"AB ülkeleri samimi değil"

İSTANBUL (İHA) - Yurt Partisi (YP) Genel Başkanı Sadettin Tantan, Türkiye'ye üyelik tarihi vermeyen AB'yi eleştirerek, "AB ülkelerinin bu konuda samimi olduğuna inanmıyorum" dedi.

Partisinin milletvekili adayları ile İstanbul Hilton Otel'de bir araya gelen Tantan, "AB geçmişte idam cezasını gündeme getirerek, Türkiye'ye görüşme tarihi vermemişti. Şimdi idam cezası kaldırıldı, fakat bu sefer de işkence raporu masaya kondu. Türkiye'de işkence olduğu gerekçesiyle Türkiye'nin AB'ye girmesi için yapılması gereken görüşmeler yine yarıda kaldı. Önce idam cezası, sonra İşkence raporu sizce sırada ne var?" şeklindeki bir soruya, "AB ülkelerinin bu konuda samimi olduğuna inanmıyorum. AB süreci, Türkiye kamuoyunda bir siyasi malzeme olarak kullanıldı. Dış kamuoyunda ise lobi faaliyetleri şeklinde fazla çalışıldığı ifade edilemez. Türkiye kendi içinde yapması gerekenleri yaptı mı? diye baktığımız zaman, yapmadığını görüyoruz. AB bir standartlar birliği. O standartlar çerçevesinde Türkiye üye olabilir mi? Gerek idarede gerekse ekonomide temel ve özel kamu hizmetlerine baktığımızda, Türkiye'nin standartları olduğu söylenemez. Türkiye'nin bu standartları yapması için yapısal devrimler yapması gerekiyor. Bu yapılmadığı sürece AB Türkiye'yi içlerine almak niyetinde olmadığını, işkence, şu ya da bu diyerek değişik bahaneler ile Türkiye'yi bu noktada kendi içine almayacak" dedi.

Reklam
Reklam

"TÜRKİYE AB'YE GİRMEZSE BATMAZ" Dünyadaki terörist hareketlere ve sosyal hukuk hareketlerinin gelişimine bakıldığı zaman, Amerika'nın kendi ülkesine uygulanan terörü bir savaş sebebi saydığını belirten Tantan, "Türkiye 20-25 yıl terör ile mücadele etti. Türkiye'de terör eylemlerine karışanlar, gerek radikal anlamda gerekse liderleri ve kadroları ile Avrupa'da değişik ülkelerde refah içinde yaşamlarını hala devam ettiriyorlar. Ekonomik güçlerini oradan sağlıyorlar. 11 Eylül'den sonra Batı'da ve uluslararası değişik ülkelerde terörist faaliyetler içerisinde olan bütün grupların mal varlıklarına ve finansına el koyan hukuki yaptırımlar, Türkiye'ye yönelik saldırılarda kullanılmıyor. AB ülkeleri ve ABD, acaba terörist faaliyetleri kendi ülkesine yönelik tehdit olarak görürken, diğer ülkelerdeki işkence olaylarını nasıl dile getiriyor? Demokratik zemin üzerinde olmadığına göre o tehdit değil mi? Bunu sorgulamak lazım. Demek ki burada iyi niyet yok. Menfaat ön planda. AB kendi menfaatleri nerede ise onu gözetiyor. Halbuki Türkiye kendi standartlarını yakaladığı takdirde, AB kendisine gelip yalvaracak. Türkiye AB'ye girmezse batmaz. Siyasiler bunu söylüyor ama, sonuç ortada" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

"TÜRKİYE'NİN O BÖLGEDE KARAR VERİCİ OLMASI LAZIM" ABD'nın Irak'a yönelik muhtemel operasyonunu değerlendiren Sadettin Tantan, "Olası bir savaş bizim açımızdan büyük bir tehdittir. Türkiye 2500 yıllık tarihini göz ardı edemez. Türkiye'nin o bölgede karar verici olması lazım. Ama Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik çıkmaz, ülkenin hareket noktasında elini kolunu bağlıyor. Türkiye'nin bu çıkmaza sokulması tesadüf değil, bilinçli bir harekettir. Uzun yılardan beri Türkiye, üzerinde oynan oyunlar ile istikrarsızlığa itildi. Halkın beyni çalındı. Sokaktaki halk kendi topraklarında geleceğine yönelik tehdidin farkında değil" dedi.

"TÜRKİYE KENDİ SINIRLARI İÇİNDE BİR KÜRT DEVLETİ KURULMASI İLE KARŞI KARŞIYA" Bütün bu yaşananların tesadüf olmadığını da vurgulayan Tantan, "Türkiye borç batağına sürüklenirken, ulusal çıkarları düşünmeyen tekel medyası bunu büyük bir başarı gibi takdim etti. Halkın gerçek gündemini halktan kaçırdı. Bugün Türkiye, bölgesinde savaş tehdidi ile karşı karşıya. Kendi sınırları içinde bir Kürt Devleti kurulması ile karşı karşıya. Buna karşı devlet politikası, asla buna imkan verilmeyeceğini söylüyor. Tabii ki YP olarak böyle bir savaşa karşıyız" diyerek, Türkiye'nin savaş tehdidi ile karşı karşıya olduğu kaydetti.

Reklam
Reklam

"BİZ NE DERSEK TÜRKİYE ONU YAPACAK"
Türkiye'nin bölgede farklı bir politika izleyip izleyemeyeceğinin sorulması üzerine Sadettin Tantan, "ABD yayın organlarında, 'Türkiye'ye biz para veriyoruz' deniliyor. 3-4 sene öncesine kadar böyle yayınlar çıkmıyordu. Medyada çıkan haberlerde, 'Biz ne dersek Türkiye onu yapacak' şeklinde başlıklar atılıyor. Oradaki yetkililer çok onur kırıcı söylemler içine girmiş durumdalar. İşte bu, istikrarsızlığa bilinçli bir şekilde itildiğimizin nedeni. Türkiye kendi çıkarlarından asla taviz vermemeli. Kuzey Irak'ta oluşacak yeni bir devlet anlayışı, bir çıban gibi devam edecek. Buna Türkiye müsaade edemez. Türkiye kendisini kuşatan ülkeler açısında, ülkelerin güvenliği açısından ve komşu ülkeler açından, çevresindeki ülkeler ile dost olmaya çalışmalı. Çünkü Türkiye'nin komşu ülkeler ile dostluk ilişkilerinin iyi olması gerekir" diye konuştu.