LEFKOŞA (İHA) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Bazı insanlar, bazı arkadaşlar KKTC'nin varolmaya devam edeceği zannı içerisindedir. Halbuki Annan Planı'nın felsefesi, sanki hiçbir zaman KKTC olmamış gibi bir yaklaşım içerisindedir" dedi.
Annan Planı temelinde Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla bugün GKRY Lideri Tasos Papadopulos'la 13. kez biraraya gelen KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, görüşmenin ardından basın açıklaması yaptı. Denktaş, "Bugünkü görüşmelerde, referandum konusunda anayasal zorluklar vardı, bunlara değindik" diye konuştu.
"'İki ayağın bir pabuca sığması' düşüncesi devam etmektedir. Acele işe şeytan karışır" diyen Denktaş, "Bir halkın geleceği tayin edilecektir ama zaman bizi zorlamaktadır. Biz yine bu geçici dönemi gündeme getirdik" şeklinde konuştu.
AB yasaları ile uyum sağlamak için zamana ihtiyaçları olduğunu ifade eden Denktaş, "AB ile yakın işbirliği gerekmektedir. Dolayısı ile 'AB komiserliği görevine bir Türk'ün atanması doğru olur' dedik. Komiser de, bir Türk bir Rum olacak. 'Türk'ten başlasın' dedik. Bu konu ile ilgili belgemizi verdik" dedi.
Denktaş, "'Kurucu devletlerin borçları meselesi var. Her iki devletin Ayrı ayrı borçları vardır. Bu borçları yararlanan tarafların, kurucu devletlerin vermesi gerekir. Bunu paylaşmanın anlamı yok' dedik" diye konuştu.
"Güvenlik konusunda, Rum tarafının yaklaşımı kabul edilemez" diyen Denktaş, "Bizi güvensizlikle başbaşa bırakan bir belgedir. Güvenlik konusunda tatmin edilmesi gereken taraf biziz. 1963'ten beri yaşanan olayları bizim başlatmadığımızı düşünmeleri gerekir" şeklinde konuştu.
Adada bulundurulacak polis sayısını görüştüklerini ifade eden Denktaş, "Bin 700 kadar polisimiz var. Biz arttırmamamız gerektiğini düşünürken, bunlar yeterli olduğunu söylüyor. İlginç olan taraf; bize bin 700, onlara 3 bin polis uygun görülüyor. 7 bin kadar BM gücü getirmek istiyorlar adaya. Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir örnek yoktur. Bunun nedenini sorduk. 'Başlangıçta çetin olaylar bekliyoruz'dediler. 30 yıldır hiç bir olay beklenmeyen memlekette barış olacaksa bu olaylar niyedir? 'Tedbirli olmak lazım' diyorlar. Bu BM güçlerine icra yetkisi verilmesi düşündürücü ve kabul edilemezdir" dedi.
Yarın için toplantı olmayacağını belirten Denktaş, müzakerelere 1 gün ara vereceklerini belirterek, "De Soto, Yunanistan'a gidip gelecekmiş bunu öğrendik. Bundan sonraki toplantı Cuma günü saat 10.00'da yapılacak. Ne istedik, Rumlar ne istiyor şeklinde şematik çalışma içerisindeyiz. Yakında halkımıza sunacağız" diye konuştu.
Denktaş, "Bazılarına göre, referandum yasası meclisten geçeceğine göre, meclis devleti yok edecek bir referandum için cevaz veremez. Meclisin asgari 3'te 2'sinin oy vermesi lazım. Ama bizim anayasamızın değiştirilemez maddeleri vardır. Yasal bir sorunla karşı karşıyayız. De Soto'ya göre halk karar verecektir, halka soracaksınız. Halk ne isterse o olacak. Halk ne bilecek bu 3-4 hafta içinde? Planı mı bilecek, anayasayı mı bilecek? Düşüneceğimiz şey bundan sonra ne olacağımızdır. Devletimizin ne olacağıdır. Hangi statü ile bizi AB'ye götürmek istemektedirler" şeklinde konuştu.
"'Türkler'e AB havucu gösterilince koşa koşa geleceklerdir' inancıyla, bizim imzamızı alarak yaptıklarını meşrulaştırmak istemektedirler" diyen Denktaş, "İnsaflı olmalarını istiyoruz. Halkımızın hayatı ve geleceği ile kumar oynayamayız. Herkes kendi durumunu düşünüp, bir huzursuzluk içerisine girmesin. Yanlış kararlar vermesin. Her şeyimize sahip çıkalım. Eğer biz 'Kendi tapumuz geçersiz' dersek, elbette ki değeri kalmaz. Bunun bilinci içerisinde olmak lazım. Halkımız gerçekleri görünce doğruyu seçecektir. Ev sahibi ve uşak mıyız yoksa iki ev sahibi miyiz? Bunların belirlenmesi lazım" ifadelerini kullandı.