürün işlenmesi için mührün yumuşak metalden yapılmış olması gerekiyor. Tipolojik anlamda çok önemli bir mühür'' diye konuştu.
AA