ABDİran: Bir sonraki adım IŞİD'e karşı işbirliği mi?

Independent gazetesinin tecrübeli Orta Doğu muhabiri Patrick Cockburn, Irak'ın Necef kentinden gönderdiği haberde, İran ile varılan nükleer anlaşmanın bölgede IŞİD'e karşı verilen mücadelede de dengeleri değiştirebileceğini yazdı.

Independent gazetesinin tecrübeli Orta Doğu muhabiri Patrick Cockburn, Irak'ın güneyindeki Necef ve Kerbela kentlerindeki Şii milis grupların, İran'la varılan nükleer anlaşmayla Tahran-Washington ilişkilerinin güçleneceği görüşünde olduklarını yazdı.

Gazete Cockburn'ün yazısı ile ilgili olarak birinci sayfasında "Amerika, İran ve IŞİD'e karşı değişen savaş" ifadesini kullandı.

Yazı şu satırlarla başlıyor:

"Necef ve Kerbela'da, komşu ülke İran ile Batı arasında varılan anlaşmanın, ABD'yi de, Sünni cihatçı düşmanlarını Irak şehirlerinden uzaklaştırmaya çalışan Şii milislere destek vermeye yaklaştırabileceği algısı var."

Reklam
Reklam

Cockburn yazısında İran'ın, Irak'ın bazı kesimlerini işgal eden IŞİD'e karşı Şii milis güçlerini desteklediğine, ABD'nin ise hava saldırıları ve eğitimleri ile daha çok Irak ordusuna ve Kürt Peşmerge güçlerine destek verdiğine dikkat çekiyor.

"Necef ve Kerbela'da önde gelen Şii din adamları, nükleer anlaşmanın uygulamada ne sağlayacağı konusunda kesin fikirlere sahip değil. Ama bazıları, bunun ABD ve İran'ın IŞİD'e karşı daha kapsamlı bir askeri işbirliği yapmasının yolunu açacağına inanıyor" diyor Cockburn ve ekliyor:

"Necef'te üst düzey bir din adamı 'Bu, diplomasinin işe yaradığını gösteriyor. Şimdi herkesin, tüm dünyaya tehdit oluşturan IŞİD'in yok edilmesi için birleşmesi gerekiyor' dedi."

'ABD; S.Arabistan, Katar ve Türkiye'ye baskı yapmalı'"(…) Üst düzey Şii bir din adamı ABD'ye, Irak'a modern silahlar temin etmesi ve Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar'ın, IŞİD ile Suriye'deki El Kaide bağlantılı gruplara üstü kapalı askeri yardımlara son vermesi için baskı uygulaması çağrısında bulundu. Şii dini liderlerin bir diğer talebi de, başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelerin sınırlarını IŞİD'e katılmak için Irak ve Suriye'ye geçen gönüllü savaşçılara kapatmaları."

Reklam
Reklam

Patrick Cockburn yazısında, IŞİD'in 17 Mayıs'ta Irak'ın Ramadi kentini ele geçirmesi sonrası Bağdat yönetiminin önemli oranda Şii milis güçlerinden Haş-el Şabi'nin desteğine bağımlı olduğunu belirtiyor.

Ülkedeki Şii milislerin toplam 120 bin askeri olduğu sanılıyor. Büyük Ayetullah Ali El Sistani ile Necef ve Kerbela'daki Şii liderler, Irak siyasetinde her zaman etkin olmuş isimler. Zaten 33 milyonluk Irak nüfusunun yaklaşık üçte ikisi Şii.

Irak'ın üçte biri ise IŞİD'in kontrolünde. Gerek bu durum gerekse de yapılan yolsuzluklar, Başbakan Haydar El Abadi ve hükümetinin imajına zarar vermiş durumda.

Tüm bu noktalara dikkat çeken Patrick Cockburn'ün haberi şu satırlarla noktalanıyor:

"Sonuçta nükleer anlaşma, ABD ile İran'ın hemen IŞİD'e karşı daha kapsamlı bir işbirliğine gitmesi anlamına gelmeyebilir. Ancak anlaşma zamanla ABD'yi, İran'ın müttefikleri (Irak'taki Şii milisler ve Suriye ordusu) ile birlikte çalışma yolunda cesaretlendirebilir. Tabii amaç eğer IŞİD'in yeni zaferler kazanmasını önlemekse...

Reklam
Reklam

"Şii dini liderler ise temkinli. Ancak ABD'nin artık Suudi Arabistan ve Katar gibi geleneksel müttefikleri olan ve Suriye'de Sünnilerin domine ettiği isyancıları destekleyen Sünni ülkelerin yaklaşımını otomatik olarak desteklemeyeceğini umuyorlar."