Bakan Atalay, Habertürk Televizyonu Ankara Temsilcisi Ünsal Ünlü’nün sorularını yanıtladı. İstanbul’daki IMF protestolarında polisin eylemcilere sert müdahalesine ilişkin Atalay, basın bildirisi açıklamak isteyen, protesto etmek isteyen gruplar için yer tahsis ettiklerini, huzur içinde bazı basın açıklamalarının da olduğunu ancak ellerinde taşlarla bankaların camlarını kıran, vatandaşlara zarar veren grupların da olduğunu ifade ederek “Bu protesto değil, bu saldırı” dedi. Polisin bu görüntüleri vermesini istemediklerini bildiren Atalay, gücün orantısız kullanıldığını düşünmediklerini, vatandaşlara zarar verilmesini önlemek zorunda olduklarını dile getirdi. Son iki yılda polisin vatandaşa davranışında ciddi değişiklikler olduğunu, polisin vatandaşa daha yardımcı, daha değer veren bir tavır içinde olduğunu söyleyen Atalay, son günlerde polis tarafından şiddete maruz kalan, darp edilen vatandaşlarla ilgili olarak bu olayların hepsinin tekil olaylar olduğunu, polisin hepsini bağlamayacağını, böyle olaylara karışan polisler hakkında hemen işlem yapıldığını ifade etti.
Emniyet içinde farklı grupların çekişmesinin olup olmadığı sorusuna ise Atalay, “Biz ona müsaade etmeyiz” dedi.
Bakan Atalay, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi’nin vurulmasında ilk gün görülen tabloda olayın siyasi ya da terör boyutunun olmadığının görüldüğünü, bundan sonrasını yargının netleştireceğini belirtti.
‘Demokratik açılım’ çalışmalarının bütün yoğunluğuyla sürdürüldüğünü bildiren Atalay,
“Önümüzdeki hafta da 3 toplantı var. Önce Suriye'deyiz 13 Ekim’de orada muhatabımız bakanlarla görüşeceğiz. 14 Ekim’de Mısır’da Irak’a komşu ülkelerin içişleri bakanları toplantıları var. O ülkelerin desteğini almamız bizim için çok önemli. Sonra da 15 Ekim'de Başbakan'ımızın başkanlığında bir heyetle Bağdat'ta olacağız. Anlaşmalar imzalanacak. Bunu Kuzey Irak'la bağlantılı görüyoruz. Başbakan'ın planı Ekim'in ikinci yarısında Meclis'te bu konuyu gündeme getirmek” diye konuştu.
Bakan Atalay, Başbakan Erdoğan’ın CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a mektubunun bir iki gün içinde CHP’ye ulaşacağını açıkladı.
‘Demokratik açılım’la ilgili çalışmaları büyük ölçüde tamamladıklarını, değişik kesimlerin katkısını almaya devam ettiklerini belirten Atalay, ‘açılım’a desteğin giderek arttığını ifade etti. Türkiye’nin geleceği için herkesi bu sürece katkı vermeye çağıran Atalay, Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu, kendi içindeki sorunlarla boğuşmaya son vermesi gerektiğini ifade etti.
DTP’li milletvekillerinin ifade kriziyle ilgili ise Bakan Atalay, “Bizim dileğimiz bu konuyu meclis halletsin. Milletvekillerimiz yargıya götürülmesin. Bu konuda bir atmosfer de var. Bizim yürüttüğümüz kardeşlik, demokratik açılım, birlik çalışmamızın içinde bu da olsun. Bu süreçte bunu da halledelim” diye konuştu.
Bakan Atalay, DTP’yi sürece daha fazla katkı vermeye çağırarak “Biz Hükümet olarak, parti olarak Meclis’i çok önemsiyoruz. Millet iradesini ve meclis çatısını çok önemsiyoruz. Bütün siyasi aktörlerin bu sürece katkı vermesini istiyoruz. Millet iradesi ve milletin temsilcisi olan Meclis’teki partilerdir. DTP de bunların içinde. Daha fazla katkı vermelerini diliyoruz. Siyasi parti olarak kendileri için de, siyaset kurumunun güçlenmesi için de önemli” görüşünü belirtti. (ANKA)