ANKARA (İHA) - Hükümet'in Avrupa Birliği'ne (AB) uyum çerçevesinde 17 Aralık Zirvesi'ne kadar Meclis'ten çıkarmayı hedeflediği kanunlardan bir tanesi olan Vakıflar Kanunu'nun taslağı şekillendi.
Vakıflar Kanunu Tasarısı Taslağı, Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt'ın koordine ve yönetiminde Vakıflar Genel Müdürlüğü Yeniden Yapılandırma ve Mevzuat Komisyonu tarafından hazırlanarak Başbakanlığa sunulma aşamasına getirildi. 13 Haziran 1934 tarihli ve 2762 sayılı Vakıflar Kanunu'nu yürürlükten kaldıracak olan Vakıflar Kanunu, AB'ye uyumu esas alan düzenlemeler içeriyor.
Vakıflar Kanunu Tasarısı Taslağı, Mazbut, Mülhak, Cemaatlere ve Esnafa Mahsus Vakıflar ile 1926 tarihli ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi ile 2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıfları ve Vakıflar Kurumunu kapsıyor. 81 madde ve 11 geçici maddeden oluşacak Kanunla, kendisine verilen görevleri yerine getirmek üzere, kamu tüzel kişiliğini haiz Başbakanlığa bağlı Vakıflar Kurumu kuruluyor. Başbakan, Vakıflar Kurumu'nun yönetimi ile ilgili yetkilerini gerekli gördüğü takdirde Devlet Bakanı vasıtasıyla kullanabilecek. Vakıflar Kurumu, merkez ve taşra teşkilatından oluşacak. Kurum, yurt içi ve yurt dışındaki vakıf eski eserlerini muhafaza ve ihya etmek, vakıfların amaçlarına uygun çalışmalarını sağlamak ve denetlemek, Mülhak Vakıfların yöneticilerini tayin etmek, vakıflarla ilgili konularda eğitim, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunmak, ulusal ve uluslararası koordinasyonu sağlamakla görevli olacak. Kurumun ana hizmet birimleri Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Dairesi Başkanlığı, Yatırım ve Emlak Dairesi Başkanlığı, Vakıf Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Hayır ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Finansman Dairesi Başkanlığı, Kültür, Tescil ve Kaçakçılık Dairesi Başkanlığı, Yurt Dışı İlişkiler Koordinasyon Dairesi Başkanlığı, Rehberlik ve Denetim Hizmetleri Dairesi Başkanlığı olacak. Vakıflar Kurumu'nun en üst seviyedeki karar organı Vakıflar Meclisi olacak. Meclis, Başkan, üç Başkan Yardımcısı ve bir Hukuk Müşaviri olmak üzere beş, Başbakanca atanacak beş, Yeni Vakıflarca seçilecek üç, Mülhak ve Cemaat Vakıflarınca seçilecek birer üye olmak üzere toplam on beş üyeden oluşacak. Meclisin başkanlığını Vakıflar Kurumu Başkanı yürütecek. Başkan, Meclisi temsile ve alınan kararları yürütmeye yetkili ve görevli olacak.
Vakıflar Kanunu Tasarısı Taslağı, 1926 yılından sonra Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıflar olarak tanımlanan yeni vakıfların, vakıf senetlerinde yazılı amaçlarını gerçekleştirmek amacıyla Vakıflar Kurumu tarafından belirlenecek esaslar çerçevesinde şube ve temsilcilik açmalarına ve üst kuruluş kurmalarına izin veriyor. Taslakta yabancıların Türkiye'de vakıf kurabilmeleri de öngörülüyor.
Vakıflarda hırsızlık, nitelikli hırsızlık, yağma, nitelikli yağma, dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, kaçakçılık, devletin güvenliğine ve kamu güvenine karşı işlenen suçlardan birinden mahkum olanlar yöneticilik yapamayacak. Vakıf yöneticisi seçildikten sonra bu suçlardan mahkum olanların yöneticiliği sona ercek. Mahkeme kararı ile görevinden alınan vakıf yöneticileri, başka bir vakfın da yöneticisi ise o vakıftaki görevinden de alınmış sayılacaklar ve beş yıl süreyle hiç bir vakfın yönetim ve denetim organlarında görev alamayacaklar.
TÜRK VAKIFLARI, YABANCI VAKIFLARLA İŞBİRLİĞİ YAPABİLECEK
Yeni vakıflar, senetlerinde hüküm bulunması şartıyla uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilecek, yurt dışında şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluşlar kurabilecek ve yurt dışında kurulmuş kuruluşlara üye olabilecekler. Yeni vakıflar, senetlerinde hüküm bulunması ve mülki idare amirliğine önceden bildirimde bulunmaları şartıyla yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi bağış ve yardım alabilecekler. Bildirimin şekli ve içeriği ise yönetmelikle düzenlenecek. Yeni vakıflar, yurt dışındaki benzer amaçlı vakıf ve derneklere bağış ve yardımda bulunabilecekler. Nakdi yardımların banka aracılığıyla alınması ve yapılması zorunlu olacak. Yabancı vakıflar, Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye'de faaliyette ve işbirliğinde bulunabilecek, şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluşlar kurabilecek ve kurulmuş üst kuruluşlara katılabilecekler. Yeni vakıflar, vakıf senedinde hüküm bulunması şartıyla amacını gerçekleştirmeye yardımcı olmak veya vakfa gelir temini amacıyla işletme ve şirket kurabilecek ve kurulmuş olan şirketlere katılabilecekler.
Taslağa göre vakıflarda iç denetim esas olacak. Vakıf, organları tarafından denetlenebileceği gibi, bağımsız denetim kuruluşlarına da denetim yaptırabilecek. Her yıl yapılacak iç denetim sonuçları bir rapor halinde Vakıflar Kurumu'na verilecek ve vakfın, işletmeleri ile sermayesinin yarısından fazlasına sahip olduğu iştiraklerinin amaca uygunluk denetimi Kurum tarafından yapılacak.
Vakıf eski eserlerin, restorasyon veya onarım karşılığı kiralama ve diğer kiralama işlemleri 1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine tabi olmayacak. Bu konularla ilgili usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenecek. Vakıflar adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz eski eserlerin bakım, onarım ve restore edilmesi, yaşatılması, çevre düzenlemesi ve kamulaştırılması dahil Vakıflar Kurumu'nun kontrolünde gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılacak harcamalar, bağış ve yardımlar ile sponsorluk harcamalarının tamamı Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahından düşülecek. Kuruluşunda veya kurulduktan sonra vakıflara bağışlanan taşınır ve taşınmaz mallar Veraset ve İntikal Vergisinden istisna tutulacak.
Yeni Vakıflar, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde, varlıklarını 150 milyar liraya çıkaracak ve vakıf senetlerini Türk Medeni Kanunu ile Vakıflar Kanunu'na uygun hale getirecekler. Bu şarta uymayan vakıfların tüzel kişilikleri hiçbir hükme gerek kalmaksızın sona erecek.
Cemaat Vakıflarının mal edinememeleri nedeniyle tapuda Nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar adına, vasiyet edilmiş veya bağışlanmış olup da halen hazine, bağışlayan veya vasiyet edenler adına kayıtlı taşınmazlar, tasarruflarında bulunduğunu belgelemek, üzerinde vakıf şerhi olmamak kaydıyla Kanun'un yürürlüğünden itibaren bir yıl içinde müracaat edilmesi halinde vakıf adına tescil olunacak.
VAKIFLARLARDA 'HESAP VEREBİLME' ANLAYIŞI HAKİM KILINACAK
Türkiye'de bugün 1926 tarihinden önce kurulmuş, yönetimi ve denetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen 39 bin 850 mazbut vakıf, 1926 tarihinden önce kurulmuş, vakfedenlerin soyundan gelenler tarafından yönetilen ve denetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan 303 mülhak vakıf, padişah fermanlarıyla kurulan, 1936 tarihinden önce verilen beyanname ile vakıf olarak tanınan ve cemaatleri tarafından seçilen yönetim kurulları tarafından yönetilen 161 adet cemaat vakfı, 1936 tarihinden önce kurulan ve esnaflar tarafından seçilen kişiler tarafından yönetilen bir esnaf vakfı, 1926 tarihinden sonra Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan 4530 yeni vakıf bulunuyor.
Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Vakıflar Kanunu Tasarısı Taslağı ile vakıfların çağdaş yapıya kavuşturulması, yeni vakıfların kendi aralarında üst kuruluşlar oluşturarak uluslararası benzer örgütlerle işbirliği yapabilmesi, toplumda saydamlığın sağlanması, vakıfların dağınık mevzuatının bir araya getirilmesi, AB süreci içindeki Türkiye'de katılımcı, saydam, hesap verilebilir, insan hak ve özgürlüklerini esas alan bir vakıf anlayışının oluşturulması, vakıf hizmetlerinin adil, süratli, kaliteli, etkili ve verimli bir şekilde yerine getirilebilmesi, Vakıflar Genel Müdürlüğünün görev, yetki ve sorumluluklarının belirlenmesi, modern kamu yönetimi anlayışına uygun vakıflar teşkilatının yeniden yapılanması ve vakıf hizmetlerine ilişkin temel ilke ve esasların belirlenmesinin amaçlandığı vurgulanıyor. Vakıf yönetimi zihniyetinde, yaklaşımında ve yöntemleri ile organizasyon yapısında köklü değişiklikler öngören taslakla, kapsamlı bir çerçeve ve uzun vadeli bir perspektif içinde, vakıflarda 'demokratik ve iyi yönetişim' ilkelerinin hayata geçirilmesi hedefleniyor.