Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Sosyolog Dr. İhsan Çetin, Adana’nın, çarpık imarlaşma, alt yapı gibi sorunlarının yanında ‘kent kimliğine’ ilişkin sıkıntılarının bulunduğunu söyledi. Her şehrin tarihsellik içerisinde geliştiği bir kimliğinin olduğunu ifade eden Dr. Çetin, bu yapıyı yansıtan çeşitli nesneler ve sembollerin varlığına işaret etti. Kentin kimliği ve vitrini olan bu özelliklerin o yer anıldığında ilk akla gelen unsurlar olduğunu hatırlatan Çetin, 1950’li yıllardan itibaren Türkiye’de ilk iç göçlerin gerçekleştiği Adana’da o dönem itibariyle sanayileşmenin yaşandığına dikkat çekti.
Sanayileşmenin borçlu olduğu Çukurova Deltası'nın birçok şeyi ifade ettiğini dile getiren Dr. İhsan Çetin, “Pamuk, narenciye, kavun, karpuz gibi onlarca tarımsal ürün bu bereketli topraklarında yetişmiştir. Romanlara konu olmuştur. Bunun yanında Adana’nın tarihsellik içinde barındırdığı çeşitli topluluklar, kültürler, yapılar yer almakta. Taşköprü, Büyük Saat ve bunun gibi somut ve soyut kültürel miraslar Adana’nın kimliğini oluşturan çeşitli bileşenleri ifade etmektedir.” dedi.
Bu anlamda ilin değerlerini yeniden ‘yaşatılabilir ve görünür’ hale getirmenin birincil politikalardan birisi olması gerektiğinin altını çizen Çetin, işe tanınan veya tanınmayan; çoğunluğu siyasi birer figür olan kişilerin adını taşıyan bulvar ve cadde isimlerinin değiştirilmesinden başlanabileceğini anlattı.
Bunların yerine kentin kimliğini çağrıştıracak isimlerin verilmesini öneren Çetin, “Adana’da önemli bulvar ve cadde isimlerine bakın, işgüzarlıktan başka bir şey göremezsiniz. Örneğin, Kenan Evren, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Alparslan Türkeş, Bülent Ecevit, Adnan Menderes, Türkmenbaşı. Bunların tamamı siyasi figürler. Bir de çok az insanın tanıdığı diğer isimler var: Galip Avşaroğlu, Fazlı Meto, Dr. Sadık Ahmet, Çoban Yurtçu, Zahit Akdağ. Bu isimleri kaçımız tanıyoruz? Neye dayanarak bu isimler bulvarlara verildi?” diye sordu.
Şahıs isimleri verilecekse, Adana’ya mal olmuş kişi adlarının tercih edilmesinin daha doğru bir davranış olacağını savunan Çetin, “Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Yılmaz Güney siyasi isimlerden daha mı önemsiz? Bu isimlerin verildiği bir tek cadde sokak var mıdır Adana’da? Belediye meclisi karar verirken hiç kimsenin aklına bu isimler gelmedi mi?” eleştirisini yaptı.
İnsanların gündelik yaşamda adres tariflerinde, buluşma noktalarında sıklıkla kullandıkları cadde ve bulvar isimlerinin yalnızca belediye meclislerince belirlenmemesi gerektiğini savunan Çetin, bu kararlarda sivil toplum örgütleri ve ilgili muhitin sakinlerinin de onayının alınmasını istedi. Çetin, şahıs isimlerinin şehrin çeşitli mekânlarına verilmesi geleneğinden vazgeçilmesinin daha doğru olacağını sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz