4 Kırgızistan göçmeni Erciş depreminde öldü

Van'ın Ercil ilçesinde meydana gelen 7.2 şiddetindeki depreminde 1982 yılından Afganistan'dan kaçarak Türkiye'ye sığınan Kırgız göçmenleri de etkilendi. Depremde 4 Kırgız hayatını kaybetti.

Van'da meydana gelen 7,2 şiddetindeki depremin ardından, depremde en çok hasar gören Erciş ilçesinde 4 Kırgız göçmeni de hayatını kaybetti. 1982 yılında Kenan Evren tarafından uçaklarla Pakistan'dan Türkiye'ye getirildikten sonra Turgut Özel tarafından Van'ın Erciş ilçesine bağlı Ulupamir köyüne yerleştirilen Kırgızlar depremden etkilendi. Köylerinde yaşana sarsıntı nedeniyle evlerinde çatlaklar meydana gelirken ilçe merkezinde bulunan 4 Kırgızlı yıkılan enkazın altında kalarak hayatını kaybetti.

Reklam
Reklam

Erciş'te köylere gönderilen yardımların yağmalanmasının tam aksine Ulupamir'de kendi aralarından toplanan Kırgızlılar aldıkları kararla 7 bölgeye bölünerek gelen yardımlar köyün derneğinde topluyor. Daha sonra toplanılan yarımlar bu 7 bölgeye dağıtılıp ardından her bölge 10 haneye bölünerek yardımları alan her hane eşit bir şekilde dağıtıldığı için bölge de örnek köy olarak biliniyor.

Deprem'de evlerinde ciddi hasar meydana gelmediği halde artçı deprem sarsıntıları nedeniyle evlerine girmeyen Kırgızlar, Kızılay ve kendi imkanları ile kurulan çadırların yanı sıra, Elazığ Hastanesi'ne gönderilen yaralı bir Kırgız çocuğunu gören doktorların girişimi sonucu hemşire ve doktorlar kendi aralarında topladıkları paralarla yaralı Kırgız çocuğunun ailesine bir çadır gönderildi.

Çadırlarında yaşamaya başlayan Kırgız göçmenleri, çadırlarında kurdukları televizyon ile Türkiye'nin gündemini takip ederken, Erciş depreminde neler yaşadığını öğrenmeye çalışıyorlar. Kırgızlar yardım gönderen tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına teşekkür ederken kendilerini bağlarına basan ve hiçbir yardımı esirgemeyen Ercişlilere teşekkür edererek, ölenlerin ailelerine de başsağlığı dilediler.

Reklam
Reklam

Depremde dedesini, ninesini ve bir de halasını kaybeden Arif Kutlu ailesinin ilçede kaldığı için ilçedeki evin enkazında kalarak

öldüklerini belirterek, "Deprem anında dedem ve ninemler ilçede evlerindeydiler ailece bir tek büyük kızları dışarıdaydı. Depremde evin yıkılmasıyla dedem, ninem ve küçük kızları vefat etti. Başka bir kız da çalışmak için gittiği Erciş'te enkaz altında kalarak hayatını kaybederken çok sayıda yaralımız var" dedi.

"YARALI OĞLUMU GÖREN DOKTOR VE HEMŞİRELER BİZE ÇADIR GÖNDERDİ"

Elazığ Devlet Hastanesi'nde görevli doktor ve hemşirelerin kendi aralarında topladıkları para ile aldıkları çadır gönderdikleri Zübeyde Şençif, depremde 7 yakının yaralandığını belirterek, "Bize çadır Elazığ'dan geldi. Hemşire ve doktorlar kendi arlarında topladıkları paralar ile alıp bize gönderdiler. Çocuklarım hepsi orda yaralı babalarının evine getirildi. Küçük çocuğum halen Elazığ Devlet Hastanesi'nde tedavi görüyor. Enkaz altında kaldı, çenesi kırık ameliyat oldu. Zaten çocuğumu gören doktorlar bizimle iletişime geçerek bize çadır ve yardım gönderdiler. Depremde, 3 torunum, 2 oğlum, 1 gelinim ve 1 gelinimin abisi yaralandı" dedi.

Reklam
Reklam

"SOVYETLER BİRLİĞİ İŞGALİN'DEN SONRA TÜRKİYE'YE GÖÇ ETTİK"

Savaştan kaçarak Türkiye'ye sığındıktan sonra Erciş'e geldiklerini belirten Cuma Taç da, "Ulupamir'e geldiğimiz yer Afganistan'ın kuzeyindeki Pamir Yaylasıdır. Sovyetler Birliği, 1979'da ülkelerini işgal edince Kırgız nüfusun bir kısmı çareyi Afganistan'ı terk etmekte bulduk. Kimi komşu ülkelere sığınır kimi de daha uzak memleketlere gönderildik. Bir gün hanları Hacı Rahmankul Kutlu, Aksakal adı verilen yaşlılar meclisini toplar ve Savaşın bütün şiddetiyle sürdüğü bir dönemde Aksakallar, Kırgızların yaşaması için göç etmeleri gerektiğine karar verir. Bunun üzerine, komşu ülke Pakistan'a gittik. Pakistan'daki sıcak iklime alışamadık.

Çok sayıda Kırgız hayatını kaybetti. Grubun önde gelenleri çözüm olarak Türkiye'ye gitmeyi teklif ettiler. Aldıkları Türkiye'ye göç kararını Pakistan'daki Türkiye Büyükelçiliği'ne ileterek yardım talebinde bulunduk.

Türkiye'de iktidar, 12 Eylül 1980'de askeri darbe yapan yönetimin elindeydi. İslamabad Büyükelçiliği'nden talebimizin iletilmesi ile dönemin devlet başkanı Kenan Evren tarafından 1982 yılında kabul etti. 1150 Kırgız, Türk uçaklarıyla başımızda hanımız Rahmankul'la birlikte Adana'ya getirildik. Sonra Malatya ve Van'ın değişik yerlerine dağıtıldık. 1983'te iktidarı devralan Başbakan Turgut Özal tarafından da Van'ın Erciş ilçesi Altındere köyünde inşa edilen konutlara yerleştirildik. Altındere köyünün ismi, bizim isteğimiz üzerine Ulupamir olarak değiştirilir daha sonra. Ulupamir köyünde şu anda 450 hane 3209 nüfusumuz var. Köyümüz ilçe merkezinden 32 km uzaktadır" diye konuştu.

Reklam
Reklam

"KÖYE GELEN YARDIMLAR HERHANGİ BİR SORUN OLMADAN EŞİT OLARAK DAĞITILIYOR"

Yardım organizasyonunu birlikte aldıkları bir karar ile uygulamaya koyduklarını söyleyen Cuma Taç, "Biz köylülerle depremden sonra toplandık, köyü 7 bölgeye böldük, gelen yardımlar köyün Pamir Derneğimizde topladıktan sonra uygun biz zamanda eşit olarak 7 bölgeye sayılarak dağıtılıyor. Daha sonra her bölge 10 haneye böldük. Bu bölgelerden gelen yardımlar bu hanelere dağıtılıyor daha sonra bu hanelerde çevrelerine dağıtıyorlar. Bu şekilde saygı içerisinde tüm insanlarımız gelen yardımlardan eşit bir şekilde yararlanmış oluyor" dedi.

Depremde ölenlerin köy mezarlığına defnedildiğini belirten Taç, "Depremde yaşamını yitiren 4 vatandaşımız köyün mezarlığında defnettik. Köy mezarımızda Türkiye'ye geldikten sonra köyümüzü korumak için korucu olduk. Terörist köyümüzün yakınları geldikleri sırada askerler operasyon başlattı bizim korucularda operasyona katıldı burada bir korucumuz şehit düştü" diye konuştu.

Depremden evleri etkilenmeyen Kırgızlılar, artçı sarsıntılardan korktukları için evlerine giremediklerini ifade ederek, şu ana kadar hiçbir yerden yardım talebinde bulunmadıklarını söylediler.

Reklam
Reklam

Depremde hayatını kaybeden 4 Kırgız'ın aileleri, evlerinde taziye ziyaretlerini kabul ederken, ziyaretçiler daha sonra mezarlığa giderek dualar okudular.