Olay, 25 Eylül'de 1 Nolu Bostancı Mahallesi Hasan Çavuş Sokak'ta meydana geldi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi'nde görevli Dr. Burcu Bulut Keleş ile meslektaşı Ümit Keleş'in aileleri, 11 Eylül'de yapılan düğünde takı paylaşımı nedeniyle tartıştı. Aynı gün konuyu kapatan aileler, 25 Eylül'de yeniden bir araya geldi. Kastamonu'ndan Trabzon'a gelen gelinin babası emekli astsubay Basri Bulut, çıkan tartışmada belinden çıkardığı tabancayla damadı Ümit Keleş ile babası Hasan (53) annesi Meryem (53) ve kız kardeşi Edanur Keleş'i (25) yaraladı. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, ilk müdahalenin ardından yaralıları hastaneye kaldırdı. Kaçan Basri Bulut ise polis ekiplerince tabancasıyla birlikte yakalanarak gözaltına alındı.
Emniyetteki sorgusunda, "Düğününde takılan altınların damadın ailesinin istediğini öğrenince, onlara 'altınlar kızımda kalsın' dedim. Bir anda üzerime doğru yürüdüler. O sırada silahımla ateş ettim" dediği belirtilen Basri Bulut, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
Demirören Haber Ajansı'na (DHA) yaşananları anlatan gelin Burcu Bulut Keleş, eşinin ailesinin takıları istemesi üzerine tartışma çıktığını söyledi. Boşanmak için avukat aracılığıyla işlemlere başladığını belirten Burcu Bulut Keleş, "Eşimle evlenme aşamasında olduğumuz zaman zarfında ve evlendikten sonra da eşimin ailesinin bize karışması nedeniyle tartışmalarımız başladı. Eşimin ailesi, giyim tarzıma, örf ve adetlerime karışmaya başladı. Evlendikten sonra da düğünde takılan altınları bizden istediler. Altınları vermek istemedim. Bana 'altınlar bizde duracak, biz saklarız' diye ısrar ettiler. Ben de altınlar 'bize ait, gerekirse bankada kasada saklarım' dedim. Bu nedenle eşim ve ailesi ile aramızda huzursuzluk başladı, devamlı tartışıyorduk. Eşim zaman zaman ailesinin evine gidip geri geldiğinde devamlı olarak benimle tartışma ortamı yapıyordu. 'Ailem ne derse, o olacak' diyordu" dedi.
Eşi ile olan tartışmalarına babasının telefon görüşmesinde şahit olduğunu belirten Burcu Bulut Keleş, "En son olay yaşanmadan 3 gün önce yine bu sebeplerle eşimle tartıştık. Bu tartışma sırasında babam Basri Bulut, telefonla beni görüntülü olarak aramıştı. Yine aramızda altın mevzusu açıldı. Eşim bana kızıp bağırdı. Telefonda babama ve anneme de bağırdı. Babam bana 'sen huzursuzsan, sana yardımcı oluruz. Evden ayrılırsan sana ev tutarım' dedi. Ben de ailemin beni desteklediğini hissetmem üzerine eşime evlilik yüzüğümü verdim ve evden ayrıldım. Dışarıda birkaç saat dolaştım, ıslandım, sonra eve geri döndüm, sonra eşimle barıştık" diye konuştu.
Eşinin ailesi tarafından kendisine ağır hakaretler yapıldığını öne süren Burcu Bulut Keleş "Annem ile babam telefon görüşmesinin üzerine Trabzon'a geldiler. İki gün otelde kaldılar, evlilik durumunun nasıl gittiğini görmek istediler. Olay günü sabahı eşimle birlikte kaldığımız evde uyandım. Eşim, babasının benimle konuşmak istediğini söyledi. Konuşmak istemedim. Buna rağmen altınları alması için babasını bizim evimize çağırdı. Bu sırada beni annem telefonla aradı, kayınpederimin geleceğini söyledim. Annem 'biz de geliyoruz, bu işi konuşalım' dedi. Eşim de bunun üzerine 'o zaman ben de ailemi getireyim' dedi ve evden ayrılarak annesi ile kız kardeşini de alıp getirdi. Hep birlikte oturup konuşmaya başladık. Konuşma esnasında eşimin annesi ve babası ile kız kardeşi devamlı beni eleştiriyordu, yine aileme benim 'açık giyindiğim, namussuz olduğum' şeklinde konuşmaları oldu. Anneme de hitaben 'bu kızı namussuz ve cahil yetiştirmişsin' diye söylediler. Annem ile babam beni savunmaya başladı, aramızda bu şekilde bir tartışma yaşandı" ifadelerini kullandı.
(DHA)