Basın toplantısı düzenleyen ve kendi dönemini eleştiren Ünal Aysal ve yönetim kuruluna cevap veren eski başkanlardan Adnan Polat'a zamanın Kalamış Tesisleri'nden Sorumlu yöneticisi, Skoda Yüce Auto Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yüce Ocaklı'dan çok ağır cevap geldi; Sayın Polat Kalamış Tesisleri'ne hiç gitmemiş galiba!
Göreve geldiklerinde bir harabeyi andıran tesislerinin bugünkü haline gelmesinde Aysal döneminin damgası olduğunu söyleyen Ocaklı, "2011 Mayıs ayında göreve geldik ve Başkanım Ünal Aysal bana Kalamış Tesisleri'yle ilgilenmemi, üyelerin çok büyük şikayetleri olduğunu söyledi. Hemen işe koyulduk, ilk izlenim şöyleydi, bir temel atılmış ama hem parasızlıktan hem de yasal izinlerin alınmadığından dolayı başka hiçbir şey yapılmamıştı. Hemen maddi imkanları yarattık, kredi falan değil, Galatasaray'a gönülden bağlı kişilerden ilk mayayı oluşturduk. O dönemde yönetimde olmamasına rağmen Tekfen Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Özdemir kendi işlerini bir kenara bırakıp aylarca Kalamış için inşaat ve izin işleriyle uğraştı. Yine o dönemde fahri olarak her taşın altına elini sokan Emre Danişmend kardeşimiz sabahlara kadar çalışıp tesislerimizin bu günkü halini almasını sağladılar. Ben doğrulara hep doğru derim. Sayın Adnan Polat ne yapmış Kalamış Tesisleri'ne! Detaylarını bize de anlatsa da öğrensek. Bizim hayatımız geçti orada, yeniden inşa ettik. Hiçbirimiz televizyona çıkıp şunu bunu yaptık demedik. Hem Ümit Özdemir, hem de Emre Danişmend'in isimlerini ilk defa telafuz ediyorum. Gerçek Galatasaraylılar yaptıklarıyla övünmez, gurur duyarlar" diyerek Polat'ı doğruları çarpıtmakla suçladı.
'Yarım yamalak iş yapılmaz'
Tesislerin yanında kayıkhane ve yelken şubesinin de komple yenilendiğini sözlerine ekleyen Ocaklı, "Galatasaray'da yarım yamalak iş yapılmaz. Temel atıp tesisleri kaderine terkedenlere inat yan taraftaki yelken şubesini de komple yeniledik. Yıllar içinde eskimiş binamızı, tekne çekilen alanı günümüz şartlarına getirdik. Teşrif edip ziyaret ederlerse neler yapıldığını kendisine gösteririz" diyerek eski başkanı tesislere davet etti.
'Canaydın başkanlığı sundu'
Tesisler dışında birçok konuya da değinen Yüce, "Rahmetli Özhan Canaydın kendisine altın tepside Galatasaray Kulübü Başkanlığı'nı sundu. Apar topar açtığı stadın töreninde kendisinden bir satır bahsetmemesi büyük ayıptı ama o gün bütün işler ayağına dolandı. İnan Kıraç'ı eleştiriyor ama onun kendisini desteklemesi sayesinde Adnan Öztürk'e karşı yarıştığı seçimi kazandı, o günleri ne çabuk unutuyor. Şimdi mi İnan Kıraç kötü oldu. Tüm Galatasaray geleneklerini çiğneyerek kendisini bir yerlere getiren ağabeylerine büyük saygısızlık yapıyor. Stadı da o değil, Özhan Canaydın ve Devlet yapmıştır. İbrasızlığının da tek suçu kendisidir. Sen dönemin TOKİ Başkanı'nı protesto eden taraftarı polise teslim ederim dersen, mali genel kurulda üyeleri tehdit eder gibi konuşursan ibra edilmezsin. Ben 35 yıllık kulüp ve divan üyesiyim, bunca başkan gördüm, eleştirilere bütün başkanlar saygı ve sevgiyle yaklaşmışlardır. Kendisinin iddia ettiği gibi organize hiçbir şey yoktur. Genel Kurul'a hakaret eder gibi konuştuğu için ibra edilmedi. Şimdiki başkanımız Duygun Yarsuvat'a da laf ettiği kulağıma geliyor. Duygun Ağabey isterse 3 gün değil, 3 saat değil, 3 dakikada yönetim oluşturur. 70 yıllık Galatasaraylıdır ve Üniversitesi'nden, Divan Kurulu'ndan, Cemiyet'ine kadar neredeyse her birimimizde başkanlık yapmıştır. Bütün üyeleri herkesten iyi tanır ve hepsiyle de hukuku vardır" dedi.
'TV'de konuşmak kolay'
Yüce son olarak şunları söyledi: "Televizyonlara çıkıp konuşmak kolay, karşında kimse yok. Bu konuşmaların yeri divan ve genel kurullarımızdır. Yüreği yetiyorsa oralara gelip şikayetlerini bildirsin ama gelemez. 109 milyon dolar borçla Özhan Ağabey'den aldığı kulübü Ünal Ağabey'e 328 milyon dolar borç ve sıfır sportif başarıyla devretmiştir. 1 milyar doların da 3.5 yılda harcandığı koca bir yalandır. İsterse bu işlerden çok iyi anlayan Refik Arkan, bu dönemde de mali işlerle uğraşan Mete İkiz'i arayıp neyin ne olduğunu, nereye ne para harcandığını, o paraların nasıl bulunduğunu sorup öğrenebilir. Kendi kendine komplo teorileri üreteceğine Galatasaray Kulübü Eski Başkanı'na yakışan tavır ve tutumlar içinde bulunmasını tavsiye ediyorum."
Ünal Aysal'ın ise cevabı şu şekilde oldu
"Çok saygıdeğer Galatasaraylılar, sporseverler ve etik çalışan medya mensuplarına.
Kulübümüzün saygınlığına zarar verenlere, ısrarla "kaçtı gitti, yedi bitirdi" manşeti atan haber sitesi sorumlularına; bir kez daha buradayım, hiçbir yere gitmedim, diyorum.
Daha önce de defalarca kamuoyu ile paylaştığım üzere; 140 ülkede faaliyet gösteren uluslararası bir denetim ve danışmanlık firmasına, kulübümüzün mali durumunu rakamsal olarak, göreve gelmeden önce inceletmiştim, görevi bıraktıktan sonra da incelettim.
Galatasaray kulübünü, finansal olarak nasıl aldığımızı nasıl bıraktığımızı yani işlerimize gün ışığında odaklandığımızı ve namusumuzla çalıştığımızı gösteren bu sonuçları, Duygun Yarsuvat başkanlığında yapılan, olağan üstü mali genel kurul toplantısında bizzat kürsüye çıkarak genel kurul üyeleri, Galatasaray camiası ve kamuoyu ile paylaştım.
Anlamak istemeyen zihinler ve duymak istemeyenler için bir kez daha tekrar etmek isterim: Ben buradayım ve 109 yıllık Galatasaray Kulübün de asılsız iddia ve temennilerle deniz hiçbir zaman bitmez. Galatasaraylılar her konuda güvende olsun."