ABD'den Türkiye mesajları

ABD'nin başkenti Washington'da Ortadoğu Enstitüsü tarafından düzenlenen konferansta Türkiye ile ilgili çarpıcı yorumlar yapıldı.

Washington'da Ortadoğu Enstitüsü tarafından düzenlenen yıllık konferansta söz alan ABD Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Sloat, "Türkiye'nin göz kamaştıran ekonomik büyümesinde etkili olan unsurlardan biri de başlatılan demokratik reformlardı. Bu ekonomik büyümeyi sürdürmek için Türkiye'nin evrensel demokratik ilkelere bağlı kalması gerekir. Son aylarda yaşanan bazı siyasi gelişmelerin kaygı verici olduğunu görmemiz gerekiyor" dedi.

Türkiye'nin sınırlarında büyük tehditlerle karşı karşıya olduğunu altını çizen Sloat, "Amerika, Türkiye'deki gelişmelerle ilgilenmiyormuş gibi bir tavır alamaz. Çünkü bizler ancak açık toplum, açık siyasi sistem, açık ekonomi ve demokratik kurumların olduğu ve evrensel insan haklarına saygı duyan ülkelerin 21. Yüzyılda ileriye giden ülkeler olacağına inanıyoruz" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Konferansta söz alan emekli Büyükelçi Robert Ford ise, Türkiye'nin son zamanlarda İslamcı militanlara karşı sertleşen tutumuna da dikkati çekerek"Büyük bir değişim var" dedi.Türkiye'nin bunu "açık bir mesaj" vermek için yaptığını savunan Ford,Türkiye ile Batılı ülkeler arasında Türkiye üzerinden Suriye'ye geçen cihatçılar konusunda daha iyi bir işbirliğinin olduğunu gösteren bir dizi işaretin bulunduğunu da söyledi.

ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Pearson ise, "Türkiye'deki siyasi kaygı ve olumsuz gelişmeleri, tüm bölgedeki olası etkilerden ayrı tutamayız. Tüm dünyanın, bölgedeki soruna barışçı bir çözüm bulması için daha istikrarlı daha barışçı ve demokratik bir Türkiye'ye ihtiyacı var" sözlerini kullandı.

ABD'nin başkenti Washington'da Ortadoğu Enstitüsü tarafından düzenlenen yıllık konferansta Suriye savaşının Irak'a ve bölge ülkelerine etkileri ele alınırken Türkiye'nin Suriye özelinde bölgesel politikaları tartışılırken Türkiye'nin iç meselelerine ilişkin değerlendirmeler de yapıldı.

Reklam
Reklam

Amerika'nın Sesi'ne (VOA) göre,Konferansta söz alan Ortadoğu Enstitüsü uzmanı ve Türkiye'de görev yapmış olan emekli büyükelçi Robert Ford, Türkiye'nin Ortadoğu'daki kilit önemini vurgularken Türkiye'nin Suriye konusunda "bir yandan İslamcı militanlarla yakınlaşırken bir yandan da siyasi çözüme ağırlık verdiğini" öne sürdü. Ankara'nın diplomatik çabaları olmaksızın İkinci Cenevre Konferansı'nın düzenlenemeyeceğini belirten Ford, Türkiye'nin son zamanlarda İslamcı militanlara karşı sertleşen tutumuna da dikkati çekti. Ford şu görüşleri dile getirdi:

"Büyük bir değişim var. 3 Haziran günü Türkiye'nin El Nusra'yı terörist örgüt ilan etmesi önemli bir değişime işarettir. Bu biraz geç oldu, biz El Nusra'yı bir buçuk yıl önce terörist ilan ettik. Ama Türkiye bunu açık bir mesaj vermek için yaptı. Türkiye ile Batılı ülkeler arasında Türkiye üzerinden Suriye'ye geçen cihatçılar konusunda daha iyi bir işbirliği olduğunu gösteren bir dizi işaret var. Bu konudaki kaygılarımızı daha önce birçok kez dile getirmiştik.Ancak Türkler'in politikalarını tamamen değiştirdiğini de düşünmüyorum. Çünkü Türkiye hala Şam rejiminin bir şekilde devrilmesinden yana. Hepinizin bildiği gibi Suriye'nin kuzeyindeki isyancıların elinde daha sofistike silahlar var, bunlar Türkiye'nin onayı olmadan sınırı geçemez. Bu da bana silah sevkiyatının sona ermediğini gösteriyor."

Reklam
Reklam

"TÜRKİYE HALA VAZGEÇİLMEZ KONUMDA"

Amerika'nın eski Irak büyükelçilerinden Ford, bundan sonraki aşamada Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi'nin harekete geçmesi için baskı yapmaya devam edeceğini kaydetti. Ford'a göre, her ne kadar Türkiye'nin Suriye politikaları kaygı yaratsa da son gelişmeler ışığında Türkiye'nin hala yeri doldurulamaz bir konumu var. Ford, şunları söyledi:

"Suriye savaşıyla ilgili taraflara bakarsanız, Türkiye hala vazgeçilmez konumda. Bunun iki nedeni var. Birincisi, Suriye'deki muhaliflerle konuşmak istiyorsanız bunu sadece Türkler aracılığıyla yapabilirsiniz. Örneğin Ürdün bu konuda yeterli olamaz. İkincisi de mültecilere yönelik insani yardımlar. Suriye'de evlerini terketmek zorunda kalan 6,5 milyon mülteciye yardım yollayacaksanız, bunu da ancak Türkiye üzerinden yapabilirsiniz."

PEARSON: "BÖLGEDEKİ SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN BARIŞÇI VE DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE'YE İHTİYAÇ VAR"

2000-2003 yılları arasında ABD'nin Ankara büyükelçiliği görevini yürüten Robert Pearson da konuşmasında Ortadoğu'daki gelişmeler ışığında Türkiye-Amerika ilişkilerini değerlendirirken "Amerika'nınson 60 yıldır birinci önceliği Ortadoğu'da bir savaş çıkmasını engellemek oldu. Son üç yıldır biraz Obama'nın bu konudaki ataleti, biraz da Türkiye'nin atılımları bu savaş riskini yükseltti" savlarını öne sürdü.

Reklam
Reklam

"Türkiye'deki siyasi kaygı ve olumsuz gelişmeleri, tüm bölgedeki olası etkilerden ayrı tutamayız. Tüm dünyanın, bölgedeki soruna barışçı bir çözüm bulması için daha istikrarlı daha barışçı ve demokratik bir Türkiye'ye ihtiyacı var" diyen Pearson şu değerlendirmesini yaptı:

"Türkiye, Suriye ve bölgesel politikalarını belirlerken etnik Kürtler ile ilgili kaygılarını ön plana çıkardı. Bu nedenle PKK'nın Suriye ayağı PYD, etkisiz hale getirilmesi ve marjinalleştirilmesi gereken en büyük düşman olarak görüldü.Suriye politikası bu temel üzerine kuruldu. Ama şimdi IŞİD gibi daha büyük bir tehlike var ve bence bu tehdidin oluşmasından bir ölçüde Türkiye de sorumlu. Bu yüzden Türkiye Irak, Suriye ve hatta Türkiye'deki Kürtler için izlediği politikaları yeniden şekillendirmek zorunda kaldı."

SLOAT:"TÜRKİYESINIRLARINDA BÜYÜK TEHDİTLERLE KARŞI KARŞIYA"

Yıllık konferansın ana konuşmacılarından olan Güney Avrupa ve Doğu Akdeniz'den Sorumlu DışişleriMüsteşar Yardımcısı Amanda Sloat da, Başkan Barack Obama'nın göreve gelmesinden bu yana geçen sürede bölgesel tehditlerin daha da arttığını, işbirliği yapmanın gerekliğinin de her zamankinden daha fazla önem kazandığını söyledi.Sloat, Türkiye ile Amerika arasında zaman zaman çok ciddi görüş ayrılıkları oluştuğunu ancak ilişkilerin bunları samimi bir diyalogla ele almayı mümkün kılacak kadar güçlü olduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

VOA'ya göre, Türkiye'nin sınırlarında büyük tehditlerle karşı karşıya olduğunun altını çizen Sloat,hem bölgesel hem de uluslararası güveliği tehdit eden IŞİD'in Irak'taki ilerleyişini kaygıyla izlediklerini bildirdi. Sloat, sınır ötesi şiddet nedeniyle 70'den fazla vatandaşını kaybeden, 1 milyondan fazla mülteciye kapılarını açarak büyük bir mali külfet altına giren Türkiye'nin Suriye savaşının olumsuz etkilerini zaten hissettiğini de vurguladı.

Amanda Sloat, Türkiye'nin Suriye sorununa diplomatik çözüm bulma çabalarının da altını çizdiği konuşmasında bu yöndeki işbirliğinin devam etmesi gerektiğine de işaret etti.

"TÜRKİYE EVRENSEL DEMOKRATİK İLKELERE BAĞLI KALMALI"

İki ülke arasındaki artan ekonomik ve ticari işbirliğine de konuşmasında yer veren Sloat, bunda Türkiye'nin büyüyen ekonomisinin etkili olduğunu belirtti, bu büyümeyi hızlandıran reformların devam etmesi gerektiğini kaydetti. Sloat şöyle konuştu:

"Türkiye'nin göz kamaştıran ekonomik büyümesinde etkili olan unsurlardan biri de başlatılan demokratik reformlardı.Bu ekonomik büyümeyi sürdürmek için Türkiye'nin evrensel demokratik ilkelere bağlı kalması gerekir. Son aylarda yaşanan bazı siyasi gelişmelerin kaygı verici olduğunu görmemiz gerekiyor. Türkiye'de demokrasinin gidişatı, medya ve Internet özgürlüklerinin ne kadar güvence altında olduğu, hukukun üstünlüğü ilkesinin yeterince korunup-korunmadığı, bireylerin toplanma ve ifade özgürlükleri olup-olmadığı yargının bağımsızlığı ve azınlıkta olanların seslerine ne kadar kulak verildiği yolunda sorular doğdu. Başkan Yardımcısı Joe Biden'in da belirttiği gibi Amerika, Türkiye'deki gelişmelerle ilgilenmiyormuş gibi bir tavır alamaz. Çünkü bizler ancak açık toplum, açık siyasi sistem, açık ekonomi ve demokratik kurumların olduğu ve evrensel insan haklarına saygı duyan ülkelerin 21. Yüzyılda ileriye giden ülkeler olacağına inanıyoruz."

Reklam
Reklam

ABD Dışişleri yetkilisi Amanda Sloat, Amerika'nın Türkiye'nin içişlerine karışmak gibi bir düşüncesi olmasa da tüm dünya ülkeleri için dile getirilen şeffaf ve denetime açık yönetimlere destek ifadelerini dile getirmeyi sürdüreceğini söyledi.

Sloat, cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken devam eden siyasi tartışma sürecinin de Türkiye'yi daha güçlü ve daha başarılı bir demokrasiye götüreceğinden umutlu olduklarını da sözlerine ekledi.

(ANKA)

Anahtar Kelimeler: