6. Promosyona Mensup Vergi Müfettiş Yardımcıları Kişisel Gelişim Ve Motivasyon Eğitimi Programı

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Vergi denetimi 4 şekilde başlayabilir. En başında risk analiz sistemimiz var. Muhtemelen yüzde 90’ından fazlası bu çerçevede belirleniyor. Yani mükellefler incelenecek dediğiniz zaman bu çerçevede belirleniyor” dedi.Maliye Bakanı Şimşek, "6. Promosyona Mensup Vergi Müfettiş Yardımcıları Kişisel Gelişim ve Motivasyon Eğitimi Programı"na katıldı. TOBB İkiz Kulelerde gerçekleşen programda bir konuşma yapan Şimşek, Maliye Bakanlığı olarak hedeflerinin istihdamı, yatırımı desteklemek olduğunu belirterek, “Kamunun ihtiyaç duyduğu hizmet vermek üzere ihtiyaç duyduğu kaynakları esas itibariyle vergi gelirlerinden oluşturulması sağlamak. Çünkü siz de biliyorsunuz borçlanmayla, taşıma suyla değirmen dönmüyor. O nedenle biz kamu hizmetlerinin gerektirdiği kaynakları esas itibariyle vergi gelirlerinden sağlarsak o zaman ülkemiz çok daha güçlü bir şekilde ve uzun vadede sürdürülebilir yüksek büyümeyi, refah seviyesini yakalayabilecektir” diye konuştu.“VERGİ POLİTİKALARINDA İSTİKRAR ÇOK ÖNEMLİ”Kayıt dışılıklı mücadelenin önemine değinen Şimşek, “Kayıt dışılıklı mücadelede esas tek başına belirleyici Maliye Bakanlığı değilse de sorumluluğun büyük bir kısmı da bizde. Vergi politikalarında istikrar çok önemli. Burada tabi özellikle uygulamalarımızdan öngörülebilirlik çok kritiktir. Bir ülkeye yatırım da en belirleyici faktörlerden bir tanesi öngörülebilir olması o ülkenin. Vergi politikalarınız öngörülebilirse biz ülkenin öngörülebilirliğine katkı vermiş oluyoruz. Bu nedenle vergi mevzuatının sadeleştirilmesi yine bakanlığımız önemli bir fonksiyonu. Mevzuatın alt yapısını güçlendireceğiz ama her şey mevzuat, dört dörtlükte olsa, çok basitte olsa nihai olarak bizim gerek vergi idaresinin denetim kapasitesi anlamında gerekse diğer bütün idari kapasitesi anlamında güçlendirilmesi lazım. Denetim ve uygulama kapasitemiz bütün bu sonuçları elde etmemizde çok belirleyici olacak” ifadelerini kullandı.“ESAS İTİBARİYLE BİZ MÜKELLEFİMİZİN GÜÇLÜ OLMASINI, İŞİNİ BÜYÜTMESİNİ, PARA KAZANMASINI, KAR ETMESİNİ ARZULARIZ”Gelir politikaları noktasında çok önemli adımlar atıldığını bildiren Şimşek, şunları söyledi:“İdeal olarak biz bu ülkede mükelleflerin gönüllü uyumunu arzularız. Politikalarımızda bunu teşvik ediyoruz. Gönüllü uyum noktasında herkes arzulanan performansı ortaya koymuyor. O zamanda vergi denetimi çok önem arz ediyor. Vergi denetimi de aslında bu dönemde bütün zaman zaman gündeme gelen tartışmalar, denetim üzerine yapılan tartışmalardır. Yılda binlerce yakında belki 100 binin üzerinde denetim yapılacak. Denetim kararı yani incelemeye alınacak mükellefler esas itibariyle nesnel bir çerçevede risk analizlerine dayalı olarak yapılacaktır. Yani esas nokta bu. Esas itibariyle biz mükellefimizin güçlü olmasını, işini büyütmesini, para kazanmasını, kar etmesini arzularız. Çünkü bizim sanayicimiz, bizim ticaret erbabımız eğer hakikaten işini iyi götürüyorsa kar ediyorsa bu daha fazla istihdam, daha fazla yatırım demek, ülkenin kalkınması demek, bir de vergiye konu olan ekonomik faaliyet düzeninin artması demek. Bizim arzumuz bu.”“MÜKELLEF HAKLARI BİLDİRGESİ YAYIMLANDI”Mükellef haklarına verdikleri öneme değinen Şimşek, “İlk defa bu dönemde mükellef hakları bildirgesi yayımlandı. Burada özellikle risk analizine dayalı bir yöntem olarak mükelleflerin seçildiğini tekrar altını çizmek istiyorum. İncelenecek mükellefleri risk analiz modelinin çıktılarına göre belirliyoruz. Vergi incelemelerinin başında açık bir tutanak tutuluyor. Bu incelemelerin öngörülebilir bir süre içinde tamamlanması da esastır. 2009 yılında bir yasa değişikliğine gittik. Orada dedik ki sınırlı inceleme en fazla 6 ayda, tam inceleme ise 1 yıl içerisinde. Bu incelemeleri yaparken bizim usul ve esaslarımıza uymanız lazım. Bu raporlar otomatik olarak uygulamaya konulmuyor artık. Daha deneyimli, tecrübeli arkadaşlarımızdan oluşan bu raporları değerlendirecek bir yapı oluşturduk. Rapor değerlendirme komisyonları oluşturduk. Bunların da fonksiyonu son derece önemli” şeklinde konuştu.“BİZİM AMACIMIZ ASLINDA MÜKELLEFLERİN VERGİYE GÖNÜLLE UYUMUNUN SAĞLANMASIDIR”Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:“Bizim amacımız aslında mükelleflerin vergiye gönülle uyumunun sağlanmasıdır ama bunu sağlayamadığımız noktada vergi denetimini yapacağız. Denetimde adalet çok önemlidir. Bütün vergi denetim elemanlarını, vergi müfettişlerini tek çatı altında topladık. Çünkü güçlü bir teşkilat gerekiyordu. Merkez ve taşra ayrımının kaldırılması da önemli bir yenilikti. Yani Bakana bağlı çok güçlü bir teşkilat söz konusu. Bakana bağlı derken, yanlış anlayabilirsiniz. Vergi denetiminde sizler tamamen Vergi Denetim Kurulunun (VDK) programına göre denetim yapıyorsunuz. Hiç bir denetim onayı bana gelmez. Hiç bir gün size, benden bir müdahale olmaz. Sadece sizin konumunuzu güçlendirmek için böyle bir yapı kuruldu. Yoksa vergi denetim boyutuyla Bakana bağlı olmanız, böyle bir teşkilat olmanız, hiç bir müdahaleyi gerektirmiyor, bunu da bilmenizi isterim."Risk analiz sistemine değinen Şimşek, ellerinde çok geniş bir veri ambarı olduğunu söyledi. Gelişen teknolojinin imkânlarını da iyi kullandıklarını bildiren Şimşek, söz konusu sistemle hangi mükelleflerin denetlenmesi gerektiğine yönelik gruplar veya sektörlerin rahatça saptanabildiğini ifade etti.Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugüne kadar denetim kapasitesini artırmak üzere 7 kez vergi müfettiş yardımcısı sınavı açtıklarını anlatarak, bu sürecin sonunda 5 bin 800 kişinin aralarına katılmış olacağını ve bu yılın sonuna doğru da bir sınav açarak 300 kişi daha almayı düşündüklerini bildirdi.“BİZİM İÇİN ÖNEMLİ OLAN KAYITDIŞILIĞIN EN AZA İNDİRİLMESİDİR”Vergi denetimine ilişkin spekülasyon ve haksız ithamlar yapıldığını belirten Şimşek, “Vergi denetimi 4 şekilde başlayabilir. En başında risk analiz sistemimiz var. Muhtemelen yüzde 90’ından fazlası bu çerçevede belirleniyor. Yani mükellefler incelenecek dediğiniz zaman bu çerçevede belirleniyor. İhbar ve şikayetler de tabiî ki dikkate alınmak zorunda” ifadelerini kullandı.Zaman zaman teftiş, soruşturma ve incelemeler de yapılabileceğini kaydeden Şimşek, burada çıkan sonuçların da vergi incelemesini doğurabileceğini ifade etti.Kamu kurum ve kuruluşlarına intikal eden vergisel konular içeren hususların da dikkate alındığını bildiren Şimşek, "Bizim için önemli olan kayıtdışılığın en aza indirilmesidir. Bunu yaparken elimizdeki yetkileri adil bir şekilde kullanacağız. Şunun altını tekrar çizmek istiyorum; tarafsız, objektif ve bilimsel ve mesleki yetkinlikler çerçevesinde hareket etmeliyiz" dedi.VDK’nun kurulduktan sonra vergi denetimlerinde ciddi artış yaşandığının altını çizen Şimşek, “2011’de 16 bin civarında iken, 2012’de 47 bin civarına çıktı. 2013 yılında 71 binin üzerine çıktı. Ben inanıyorum ki bu eğitimler bitince, 2016 ve sonrasında denetim sayısında, inceleme sayısında büyük artışlar olacağına ben inanıyorum” diye konuştu.“HİZMET İÇİ EĞİTİMLERİNİZ ÖNEMLİ AMA İŞ BURADA BİTMİYOR”Şimşek, işini iyi, doğru yapan, sorumluluklarını tam anlamıyla yerine getiren hiç bir mükellefin denetimden korkmaması gerektiğini belirterek, vergi müfettiş yardımcılarına, “Hizmet içi eğitimleriniz önemli ama iş burada bitmiyor. İş başında da sürekli kendinizi geliştirmeniz çok önemli. Ülkenin kalkınmasında çok önemli rol oynayacaksınız. Yani kalkınma için gerekli olan vergi gelirlerinin toplanmasında sizin katkınız çok önemli olacak. İlerde sizin katkınızla elde edilen vergi gelirleri, millete hizmet olarak sunulacak. Bu hizmetler de sizin hanenize yazılacak. Yetkilerinizi yerinde ve dengeli kullanın bu çok önemli vicdan muhasebesi yapmamız lazım. Devletin ve mükellefin hakkını eşit şekilde gözetelim. Biz devlet adına çalışıyoruz ama bunu yaparken de mükellefin haklarını ihlal etmeyin. Tarafsız, dürüst, objektif ve ilkeli olun. İşlerin zorluğu sizi mükelleflerimize karşı nezaket sınırları dışına çıkartmaması gerekiyor. Etik değerlere hepimizin riayet etmesi gerekiyor. Bunları yaparken vergi müfettişliğinin saygınlığını da korumuş oluruz" ifadelerini kullandı.