500 Yıllık Ramazan Lezzeti "Keşkek"

ÇORUM (A.A) - Esma Aygün - UNESCO tarafından "somut olmayan kültürel miras" listesinde gösterilen keşkek, 8 saatlik lezzet yolculuğunu ramazan

ÇORUM (A.A) - Esma Aygün - UNESCO tarafından "somut olmayan kültürel miras" listesinde gösterilen keşkek, 8 saatlik lezzet yolculuğunu ramazan sofralarında sonlandırıyor.

Zengin tarihi ve kültürel dokusuyla Anadolu geleneklerini dar sokakları ve tarihi çarşılarında yaşatmaya devam ettiren Çorum'un İskilip ilçesindeki ramazan günlerinde, geçmiş yıllarda uygulanan adetler günümüzde de yaşatılmaya çalışılıyor.

İftarların bir arada yapıldığı, teravih namazları için tarihi camilerde saf tutulduğu İskilip'te 500 yıldır süregelen "fırında keşkek" geleneği bugün de önemini koruyor.

Reklam
Reklam

Mahalle aralarında evlerin alt katında yer alan fırınlar sabah erken saatlerde yakılırken, ev hanımlarının ailedeki kişi sayısına göre getirdiği farklı boyutlardaki güveçler fırına yerleştiriliyor.

Kapağı kapatıldıktan sonra hava girmemesi için çamurla sıvanan fırınlara yerleştirilen her güveçte sahibinin adı yazarken, sabahtan fırınlara konulan keşkek, 8 saat süren lezzet yolculuğunu, sofralarda aldığı yerle sona erdiriyor.

-"Keşkeğin piştiği davul-zurna eşliğinde duyuruluyor"-

İlçenin yaşayan hafızalarından emekli kütüphane müdürü Metin Kalyoncu, ilçede yaşatılan ramazan geleneğiyle ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, İskilip'in Selçuklu döneminden itibaren yoğun göç aldığını söyledi.

İlçedeki yemek kültürünün Türk boylarından geldiğini anlatan Kalyoncu, göçerlerin yaylalardaki yemek kültürlerinin ilçede yaşatıldığını belirtti.

500 yılı aşkın süredir ilçedeki her evde yapılan keşkeğin geleneksel bir yemek olduğunu ifade eden Kalyoncu, şunları kaydetti:

"Keşkek, evin hanımı tarafından akşamdan tasarlanır. Sabah 6 gibi çömlek içinde fırına verilir. Fırında biriken keşkek çömleklerinin hepsinin içinde ev hanımının lezzet anlayışına göre farklı malzeme vardır. Bütün çömleklerdeki kokular birbirine karışır. Uzun süren pişmenin ardından çok doğal bir yemek ortaya çıkar. Keşkek fırınlarının en az 500-600 yıllık mazisi vardır. Ramazan yemeğidir, sağlıklı ve doyurucudur."

Reklam
Reklam

Keşkeğin piştiğinin de geleneksel bir yöntemle halka duyurulduğuna dikkati çeken Kalyoncu, "Keşkeğin piştiği 'Nare' çalınarak bildirilir. İftar topundan önce İskilip Kalesi'nden davul ve zurna çalınır. Davulcu tokmağa vurduğu an bilinir ki keşkek hazırdır. Eskiden fırıncılara keşkek ücreti olarak odun verilirdi. Şimdi çömleğin boyutuna göre para veriliyor" dedi.

-Keşkek yapımı-

Keşkek hazırlamak için ilk olarak buğday temizlenip, kepeğinin giderilmesi için dibek taşında dövülüyor. Dövüldükten sonra kepeği giderilen ve 'keşkeklik' olarak adlandırılan buğday kurutuluyor.

Pişirilmesi sırasında ise çömleğin içine et, tereyağı, keşkeklik, tuz ve isteğe göre soğan, biber, salça ekleniyor. Yaklaşık 8 saat fırında pişen keşkek, daha sonra servise hazır hale geliyor.

Türkiye'de birçok ilde düğün, cenaze, asker uğurlama gibi toplumsal olaylarda gelenek olarak ikram edilen keşkek kısa süre önce UNESCO koruması altına alınmıştı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: