4. Türk Tıp Dünyası Kurultayı

İSTANBUL (AA) - Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde Türkiye'ye özgü şehir hastaneleri yönetim modelini tartıştıklarını belirterek, "Amacımız buraların hem ülkemize hem de bizden sağlık hizmeti bekleyen komşu ülkelerimize de hizmet edecek tarzda dizayn edilmesi." dedi.

Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından düzenlenen 4. Türk Tıp Dünyası Kurultayı, Şişli'de bir otelde başladı. Kurultayın açılışında konuşan Gümüş, kurultayın amacının, ülkede sağlıkta yeni gelişmeleri, projeksiyonları beraber sağlamak olduğunu vurguladı.

Reklam
Reklam

Türkiye'nin sağlıkta son 15 yılda çok önemli gelişmeler kaydettiğini belirten Gümüş, vatandaşların sağlık tesislerine hızlı ulaşması, tedavi imkanlarının artırılması, birinci basamak hizmetlerinin organize edilmesi, hastanelerin birleştirilmesi gibi sorunların çözüldüğünü hatırlattı.

Bu modelin dünyaya da örnek olduğunu ifade eden Gümüş, bundan sonrasi süreçte "ikinci faz" denilen çalışmalara başladıklarını kaydetti. Gümüş, ikinci fazın önceki kurgunun doğru işlemesiyle ilgili, aksaklıkları ortaya çıkaran, sorunları tespit eden bir süreç olduğunu, bu konunun üzerinde son 7 aydır çalıştıklarını anlattı.

Yürüttükleri çalışmalar kapsamında 2018-2022 projeksiyonunu da hazırladıklarını belirten Gümüş, şöyle devam etti:

"Türkiye hastanelerini yeniliyor. 40 yıllık, 50 yıllık, 100 yıllık hastanelerimiz var. Bunları yeni, modern hastanelere dönüştürüyoruz. Yeni hastaneler yapıyoruz. Yeni hastanelerimiz, dünyada örneği olmayan büyüklük, konsept, Türkiye'ye özgü yönetim modelleriyle ortaya çıkıyor. Bunları peyderpey açıyoruz. Mersin, Yozgat, Isparta'yı açtık. Adana Şehir Hastanesi bin 500 yataklı, kamu-özel ortaklığıyla yapıldı. Onu da açtık. Resmi açılışı inşallah kasım ayında yapacağız. Bilkent Şehir Hastanesi, Etlik Şehir Hastanesi, Kayseri, Manisa ve İstanbul İkitelli gibi... Bunlar devam ediyor. Bunlar tüm tedavi imkanlarının sağlanacağı üst merkezler olarak kurulan hastaneler. Şimdi bunun içini dizayn etmeye çalışıyoruz, yönetim modellerini çalışıyoruz. Yine uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde Türkiye'ye özgü şehir hastaneleri yönetim modelini tartışıyoruz. Amacımız buraların hem ülkemize hem de bizden sağlık hizmeti bekleyen komşu ülkelerimize de hizmet edecek tarzda dizayn edilmesi."

Reklam
Reklam

- TBMM'ye sağlık turizm düzenleme paketi gönderilecek

Sağlık turizmine de önem verdiklerini ifade eden Gümüş, Türkiye'ye 2 saat uçuş mesafesinde 1 milyara yakın insanın yaşadığının altını çizdi. Türkiye'nin ciddi sağlık insan gücü olduğunu vurgulayan Gümüş, kamuda 520 bine yakın sağlık personelinin 140 bininin hekim olduğunu kaydetti. İleriki aylarda TBMM'ye sağlık turizmiyle ilgili bir düzenleme paketi göndereceklerini de belirten Gümüş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Amacımız bizdeki kabiliyetli olan polikliniklere uluslararası hasta hizmetlerini de dahil etmek. Bununla ilgili bir mevzuat yayınladık. Bu merkezlerimizin hem özel sektör hastanelerimiz hem üniversite hastanelerimiz hem şehir hastanelerimiz özelinde, bu ülkelerle bağlantılarını oluşturacağız. Burada insan kaynağımızı efektif kullanmamız gerekiyor. Ülkenin kaynakları belli. Üniversitedeki hocalarımızı devlet hastanemizde, şehir hastanemizde çalıştırmamız lazım. Yurt dışındaki Türk hekimlerimizi veya yabancı hekimleri, Türkiye'de çalıştırmamız gerekiyor. Bunun alt yapısını YÖK ile tartışıyoruz. Önümüzdeki hafta da devam edeceğiz. Türkiye'de esnek çalışma modelini önümüzdeki aydan itibaren gündeme getireceğiz. Bir üniversite hocamız, kabiliyetli olan hocamız, aynı işi devlet hastanemizde spot olarak bir vakaya girip yapabilmeli, ücretini de vaka bittiğinde alabilmeli. Bir de yurt dışındaki hocamızı da davet ederek belli vakalarda ücretlerini ödeyerek, uluslararası hasta bağlamında şehir hastanelerimizin uluslararası hasta hizmetlerine departmanına koyarak o hekimlerimizden de faydalanmak istiyoruz. Hepsi bu ülkenin zenginliğidir. Bunları bir havuzda nasıl birleştiririz, faydalanırız... Çünkü biz bu takımla uluslararası arenaya bu katologla gideceğiz. 'Bunlar bizim milli takımımız.' diyeceğiz."

Reklam
Reklam

Bugün itibarıyla gelecek projeksiyonunda 31 şehir hastanesinin tamamlanacağını, bu hastanelerle toplam 40 bin yatak kapasitesine ulaşılacağını belirten Gümüş, bu hastanelerin en büyüğünün Sancaktepe'de ve 4 bin yatak kapasiteli olacağını bildirdi.

- Aşı üretiminde alım garantisi Hastanelerde sağlıkta kullanılan aşılar başta olmak üzere diğer tıbbi sarfların da Türkiye'de üretilmesini teşvik etmek için bakanlık olarak ellerindeki gücü kullanmak istediklerini dile getiren Gümüş, alım garantisini kullanarak Türkiye'de know-how'ın yerel firmalara devri konusunda çalıştıklarını kaydetti. TÜSEB'in bu konuda önemli bir rol üstleneceğini belirten Gümüş, sağlıkta Ar-Ge ve inovasyonun geliştirilmesinin çok önemli olduğunu vurguladı. TÜSEB'in bu amaçla kurulduğuna değinen Gümüş, "Bütün ülkenin teşviki burada toplanacak ve TÜSEB bunu hem ulusal hem uluslararası projelerde değerlendirecek. Bakanlık olarak konseptimiz, bize Ar-Ge ve inovasyonu sağlasın, sağlık alanında önemli çıktılar versin ve biz de onları destekleyelim. Ülke kaynaklarını buraya yönlendirelim. Elimizdeki tüm hastaneleri seferber edelim ve oradan çıktılar sağlayalım. Türkiye artık bunu yapmak zorunda. Sizlerin ve yurt dışından gelen bilim insanlarımızın bu kabiliyetlerini Türkiye'deki merkezlerle birleştirerek, bu çalışmaların önünü açmamız gerekiyor." dedi.

Reklam
Reklam

Gümüş, yılda yaklaşık 250 milyon dolarlık aşı aldıklarını, bu aşılar için firmalara alım garantisi verdiklerini de kaydetti. Türk Kızılayı'nın topladığı 500 bin litre kanın işlenerek plazma üretilmesi konusunda bir yerli firmanın yabancı bir firmayla iş birliği yaptığını anlatan Gümüş, alım garantisi verilmesiyle Türkiye'de yerli kan ürünleri üretilmesinin sağlanacağını açıkladı.

- Yabancı firmalara yerli firmalarla aşı geliştirme teklifi Hepatit A ve diğer aşılar konusundaki çalışmaların da önümüzdeki ay itibarıyla sonlandırılacağını belirten Gümüş, burada da yabancı firmalara yerli firmalarla aşı geliştirmesi konusunda teklif sunduklarını ifade etti. TÜSEB'in Erciyes Üniversitesi'nde bir aşı merkezi geliştirdiğini anlatan Gümüş, orada şu anda Kırım Kongo Kanamalı Ateşi aşısının tamamen lokal üretiminin sağlandığını açıkladı. Şehir hastanelerine yaklaşık 50 bin cihaz alacaklarını da dile getiren Gümüş, bu cihazları alırken yerli sanayi ile iş birliği yapılması halinde 10 yıllık alım garantisi verdiklerini kaydetti. Bu şekilde belli parçaların lokal üretimini sağladıklarını ifade eden Gümüş, bunun da Türkiye'de sağlık endüstrisinin gelişmesine katkı sağlayacağına değindi.

Reklam
Reklam

TÜSEB'in know-how ve lokalizasyon konusunda kendilerine yardımcı olacağının altını çizen Gümüş, bilim insanlarının bu fabrikalarda gelişmelerini sağlamayı da hedeflediklerini vurguladı. Bu projelerden birinin de Türkiye Genom Projesi olduğuna değinen Gümüş, "İki yıldır üzerinde çalıştığımız bir proje. Yale Üniversitesi ile iş birliği yapıyoruz." dedi.

Gümüş, son 10 yılda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bulaşıcı hastalıklar gibi bulaşıcı olmayan hastalıklarda da artış olduğuna işaret ederek, "Eğer bir koordinasyon sağlayamazsak bakanlığımızın bütçesinin büyük bir bölümü buralara kanalize olacak. Bununla mücadele etmek zorundayız. Bakanlığımız, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğümüzle burada yoğun bir mücadeleyi TÜSEB ile birlikte yapacak." ifadesini kullandı.

- "Dünyadaki Türk bilim insanlarından yeterince faydalanamıyoruz" TÜSEB Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, bu tür organizasyonların dünyanın farklı ülkelerindeki bilim insanlarının tanışması ve görüş alışverişinde bulunmaları bakımından yararlı olduğuna inandığını dile getirdi. Dünyada sağlık alanında farklı ülkelerde çalışan 10 bin civarında Türk bilim insanı olduğunu kaydeden Keleştemur, "Fakat bunlardan yeterli kadar faydalandığımızı söyleyemeyiz. Bu biraz da bizim kabahatimiz." dedi. Türkiye Biyoteknoloji Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Kılıç, Türkiye İnsan Genom Projesi'nde hedeflerinin 100 bin genoma ulaşmak olduğunu açıkladı. Türkiye'nin bu yarışta dünyanın gerisinde olmadığının altını çizen Kılıç, "2017 itibarıyla başlarsak, 2023 yılında bu hedefe çok yaklaşacağımızı ümit ediyoruz."ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

Kurultay yarın sona erecek.