Covid-19 salgını, gerek iş hayatına, gerekse de sosyal hayatımıza hazırlıklı olmadığımız bir duraklama getirdi. Çoğumuz ilk ay hemen hiç evlerimizden çıkamadık yada çok kısıtlı imkanlarla hareketli olmaya çalıştık. Ancak en büyük kısıtlamanın geldiği çocuk, genç erişkin ve özelikle 65 yaş üstü nüfusta bu sürecin uzaması, zaten zor olan bu yaş dönemlerini daha da zorlaştırabiliyor. Alınan önlemler, pandemi sürecinin kısalması hedefi için olmazsa olmazlardan olurken, kısıtlama getirilen bu yaş dönemleri için farklı fiziksel sorunlar da ortaya çıkabiliyor.
65 yaş üstü nüfusta fiziksel aktivite devamlılığının önemini anlatan Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, şunları söyledi:
“Günümüzde orta yaş kabul edilen 65 yaş üstü grubu, eski nesile göre, hem daha çok sosyal hayatın içerisindeler, hem de spor aktivitelerine daha çok katılmaktalar. Gerek modern tıbbın sağladığı olanaklar, gerekse de fiziksel olarak daha geç kuvvetten düşmek, yaşlılık olgusunu 75 yaş sınırının ötesine çekmiştir. Yaşadığımız bu dönemde, fiziksel aktivitenin devamlılığı olmazsa olmazlardan birisidir” dedi.
Peki bu kısıtlama, 65 yaş üstü döneminde hangi fiziksel sorunları ortaya çıkarabilir?
1-Kan dolaşımı sistemi: Kan dolaşımında, bacaklardaki kanın kalbe geri dönmesi için bacak kaslarının aktivitesi çok önemlidir. Hareketsizlik bu dönüşü zorlaştırarak, kanın bacaklarda göllenmesine ve kalbe aşırı yüklenme sonucu tansiyonun yükselmesine yol açabilir.
2-Kas iskelet sistemi: Kas yoğunluğu eklemlere binen yükleri olabildiğince azaltan koruyu bir sistemdir. Özellikle, ileri yaş gurubunda zaten kas kuvvetinin azalması beklenen bir gelişimdir. Kaslar olağan kuvvetlerini korumak için mutlak harekete ihtiyaç duyarlar. Maalesef, hareket azlığı bu süreci hızlandırarak, gerek kas, gerekse de eklem sorunlarını arttıracaktır.
3-Sindirim sistemi: Covid-19 pandemisiyle ev karantinasına giren ileri yaş döneminin en büyük sıkıntılarından birisi de, enerji gereksiniminin azalmasıyla, beslenme düzeninin bozulması yada aşırı beslenme sonucu gerek kilo alımı, gerekse de bazı kişilerde kan enzim değerlerinin değişmesine yol açmaktadır. Aynı zamanda, bağırsak sistemi de, hareketsizliğe bağlı olarak tembelleşmektedir. Şeker ve tansiyon gibi kronik vakalarda, bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir.
4-Solunum sistemi: Günlük spor aktivitelerinden mahrum kalmanın getirdiği bir zorlukta, yaşla beraber azalma eğiliminde olan akciğer fonksiyonlarının üzerlerinde geliştirici bir yük olmaması nedeniyle, solunum sistemi ve akciğer kapasitesi daha hızlı bir şekilde düşebilir.
5-Psikolojik durum: Gerek alışık olunan sosyal ortamdan, gerekse de ailelerin eskisi kadar bir araya gelememeleri, yaşlı nüfusta depresyonu tetikleyebilmektedir. Bazen sadece markete yada parka giderek kolayca atlatılabilecek bu depresif durum, ev gibi kapalı bir ortamda daha ciddi sıkıntılara yol açabilmektedir.