Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü'nün (CIA) sorgu yöntemlerini yakından tanıyan istihbarat uzmanları, CIA'nın metal konteynerleri bir araya getirerek oluşturduğu gizli sorgulama merkezine götürülen ve yetkililerle işbirliği yapmayan esirlerin, kafalarına geçirilen siyah başlıklarla saatlerce ayakta kaldıklarını veya diz çökmek zorunda bırakıldıklarını açıkladı. Esirlerin kimi zaman, "stres ve baskı" teknikleri olarak bilinen, acı veren pozisyonlarda tutuldukları ve 24 saat ışık bombardımanına maruz bırakılarak uyumalarına izin verilmediği de belirtildi.
Washington Post'daki haberde, CIA yetkililerinin esirleri bazı durumlarda tercüman aracılığıyla sorgularken; kimi zaman da 'sahte bayrak' operasyonu düzenledikleri belirtiliyor. Bu uygulamalarda, sorgucular, sahte dekor ve kılıklar kullanarak esiri acımasızlığıyla ünlü bir ülkede tutulduğuna dair kandırmaya çalışıyorlar. Bir başka sorgu yöntemi de radikal Müslüman esirleri kadınlara sorgulatarak psikolojik olarak çökertmek.
İşbirliği yapmayan esirlerden bazıları için 'sahte bayrak' operasyonu gerçeğe dönüşüyor ve o esirler insan hakları organizasyonları tarafından işkence yaptığı bilinen ülkelerin istihbarat birimlerine devrediliyor.
İŞKENCEDEN YANA YETKİLİLER
Gazete, ABD'li yetkililerin esirlerin isimlerini, tam sayılarını ve nerede tutulduklarını kamuoyuna açıklamadığına ve sorgulama yöntemlerinden hemen hemen hiç söz edilmediğine dikkat çekti.
İşbirliğine razı olan esirlere ise "vücutlarını rahatlatıcı" olanaklar sunulduğu, dost gibi davranıldığı, saygı gösterildiği ve bazı durumlarda para verildiği kaydedildi.
Amerikan yönetimi resmi açıklamalarında işkenceyi kınarken, Washington Post, haberle ilgili görüşüne başvurduğu bazı eski istihbarat yetkilileri ve halen görevdeki 10 ulusal güvenlik yetkilisinin, esirlere karşı şiddet uygulanmasının doğru ve gerekli olduğu görüşünde olduklarını yazdı. Gazete, bu yöntemleri savunan görevlilerin, Amerikan halkının görüşlerini destekleyeceğinden emin olduklarını belirtirken, CIA'nın haberle ilgili yorum yapmadığını kaydetti.
Washington Post gazetesi, CIA'nın terör zanlılarını sorgulamak için Bagram dışında, denizaşırı topraklarda bir dizi gizli gözaltı merkezi kurduğunu, bunlardan birinin Hint Okyanusu'ndaki İngiliz adası Diego Garcia'da bulunduğunu bildirdi. Amerikalı yetkililerin açıklamalarına göre, 11 Eylül 2001'de düzenlenen terör saldırılarından sonra, dünya çapında El Kaide üyesi ya da yandaşı olmakla suçlanan yaklaşık 3 bin kişi gözaltına alınırken, bunlardan yaklaşık 625'i ABD'nin Küba'daki Guantanamo üssünde tutuluyor.