NSA'nın, ülke içinde Amerikalıların internet üzerinden yazışmalarını depolaması, kuruma tanınan görev yetki alanının ihlali anlamına geliyor.
Dış İstihbarat Gözleme Mahkemesi'nin, (Foreign Intelligence Surveillance Act-FISA) 2011 yılında NSA'ya tanıdığı yetkilerin nasıl ihlal edildiği, gizliliği kaldırılan 86 sayfalık raporda açıklandı. Hakim John D. Bates tarafından hükümete gönderilen raporda, "mahkemenin izin verdiği bilgilerin toplanması ile kurumun yaptığı çalışmaların hacmi ve alanı itibariyle temelde zıt olduğu görüldü." ifadelerine yer verildi.
FISA, 2011 yılında NSA'ya ABD sorumluluğunda fiber optik kablolar üzerinden uluslar arası internet dolaşımını filtre etme hakkı tanıdı. NSA bu sayede yurt dışı sanal iletişimi takip etme ve elde edilen verileri depolama izni aldı. Ancak NSA'nın son üç yıldır, yurt dışına ilaveten ülke içindeki internet trafiğini de takip edip elde ettiği verileri depoladığı anlaşıldı. NSA'nın üç yılda, her yıl ortalama 56 bin ülke içi yazışmayı depoladığı öğrenildi. Ulusal Güvenlik Kurumu'nun Amerikalıların sanal ortamda yazışmalarını izlemesi ve verileri depolaması, ‘özel yaşam hakkını ihlal' olduğundan anayasaya aykırı.
Ulusal İstihbarat genel kurul üyesi Robert S. Litt, NSA'nın ülke içinde yazışma bilgilerini depolamasının ‘özel yaşamı' kasıtlı ihlal olmadığını savundu. NSA'nın izlemiş olduğu programı savunan yetkililer, düzenli raporlama sürecinin bir parçası olarak mahkemenin kendilerine tandığı veri toplama yöntemine uygun çalışmalarını sürdürdüklerini iddia etti. Kurum yetkilileri, sanal ortamda akan milyonlarca veri arasında ülke içindeki dolaşımların da olduğunu ancak bunun depolamada filtre edilmediğini ve bu sebeple de genelin içinde yer aldığını savundu. CİHAN