Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği (ESÇEVDER) Başkanı Sadık Yurtman, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
Başkan Yurtman, yaptığı açıklamada çevrenin korunması insan hayatı için ne kadar değerli olduğu dile getirerek, “5 Haziran Dünya Çevre Gününü, Korona virüsün küresel ölçekteki salgın tehdidi altında kutlarken çevremize ve dünya’mıza ne sahip çıkmalıyız. Yaşamakta olduğumuz küresel kriz bir kez daha gösterdi ki, insanlık bir parçası olduğu doğanın sahibi gibi davranmaktan, bir avuç insan topluluğunun önüne geçilmez kâr hırsı ile doğal değerleri talan etmekten ve yağmalamaktan vaz geçmez ise bugünden geleceğe insanlığın yaşamını sürdürmesi neredeyse olanaksız olacaktır. Gördük ve anladık ki, ‘kriz küresel çözüm de küresel’ dir. Çünkü krizin temel nedeni küresel ölçekte iklim değişikliği ve buna yol açan doğanın tahrip edilmesidir” diye aktardı.
“Ülkemizdeki doğal kaynaklarımızı korumalıyız”
Başkan Yurtman, Türkiye doğal kaynaklarla dolu bir ülke olduğu dile getirirken her türlü siyasi anlayışını bir kenara çekilip gelecek için bu doğal kaynakların korumasının önemini anlattı. Çevreyi korumak için uzun yıllardır çalışan Başkan Yurtman, “Eskişehir ve ülkemiz bütünlüğünde baktığımızda 5 Haziran Dünya Çevre Gününü, sorunlarımız ve kaygılarımızın bugün dünden daha çok artmış olarak karşılamakta olduğumuzdan Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği ( ESÇEVDER ) olarak kaygılanıyoruz. Tüm hukuk kurallarını altüst edercesine, siyasal iradenin düzenlemeleriyle birbiri ardına yapılan nükleer santral ve kömürlü termik santral antlaşmaları doğrultusunda inşaat ve ihale süreçleri devam etmektedir. Bunun önündeki kimi hukuksal engelleri de aşacak tedbirler, yasa değişiklikleri birbiri ardına yapılmaktadır. Yağma ve talan adeta yasallaştırılıyor, olağan kılınıyor. Ülkemizin hemen her bölgesinde su kaynaklarımız, akarsularımız adeta özelleştirilerek, hidro elektrik santral (HES) yapma adına işgalleri sürüyor. Ülkenin doğal su kaynaklarının ticarileştirilmesi ile su kaynaklarımız yok edilmekle karşı karşıyadır. Buna karşın doğal su kaynaklarının doğal sahibi olan yöre halkı bu talana karşı ayağa kalkmış, direniyor, isyan ediyor. Halkın çığlığı, yaşamını sürdürme talepleri derelerle, ormanlarla, göllerimizle, doğal değerlerimizle kucaklaşıyor. Madenlerimizin vahşice talanı, taşocaklarının, son derece keyfi ve bilim dışı, plansız uygulamaları ile orman alanlarının yok edilmesi küresel kriz ortamında adeta meydan okurcasına hız kesmeden sürdüğünü gözlemliyoruz. Orman alanları, tarım alanları rant yaratma çabası ile, bilim dışı tüm argümanları içeren sözde planlama çalışmalarının da kattığı hız ile yerlerini konut ve sanayi yapılarına terk ederek tüketilmeye devam edilmektedir. Geri ve kirli teknolojiler yangından mal kaçırırcasına ülkeye yayılıyor. Yaşam alanlarımız, geri ve kirli teknolojilerin, özellikle nükleer ve plastik atıkların çöplüğü olma yolunda ilerliyor. Ancak şimdi çevremizi koruma zamanımızdır. Bizim geleceğimiz için tüm siyasi anlayışından uzak durup hepimizin birlikte bu ülke için çevremizi korumalıyız” diye belirtti.
Başkan Yurtman konuşmasını şöyle devam etti:
“2015 Paris antlaşması ile BM düzeyinde bir programa dönüşen ‘Küresel Yeşil Plan’ın ardından dünyanın dört bir yanında ülkelerin ekonomik iyileşme paketlerinin kararlaştırıldığı bu günlerde, Avrupa Birliği yeni iyileşme paketini kamuoyuyla paylaştı. Avrupa Birliğinin (AB) yürütme organı Avrupa Komisyonu 2021-2027 yılları için 1,1 Trilyon euroluk bütçe paketi ve 750 milyarlık yeni bir ekonomik iyileştirme fonu ile 2050 yılına kadar ‘iklim nötr’ olma hedefini hayata geçirmeyi planlıyor. AB 2 yıl içinde 15 gigawatt’lık yenilenebilir enerji kapasitesini ihale ederek, 25 milyar euroluk yatırım yapacaktır. Aynı şekilde 2025 yılına kadar 2 milyon elektrikli ve hidrojen araç şarz istasyonu ile temiz araç satışlarını arttırılmasını hedeflemektedir. Biz ESÇEVDER olarak Korona virüs salgın sürecini “Sorun Küresel, Çözümde Küresel” olarak tanımlamış olup bu bağlamda ‘Küresel Yeşil Plan’ın kanunlarını yerine getirilmesini talep ediyoruz. Ayrıca 2020 yılı doğa ile barışık yaşamın dönüm noktası olmalı ve karona salgınını asgariye çekmek için gerekli adımlar biran önce atılmalıdır.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz