Türk Büro-sen Mersin şube başkanı Mustafa Aşiret “Bilindiği üzere TBMM’de olması gereken yetkiler hükümete devredilmiş ve iktidar aldığı KHK çıkarma yetkisiyle 100’ü aşkın kararname çıkartılmıştır.” dedi
Sendika şube başkanı Aşiret sözlerine şöyle devam etti. Aşiret “Yüce Meclise getirilmeden, sendikaların ve sosyal tarafların görüş ve katkısı alınmadan, hatta millet iradesi hiçe sayılarak milletvekillerinden de kaçırılarak “ben yaptım” oldu mantığı ile yapılan yeni düzenlemelerle, kamu kurumlarında değişiklikler yapıldı.”dedi.
Türk Büro-sen Mersin şube başkanı Mustafa Aşiret, “ Bazı Bakanlıklarda kadrolar tümüyle kaldırıldı. Yeni atamalar yapıldı. İstenmeyen yöneticiler ile mahkeme kararları ile görevlerine yeniden dönenlerden kurtulundu.
Özellikle Şube Müdürlüğü, Daire Başkanlığı, Müdür Yardımcılığı hatta ilçe müdürlüğü gibi kadrolar kaldırıldı. Birçok unvanda çalışanlar “araştırmacı” yapıldı.
Siyasi iradenin “Ben yaptım oldu” mantığı öyle boyutlara ulaştı ki; bir gün önce çıkartılan KHK’de verilen haklar, bir gün sonra çıkartılan 666 sayılı KHK ile geri alındı.
Bırakın 2023 yılını bir gün sonrasını göremeyen bir irade ile karşı karşıyayız.
666 Sayılı KHK, Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Türkiye İş Kurumu, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı gibi bir çok kurumda haksızlık ve adaletsizlikler meydana getirmiştir.”dedi
Türk Büro-sen Mersin şube başkanı Mustafa Aşiret, “Hükümet, 666 Sayılı KHK’yı düzenlerken çalışanların en büyük beklentisi olan ek ödemelerim emekliliğe yansıtılması talebimizi görmezlikten gelerek, bütün çalışanları bir kere daha hayal kırıklığına uğratmıştır.
Memurlara eşit işe eşit ücret verdiğini söyleyen hükümet, üst bürokratların maaşına %30’lara varan zamlar yaparak, bürokratları ihya ederken, ek ödemesi düşük olan diğer çalışanlara göstermelik bir artış sağlamıştır. Başta maliye bakanlığı olmak üzere birçok kamu kurumunda çalışan memur ise hak mahrumiyetine uğramıştır. Bir kısım kazanımları da ellerinden alınmıştır.”dedi.
Açıklamalarına devameden Aşiret, “Bildiğiniz üzere, 2005 yılında Maliye Bakanlığı, Dünya Bankası ve IMF’nin dayatması sonucu yeniden yapılandırılmış, Gelir ve Gider diye ikiye ayrılmıştır.
Her zaman olduğu gibi sosyal tarafların görüşü alınmadan yapılan bu yapılandırma sonucunda, aynı işi yapan memurlar arasında ücret adaletsizliği yaratılmıştır. Bu adaletsizliğin giderilmesi için yıllarca mücadele eden, her platformda konuyu dile getiren sendikamızın talepleri dikkate alınmamıştır. 666 sayılı KHK ile düzeltilmeyen bu adaletsizlik halen devam etmektedir.
Bir adaletsizlikte uzamanlar arasında yaşanmaktadır.2010 yılında Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki tüm uzmanların haklarının eşitleneceği söylemiyle yola çıkan hükümetten, bu düzenlemeye ayrım yapılmaksızın bütün uzmanların dahil edilmesi
talebimizin “düzenleme yapılırken dikkate alınacağını” beyan edenler, 666 sayılı
KHK’yi düzenlerken, taşrada çalışan uzmanları dahil etmeyerek yeni bir adaletsizliğe
yol açmışlardır.
Ayrıca, muhakemat memurlarının vekalet ücretlerinden almış oldukları ilaveödemeleri de kaldırmışlardır.
Bu KHK ile yok sayılan bir başka kesimde Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığında görev yapan; Şube Müdürleri, Müdürler ve Müdür Yardımcıları olmuştur.
Kamu düzeninde hiç görülmeyen bir düzenleme ile kontrolörler ve denetim elemanları uzman yapılmıştır. Kontrolörler Maliye Bakanlığı uzmanı, Milli Emlak
veMuhasebe Denetmenleri Defterdarlık Uzmanı yapılarak statüleri ellerinden
alınmıştır.
666 sayılı KHK’nın neresine bakarsanız bakın Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresi çalışanları mağdur edilmiştir.Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek’e sesleniyoruz;
Bütün bu yaşanan olumsuzlukları gidermek için mesai arkadaşlarımıza sahip çıkalım. Mağduriyetlerini ortadan kaldırmak, tüm Maliye çalışanlarını mutlu edecektir.
Ayrıca; Maliye Bakanlığı Merkez ve taşrada yaşanan fazla çalışma ayrımını kaldırarak hakkaniyeti sağlayın. Hizmetliler ve özürlülere yönelik görevde yükselme sınavlarını bir an önce açın.Bir kaç gündür kamu çalışanlarını derinden üzen bir konuda da düşüncelerimizi ifade etmek istiyorum.
Bir sendikayı ziyaret eden Bakan Bülent Arınç, demokrasimiz ve sendikacılığımız adına bir konuşma yapmış. “4688 sayılı yasada değişiklik yapılacak ve Memur-Sen'in görüşleri, mücadelesi doğrultusunda yasa değişikliği yapılıp toplu sözleşme imzalanacak. Şimdi sonuçlar ortaya çıkınca çelişkiye, paradoksa bakınız, 'hayır, toplu sözleşme olmasın' diye sandığa gidip 'hayır' oyu kullanan ve 'hayır' oyu verilmesini isteyenler 'hadi bakalım toplu sözleşmeye başlayalım' dediler. Buna sadece Memur-Sen'in hakkı var.”
Bu sözlerini şöyle anlayabiliriz, “İyi ki diğer sendikalar yok, Memur Sen ile al gülüm ver gülüm güzel bir toplu sözleşme yaparız.” İfadeleriyle, Türkiye Kamu-Sen’in ne kadar haklı olduğunu bir kere daha ortaya koymuştur.
Türkiye Kamu Sen olarak Arınç’a şunu bir kere daha hatırlatıyoruz, bu yaptığınız açıklamalar hem Anayasa hem de kanunlarımız önünde suçtur. Vatandaşları oylarının rengine göre değerlendirmek sizin hakkınız da, haddiniz de değildir.”dedi.
Türk Büro-sen Mersin şube başkanı Mustafa Aşiret, “ Hükümeti ve Maliye Bakanını buradan son defa uyarıyoruz. Yukarıda izahına çalıştığımız olumsuzlukların giderilmemesi, taleplerimizin karşılanmaması halinde, Türkiye genelinde her türlü demokratik tepkimizi ortaya koyacağımızı, bu nedenle yaşanacak olumsuzların sorumlusunun çözüm üretmemekte direnen, hükümet ve Sayın Bakanın olacağını ilan ediyor.”dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz