İZMİR Başkanı Birol Aydemir, kamu yönetimi reformu için "en iyisini bilen devlet" anlayışı yerine "vatandaşı birlikte düşenen ve karar alan devlet" anlayışının hakim olması gerektiğini söyledi. Swissotel Grand Efes'teki 5. İzmir İktisat Kongresi'nin ikinci gününde Dünyada Kamu Yönetimi Reformları ve Türkiye için Perspektifler konulu oturum gerçekleştirildi. TÜİK Başkanı Birol Aydemir, oturumda yaptığı konuşmada, geleneksel ve yeni kamu yönetimi anlayışlarının tanımını yaparak dikey örgütlenme, katı hiyerarşi, az yetkili bürokrat tipi, sabit ücret, kısa vadeli bakış, vatandaşa hesap vermeme gibi kavramların yerini zamanla yatay örgütlenme, yumuşak hiyerarşi, esnek ve katılımcı yönetim, performansa bağlı ücret ve hesap verilebilirlik kavramlarının aldığını anlattı. Türkiye'de son yıllarda kamu yönetimi konusunda çok önemli reformların yaşadığını ifade eden Aydemir, şeffaflık ve hesap verebilirlik alanında Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu'nun hayata geçtiğini belirtti. - Kamu reformu alanında yapılması gerekenler Türkiye'deki reform alanlarının daha çağdaş bir anayasa ile temellendirilmesi gerektiğini söyleyen Aydemir, "Kamu personel rejimi reformu, e-devlet uygulamasının yaygınlaştırılması ve yönetişimin hayata geçmesi gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu. Kamu Yönetimi Temel Kanunu'nun ele alınması ve yeniden hazırlanması gerektiğine dikkati çeken Birol Aydemir, şunları söyledi: "En elzem reformlardan birisi insan kaynakları reformudur. Türkiye e-devlet uygulamasını da hızlandırmalıdır. Bu konuda yapılabilecek çok şey olduğuna inanıyorum. Kamu yönetimi reformu için en iyisini bilen devlet anlayışı yerine vatadaşı ile birlikte düşünen ve karar alan devlet anlayışına geçilmesi gerekiyor." - Canpolat: "Teknoloji kazanma stratejisi oluşturulmalı" Milli Savunma Bakanlığı Danışmanı Doç. Dr. Hasan Canpolat, demokrasi dalgasıyla devlet ve vatandaşın ilişkisinin yeni kavramlara göre yeniden tanımlandığını, bu kavramlar arasında saydamlık, hesap verilebilirlik, etik ve sorumluluğun yer aldığını belirtti. Devlet faaliyetlerinin çapının küçüldüğünü, güç unsunlarının tanımının da farklılaştığını ifade eden Canpolat, 1980'li yıllardan sonra küresel ağın dışında kalan bölgelerde başarısız devletlere yönelik ulus ve devlet inşası reformlarının uygulamaya geçirildiğini, küreselleşen bölgelerde ise batı tipi ekonomik siyasal modern reformların gerçekleştirildiğini söyledi. Türkiye için reform önerilerini de dile getiren Canpolat, "Stratejik devlete ve teknoloji ağırlıklı ekonomiye geçiş sağlanmalı, insan gücü planlaması yapılmalı ve kritik sektörlere yönlendirilmeli, teknoloji kazanma strateji ve kurumsal yapıların oluşturulması sağlanmalıdır" diye konuştu. Bölgesel gelişim için illerin ve üniversitelerin sektörel kümelenmelere göre uzmanlaştırılması gerektiğine dikkati çeken Hasan Canpolat, şirketlerin de teknoloji alanlarına yönlendirilmesi gerektiğini söyledi. - Dünya Bankası Uzmanı Dorotinsky Oturumda Dünya Bankası Uzmanı William Dorotinsky ise kamu sektöründeki reformlarda teknolojinin büyük paya sahip oludğunu ifade etti. Türkiye'de son son yılda devletin etkinliğini artırmak amacıyla çeşitli kamu sektörü reform girişimlerinin olduğunu, devletin şeklinin de değiştiğini dile getiren Dorotinsky, "Bundan sonra benim önerim daha hızlı hizmet sunumu, maliyet düşürülmesi, kamu finansmanı konusunda yenileştirme yapılmasıdır" dedi. İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren'in yönettği panelde Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Turgay Berksoy, Bahçeşehir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Eser Karakaş da sunum yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz