Acelecilik şiddete neden oluyor

SAMSUN (İHA) - Aceleciliğin ve yaşanan herhangi bir soruna hemen çözüm üretmek düşüncesinin şiddeti körüklediği, bazen sorunları orta yerde bırakmanın faydalı olacağı bildirildi.

Psikiyatr Dr. Yıldız Başar, Tokat ve Afyonkarahisar'da yaşanan cinayet olaylarını gerçekleştiren faillerin "akıl hastası" belirtilerini göstermediğini, her iki olayda çözümsüzlük ve çaresizlik bulunduğunu savundu. Problemleri çözmekte zorlanan kişilerin şiddete yöneldiğini söyleyen Dr. Başar, "Halbuki kişi kontrollü olmalı ve 'Bu da geçer' diyerek sorunu orta yerde bırakmalı. Çözüm için acele etmemeli. Çünkü acelecilik kötü sonuçlara neden olur. Rahatladıktan sonra mantıklı bir şekilde çözüm üretilmeye çalışılmalı" dedi.

Reklam
Reklam

Silahın ve öldürmenin çare gibi görülmesinin son derece yanlış olduğuna dikkat çeken Dr. Başar, "İnsanlar olumlu düşünmeli ve konuşmalı. Bizim toplumumuzda, 'Asarım, keserim, yakarım, öldürürüm' gibi kelimeler son derece fazla kullanılıyor. Kişi diline hakim olsa ve öfkesinin geçmesini beklese çevresine acı yaşatmaz. Her zaman farklı çözüm yolları vardır. Sinir anında bu çözüm yolları akla gelmeyebilir. O nedenle sakin olup öfke kontrol altına alınmalı ve sağlıklı düşünülmesi gereken ortamın oluşması beklenmeli, acele edilmemeli" diye konuştu.

Tokat ve Afyonkarahisar'da yaşanan cinayet örneklerinde öfkelenen taraflara işaret eden Dr. Başar, "Her iki olayın failinin yanında silah olmasaydı belki kavga olacaktı, birbirlerini döveceklerdi ama çok fazla kişi ölmemiş olacaktı. Artık silah taşımayı bırakmalıyız" dedi. Antisosyal eğilimleri olan, problemleri çözmekte zorlanan ve çok kolay çözüm üretemeyen insanlarda şiddete meyil olduğu gerçeğinin altını çizen Dr. Başar, "Günümüzde her bakımdan insanlar stresle boğuşuyor. İş yoğunluğu ve ekonomik sıkıntılar aile ve çevre şartlarını olumsuz etkiliyor. İnsanlar beklentilerine ulaşamayınca strese giriyor ve çevrelerine zarar verebiliyor. Halbuki her insan isteklerinin her zaman gerçekleşmeyeceğini bilmeli. Zaten her insan her istediğine ulaşabilse dünya yaşanmaz olur. Denge bozulur. Öncelikle bunu anlamalıyız. Her olayda sağlıklı çözüm buluncaya kadar sorunu orta yerde bırakmak ve acele etmemek en doğrusu. Bir de insan kendini rahatlatacak yöntemlere yönelmeli. Örneğin dua bunlardan biridir. Dua, stresi yenmek için önemli yollardan biridir" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Şiddette kış mevsiminin de etkisi bulunduğuna değinen Başar, kışın insanların güneşten uzak kaldığı, daha çok kapalı ortamlarda bulunduğu ve sosyal aktivitesi kısıtlandığı için depresyona girebildiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"İnsanlar, hangi mevsimde olursa olsun çok uyumamalı, çok uyumak anlayışı daraltır. Aceleci olmamalı. Dua etmeli ve karşılaştıkları sorunlar karşısında 'Bu da geçer' diyerek kendini rahatlatmalı. Sorunları sakin anını gözeterek çözmeye çalışmalı. Çıkış yolu bulamadığı zamanlarda ise çevresine, güvendiği kişilere danışmalı."