Acıbadem Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr.Mustafa Koray Lenk, çocuklarda ateş süresinin uzadıkça korku ve paniğe dönüşebildiğini belirterek “Yüksek ateşten korkmak yerine ateşin neden yükseldiğinin anlaşılması ve ateşli çocuğa yaklaşımı bilmek önem taşımaktadır" dedi.ATEŞ BİR HASTALIK OLMAYIP BİR BULGUDURBugün için çocuk acillere ve polikliniklere en sık başvuru nedenini ateşin oluşturmakta olduğunu ifade eden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Koray Lenk, tüm çocukluk çağı acil başvurularının yüzde 30'undan fazlasının ateş yakınması ile olduğunu ve çocuk poliklinikleri başvurularının yüzde10 ile yüzde 20'sinde ise esas yakınmanın ateş olduğunu kaydetti.Ateşin, hastalıklarda organizmanın bağışıklık yanıtı, savunma düzeneğinin bir parçası olmasına karşın ailelerde ciddi korku ve kaygıya neden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Lenk şunları söyledi:“Ateş süresi uzadıkça korku bazen paniğe dönüşebilmektedir. Bu durum, ailenin yanısıra doktorları da etkilemekte, kaygı ve panik hali ateşi düşürmek için kimi zaman gereksiz, kimi zaman da hastaya zararlı olabilecek uygulamaların yapılmasına neden olmaktadır. Bu yanlış tutum ve uygulamaların en başında da antibiyotiklerin ateş düşürücü olarak kullanılması gelmektedir. Ateş bir hastalık olmayıp bir bulgudur. Ateşli bir çocukta bu bulgunun ortadan kaldırılması için, ateşe neden olan esas hastalığın ortaya çıkarılması gerekmektedir.”NORMAL VÜCUT ISISI KOLTUKALTINDAN 36,5-37 DERECEAteşin vücut ısısında yükselme olarak tanımlanmakta olduğunu kaydeden Lenk, “Normal vücut ısısı ölçümün yapıldığı zamana ve ısının alındığı vücut bölgesine göre değişmektedir. Normal vücut ısısı koltukaltından 36,5-37 derece, ağızdan 37,5 derece, kulak zarından 37,5 derece ve makattan 38 derecedir. Bu derecelerin üstü ateş olarak tanımlanır” diye konuştu.Lenk, kullanımda çok farklı ateş ölçüm cihazlarının bulunmakta olduğunu belirterek şunları söyledi:“Ateş ölçerler kullanılarak çocukların ateşleri koltuk altından, ağızdan, kulak zarından ve makattan ölçülebilmektedir. En eski ve en çok bilineni civalı cam termometrelerdir. Son yıllarda gündeme gelen civa zehirlenmeleri ile ilgili kaygılar bu tip termometrelerin kullanımının sorgulanmasına neden olmuş ve kullanımı sınırlandırılmıştır. Son yıllarda özellikle ev kullanımlarında yaygınlaşmış ve ölçüm tamamlandığında sesli uyarı veren, kullanım kolaylıklarına sahip ve kolay okunabilen ekranları ile dijital termometreler ön plandadır. Özellikle koltuk altı ve ağızdan ateş ölçümlerinde kullanılan bu termometrelerde en önemli sorun zamanla ölçüm duyarlılıklarını kaybetmeleridir. Koltukaltından ateş ölçümlerinin, güvenli, kolay ve hastaya çok rahatsızlık vermeden uygulanabilir olması önemli avantajlarıdır. Ancak, özellikle, ateşin yükselmeye başlaması ile birlikte küçük uç damarlarda kasılma geliştiği için koltuk altı ateş ölçümlerinde hata oranı artmaktadır.”YÜKSEK ATEŞLİ BEBEKLERİN DOKTOR TARAFINDAN GÖRÜLMESİ GEREKİYOR1-30 gün arası bebeklerde ateşin yüksekliği kadar düşük vücut ısısının da önemli olduğunu vurgulayan Lenk, bu dönemdeki her bebeğin doktor tarafından görülmesi gerektiğini ifade ederek, ateşin 38 derece ve üstü olduğu 3 aylıktan küçük bebeklerin de yine doktor tarafından görülmesi gerektiğini kaydetti.38-39 derece arasındaki ateşlerde hastalık yapıcı mikroorganizmaların rahat çoğalamadığını açıklayan Lenk, “Canlılıklarını kaybederler. Özellikle ateş yükselmeye başladığında bu yanıt daha belirgindir. Aslında ateş bir hastalık olmayıp sadece bir bulgudur. Ateşi tedavi edemeyiz. Önemli olan ateşe neden olan etkeni veya hastalığı bulmak ve ona özgül tedaviyi vermemiz gerekmektedir. Tabiiki çok yüksek ateşlerde doktora ulaşıncaya dek uygun birtakım girişimlerle ve/veya ateş düşürücü ilaçlarla, yüksek olan ateşi daha uygun düzeylere indirmemiz gerekebilir. Evde uygulanabilecek bu girişimler ile belki de hiç ilaç kullanmadan ateşi daha uygun düzeylere indirmek gerçekleşebilecektir. Oda ısısını 22-24 derece arasında tutmak, ateşli çocuğun üzerindeki giysileri çıkarmak ve üzerini örtmemek gerekir. Ateş, solunum sayısını arttırarak sıvı kaybı oluşturur. Bu nedenle ateşli çocuklara bol miktarda sıvı (su, meyve suyu, ayran, çorba gibi)verilmelidir. Fizik aktivite ile karaciğer ve kaslarda ısı yapımı olacağından aşırı fizik aktiviteden kaçınılmalıdır. Gerekirse ısısı 29-31 derece olan su ile banyo yaptırılmalı veya belirtilen ısıda su ile doldurulmuş küvetler içerisinde ortalama 15-20 dakika kadar bekletilmelidir. Soğuk su ile banyo yaptırıldığında etraf damarlarda kasılma meydana geleceğinden ateşin düşmesi mümkün olmayacak hatta daha da artacaktır. Ateş düşürücü ilaç kullanımının önerildiği ateş sınırı 39-39,5 derece olmalıdır. Bunun için doktorunuzun önerdiği ilaçları, kilo başına hesaplanarak bulunan dozlarda vermemiz gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz